Enflasyon canavarını yine dişini gösterdi.
TÜİK’in açıkladığı mayıs rakamları aslında ilginç manzaraları ortaya çıkardı.
Yıllık bazda yüzde 8,09 artış kaydeden Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) 2015’in zirve rakamı olarak karşımıza dikildi.
Oysa mayısta yüzde 0,56 artan aylık TÜFE…
Bu yılın en düşük artış hızı olarak da kayıtlara geçmiş durumda!
Özellikle de nisandaki yüzde 1,63’lük artışın ardından büyük gerileme yaşandığı ortada.
Ama en düşük aylık enflasyon rakamı bile…
Yıllık enflasyonu yükseliş yolundan döndüremedi.
Peki neden?
TÜFE’nin yüzde 8’i aşmasında 2014’ün mayısındaki yüzde 0,40’lık rakamın yarattığı baz etkisi mevcut!
Ancak, geçen yılın aynı dönemde yıllık TÜFE’nin yüzde 9,66 seviyesinde olduğunu dikkate aldığımızda…
Çelişkili ve de sıkıntılı bir manzara çizen tüketici fiyatlarında…
Avunacak noktalar olduğu da anlaşılır!
Mesela..
Giyim ve ayakkabı grubunda kur kaynaklı yeni sezonun getirdiği fiyat artışlarının baskısına karşın…
Uzun süredir başa bela olan gıda grubunda nihayet fiyat artışların hız kestiğni görüyoruz.
Hiç olmazsa özellikle düşük gelirliler açısından umut ışıkları bu cephede belirmiş oldu!
Çünkü mayıstaki gıda kaynaklı gerileme yüzde 2,68 seviyesinde…
Ve unutmayalım ki TÜFE’deki toplam ağırlığın dörtte biri gıdanın.
Neticede bundan sonrasına dönük beklentiler açısından gıdanın desteğini sürdürmesi halinde…
Sezon etkisi azalacak olan giyim grubunun vereceği ek gevşeme fırsatı…
Temmuzdan itibaren enflasyonda aşağı yönlü hareketi başlatabilir.
Ancak, yıllık bazda henüz büyük bir beklentiye girmek de doğru değil!
‘Çekirdek’ can sıkmaya aday
Çünkü, tüketici fiyatları açısından henüz sönmemiş olan kur ateşi…
Kendini çekirdek enflasyonda da göstediği gibi diğer maliyet unsurlarıyla birlikte…
Enflasyon canavarının küçülmesini frenleme potansiyelini koruyor.
Çekirdek eflasyonu en net açıklayan TÜFE göstergelerinden ‘I’ endeksinin…
Mayısta aylık yüzde 1,96 artarak yıllık yüzde 7,48 oranında yükselişe yol açması…
Maliyet baskısının Demokles’in kılıcı gibi tüketicinin üzerinde sallandığına işaret ediyor!
Klasik Ramazan zamları kapıdayken.
Ve de özel bazı tedbirler alınmadığı taktirde…
Gıda grubunun mevsim koşullarının yaratacağı üretim şansına kalan bir rahatlama dışında…
Vatandaşa kısa vadede mutluluk sunma olanağı zayıf görünüyor!
Keza tablonun geneline bakıldığında üretici fiyatlarının henüz gevşemeye hazır olmadığını görüyoruz.
ÜFE’nin mayısta yüzde 1,11’le bu yılın ikinci en yüksek artışını sergilemesi yanında…
2008 bu yana en yüksek mayıs ÜFE’si olarak kayıtlara geçmesi…
Üreticinin artan yüküne dikkat çekiyor!
Kısacası nisanda yüzde 4,80 olan yıllık ÜFE’nin mayısta yüzde 6,52’ye zıplaması boşuna değil.
Sözün özü; vatandaşı da üreticiyi de ısırmaya devam eden enflasyon canavarı adına iyimser ve kötümser işaretler içiçe geçmiş durumda!
Bursa’ya veri bağımsızlığı şart
Bursa adına açıklanan enflasyon rakamlarıysa mayısta mini bir alarm verdi.
Nasıl mı?
Kentimizin Eskişehir ve Bilecik’le birlikte istatistiki bölge olarak ortak açıklanan enflasyon verilerine göre…
TÜFE mayısta yüzde 0,86 oranında artış kaydetti.
Yani yüzde 0,56’lık Türkiye ortalamasının hayli üstünde bir aylık artış söz konusu!
Neyse ki; yıllık enflasyon hala yüzde 8’in altında.
Ancak, daha önce de dile getirdiğim gibi Bursa’nın gerçek durumunu öğrenmemiz şart.
Yani İstanbul, Ankara ve İzmir gibi Bursa da…
Enflasyon gibi birçok verisinin ayrı olarak açıklanmasını hak ediyor!