Olay Gazetesi Bursa

Büyümenin kaderi piyasalara bağlı

Ekonomide 2019’un ilk karne notları belli oldu. Karne bardağın hem dolu hem de boş tarafını gösteren bir içeriğe sahip. Yılın ilk üç ayına ait milli gelir verileri yıllık bazda beklentilerden daha büyük bir daralmayı karşımıza çıkardı. Türkiye ekonomisi 2019’un ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,6 küçüldü. Beklenti daralmanın en fazla yüzde 2,5 olacağı yönündeydi. […]

Ekonomide 2019’un ilk karne notları belli oldu.

Karne bardağın hem dolu hem de boş tarafını gösteren bir içeriğe sahip.

Yılın ilk üç ayına ait milli gelir verileri yıllık bazda beklentilerden daha büyük bir daralmayı karşımıza çıkardı.

Türkiye ekonomisi 2019’un ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,6 küçüldü.

Beklenti daralmanın en fazla yüzde 2,5 olacağı yönündeydi.

Yine de sapmanın sınırlı kalması bir avuntu kaynağı sayılabilir!

Son dört çeyreğin birikimli yıllık büyümesi ise yüzde 0,3 seviyesine indi.

Öncü göstergeler artı bir büyüme rakamının mevcut tabloda riske girdiğini gösteriyor.

Gelelim bardağın dolu tarafına.

2018’in son çeyreğinde yine yüzde 2,6’lık daralma söz konusuydu.

Yani geriye gidişin durduğunu söylemek mümkün.

Takvim ve mevsimsellikten arındırılmış çeyreklik büyümenin yüzde 1,3 seviyesinde gerçekleşmesi de bu tezi destekliyor!

Ve neticede üç çeyrek süren küçülme de sona ermiş görünmekte.

Yani Türkiye ekonomisi teknik resesyondan çıkmış durumda.

Dipten çıkış trendini onaylayan bir genel manzara söz konusu.

Ama tablonun sürdürülebilir olup olmadığı önem taşımakta!

Bu anlamda ilk çeyreğe ait detay verilere bakmakta fayda var.

Daralmanın ana kaynağı özel tüketimle yatırımlar olarak görünüyor.

Belirsizliklerle yüksek enflasyon gibi faktörler vatandaşı harcama yapmaktan alıkoymuş!

Neticede ilk çeyrekte yıllık bazda yüzde 4,7 daralan özel tüketim, manşet büyüme rakamını 3 puan aşağı çekti.

Tüketimin alt detayında ise başrolde yüzde 20 daralan dayanıklı tüketim malları yer alıyor.

Yarı dayanıklı ürün grubu ise yüzde 18’lik daralmaya ikinci sırada.

Geçen yılın son çeyreğine oranla manzaraya baktığımzda hız kesen daralmanın umutları tazelediğini görüyoruz bu kategorilerde!

Dayanıksız ürün tüketiminde ise hafif artış söz konusu.

Kısacası seçim öncesi piyasaya pompalanan paranın ve kısmi piyasa istikrarının tüketim tarafında az da olsa olumlu netice verdiğini söylemek mümkün.

Ancak, aynı koşulların süreklilik arz etmesi mümkün değil.

 

Yatırımların artması şart

 

Bu anlamda yatırımların seyri ve devlet harcamalarının önemi ortaya çıkmakta!

Yüzde 13 daralan yatırımlar büyümeyi 3,8 puan aşağı çekince pek umutlu bir tablo çizemedi.

İnşaat sektöründeki yatırım küçülmesi sürüyor. Makine ve teçhizat yatırımlarındaki daralmanınsa kısmi olarak ivme kaybettiğini görüyoruz.

Devlet tarafında ise kamu tüketim harcamalarının büyümeye 1 puan katkı sunması pozitif bir faktör olarak görünüyor.

Ancak, bu desteğin aynı hızda sürmesi bütçe gerçekleri açısından bakıldığında pek de kolay görünmüyor! 

Üretimde imalat sanayinde önceki çeyreklere oranla toparlanma var.

Ancak hizmetler ve inşaat sektörlerinde negatif manzara sürüyor.

Dış ticaretin büyüme üzerindeki etkisi ise dikkat çekici oldu.

İhracat yıllık bazda yüzde 9,5 artarak manşet büyümeye 2,1 puan katkı sundu.

Yüzde 28,8 daralan ithalatsa manşete 6,3 puan katkı yaptı!

Piyasalarda nisan sonu ve mayısın geneline yayılan dalgalanmanın reel yansımaları olacağı şüphesiz.

Dolayısıyla ikinci çeyrekte de yıllık daralmanın devamı kaçınılmaz görünüyor.

Ancak yılın ilk aylarına göre toparlanmanın yavaşlasa da gündemde kalması söz konusu.

Ayrıca son çeyrekte yıllık bazda ciddi bir baz etkisi mevcut.

Yine de 2019’un eksi büyüme ile kapanması ihtimali hayli güçlü.