Mevsim zam mevsimi.
Yeni yılla gelen rutin zamların yanında…
Ekstralar da 2016’nın ilk günlerinde gündemde yer edinmeye çalışıyor!
Asgari ücrete zam, elektiriğe zam, ulaşıma zam, tütün ve alkole zam…
Ceza, harç ve vergilere zam…
Emekli ve memur maaşlarına ek zam…
Liste uzayıp gidiyor.
Ve bu liste farklı ürün ve hizmetlerin fiyatlarına da artış olarak yansıyacak.
Yani enflasyon canavarı yıla hayli besili halde başlangıç yaptı!
Üstelik 2015’ten miras kalan hayli okkalı bir enflasyon rakamının yarattığı baskı hala gündemdeyken…
2016’ya dönük hesapların…
Daha ilk günden yeniden gözden geçirilmesi zorunluluğu doğdu.
Niye mi?
TÜİK’in dün açıkladığı veriler geçen yıla ait beklentilerin çok üzerinde geldi!
Aralıktaki aylık TÜFE yüzde 0,21 arttı.
Oysa düşüş bekleniyordu.
En yüksek tahminleri dahi katlayan bu artışın ardındaki temel sebepse…
Gıda grubunun 0,30 puanla enflasyon canavarını aşırı beslemesiydi.
Yani Rusya kaynaklı ucuzluk beklentisi havada kaldı!
Genel enflasyonu 0,15 puan aşağı çeken…
Giyim grubundaki indirimler de yetersiz kalınca…
Aylık enflasyon coştu.
Bu arada düşüş göstermesine karşın…
Ulaştırma grubundaki fiyatların verdiği desteğin de…
Umulan seviyede olmadığını vurgulamakta fayda var!
Neticede yıllık enflasyon yüzde 8,81’le hayli düşündürücü bir seviyeye ulaştı.
Enflasyonun coşmasında yılın genelindeki baş suçlu ise dolar!
Yüzde 25 artış gösteren dolar kuru…
Hem üretimde hem de ticari hayattaki ithalat bağımlılığımızın göstergesi olarak…
Enflasyon canavarını palazlandıran ana etken çünkü.
Demek ki; doları da enflasyonu da istikrarlı halde tutması gereken Merkez Bankası…
Pek de başarılı olamamış!
MB’nin üst üste 5 kez yıllık enflasyon hedefini tutturamadığını düşünürsek…
Pek de şaşırtıcı gelmemeli fiyat artışları.
Hatta son 10 yılda 7 defa hedefin saptığını dikkate alırsak…
Merkez’in mazeret açıkladığı mektuplarını hükümete göndermesinin de ne kadar anlamsız olduğu ortaya çıkar!
Avantajlar yetersiz kalabilir
2016’nın da enflasyonla mücadelede zor bir yıl olacağına işaret ediyor göstergeler.
Örneğin çekirdek göstergelerden H grubundaki enflasyon yüzde 9,27 seviyesinde!
Ve I grubu enflasyon da yüzde 9,51‘e yükseldi.
Yani önümüzdeki aylarda etiketleri alevlendirecek bir altyapı mevcut!
Üstelik mevcut tablo Merkez Bankası’nı yüksek kur ve faiz arasına sıkıştırmış durumda.
Dolayısyla 2016’da, kur geçişkenliğinin azalan etkisini görmemiz için epey bir zaman daha beklememiz gerekebilir.
Yine de dövizin enflasyonu daha az beslediği bir yıla girmiş durumdayız!
Keza Rusya yaptırımlarının gıda fiyatları üzerinde iyileştirici etkisi görülebilir.
Ancak, asgari ücret zammının…
Maliyet ve talep açısından iki yönlü baskıyla enflasyonu tırmandırma potansiyeli mevcut!
Üstelik petrol fiyatları da 2015’teki desteğini aynı oranda sunamayacak bu kez.
Bir de ağırlığı fazla olan sigara fiyatlarındaki yüksek zammın baskısını bu tabloya eklemek gerekiyor.
Neticede döviz kuru ve Rusya kaynaklı pozitif etkileri…
Büyük oranda ortadan kaldıracak bir tablo söz konusu!
Dolayısıyla 2016 enflasyon beklentimi yüzde 8,3 – 8,5 aralığına revize etmekte fayda var.