Önce taleple, ardından maliyetle beslendi.
Ve hortlayan enflasyon canavarı başa bela oldu.
Neticede canavarı durdurmak üzere harekete geçildi.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan ‘enflasyonla topyekün mücadele programı’ adından anlaşılacağı üzere tüm kesimleri hedefliyor.
Kamu yanında özel sektörün de fiyatlarını indirmeyi amaçlayan bir temel üzerine kurulmuş bu program!
Ama aynı zamanda tüketicinin de seçici davranması beklenmekte.
Neticede enflasyonda gidişatı değiştirmek üzere tüm toplumun seferber olması istenmekte.
Çünkü mücadele ve fedakarlık zamanı!
Devletin sunduğu desteklere özel sektörün sağlayacağı katkının sürdürülebilir olması gerekiyor.
Yani gevşeme lüksü yok. Ve sabır da şart!
Fırsatçılara da göz açtırmamak lazım.
Ve sonuç almanın uzun ve ince bir yol olduğu unutulmamalı.
Dolayısıyla algının fazlasıyla etkili olduğu fiyatlama davranışlarını kontrol altında tutabilmek için güçlü bir psikoloji de gerekiyor.
Programın başarısı vatandaşın katılımına da fazlasıyla bağlı!
Neticede mücadele programına olan inanç ve güven başarıda büyük pay sahibi olabilir!
Mücadelenin teknik tarafında ise hem doğrudan tüketiciye yansıyan fiyatlar hedef alınmış.
Hem de yüzde 46’yı aşmış olan üretici fiyatları üzerinden tüketicinin elini rahatlatma çabası dikkat çekiyor.
Öncelikle kamunun gıdaya dönük fiyat indirimlerinin ve maliyet azaltımlarının rahatlatıcı etkisi kendini hissettirecek.
Nasıl mı?
Et ve Süt Kurumu 10 üründe yüzde 10 indirim yaptı. Atatürk Orman Çiftliği’nin 14 ürününde yüzde 10 indirime gidildi.
TMO pirinci yüzde 20-40 arasında indirimle satmaya devam edecek.
Gübrede 35 ürüne yüzde 10 indirim yapılacak. Sulama ürünlerine yönelik yüzde 10 indirime gidilecek. Toz gübreyle yemde yüzde 10 indirim yapıldı.
Özel sektör market zincirlerinin desteği de bu aşamada önemli.
Carrefour, BİM, Şok, Migros ve Metro 50 üründe iki ay süreyle yüzde 10 indirim yapacak!
Elbette gıda dışında fiyat indirimi yapacak kuruluşlar var.
Bu firmalar da “enflasyonla topyekün mücadele” logosu eşliğinde ürünlerde en az asgari yüzde 10 indirim uygulayacak.
Maliyet cephesinde ise finans ağırlıklı destekler öne çıkmış durumda!
Finansal destekler
Mesela 1 Ağustos’tan geçerli olmak üzere bankalar yüksek faizle kullandırılan kredilerin faiz oranlarında yüzde 10 indirim yapacak.
İşletmelerin kullanacakları TL cinsi kredilere, yüzde 14’e kadar finansman desteği sağlanacak.
İhracatçı KOBİ’lere 200 bin dolara kadar 180 gün vadeli libor oranında yeni destek geliyor.
KOSGEB borçları 1 yıl ertelenecek. KOSGEB tarafından 1 milyar liralık makine ve teçhizat yatırımına yüzde 25’e kadar ilave destek sağlanacak.
Yerlileştirme programı kapsamındaki ikinci çağrıda, en az 1,5 milyar TL’lik yeni yatırıma destek verilecek.
KDV iadeleri de hız kazanacak!
Döviz ve enerji belirsizliği
Bu arada yıl sonuna kadar elektrik ve doğalgaza zam yapılmayacak olması da maliyetler tarafında pozitif bir gelişme.
Ama son aylarda üst üste gelen enerji zamlarının artçıl etkileri henüz görülmedi!
Dolayısıyla enerji baskısının fiyatlarda kendini bir müddet daha hissettirme riski var.
Ayrıca programın en önemli zorluklarından biri döviz kaynaklı geçişkenliğin hala gündemde olması.
Neticede enflasyondaki yükselişin frenlenmesini sağlayacak bir adım atıldı.
Ancak, düşüş hızı programa gösterilecek ilgiye, dövizdeki gidişata ve enerjideki seyre bağlı.
Yani zorlu bir mücadele dönemine girmiş durumdayız.