Türkiye adım adım seçim atmosferine giriyor.
31 Mart 2019’daki yerel seçimler için gerisayım hızlanırken gözler adaylara çevrilmiş durumda.
AK Parti tarafından yeniden aday gösterilen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Olay Medya’yı ziyaretinde yönetici ve köşe yazarlarıyla biraraya gelerek seçim sürecini değerlendirdi.
Gönül belediyeciliğini öne çıkaran Aktaş’ın yerel seçimlere dönük mesajı netti.
“Kazanan Bursa olsun, Türkiye olsun.”!
İttifakların öne çıkması nedeniyle bu kez farklı bir seçim olacağını belirten Başkan Aktaş, kenti tüm paydaşlarının fikirlerini dikkate alan bir vizyonla yola çıkmış durumda.
Yani bir nevi şehrin kendi düşüncelerini icraata yansıtma gayrentinde!
Nasıl mı?
Aktaş’a göre “Bursa 2026 Şehir Tasavvuru” 10 bin 300 kişilik özgün bir anketin ürünü olarak kent için adeta yeni bir anayasa çizme fonksiyonunu icra edecek.
Bu bilimsel çalışmayı bir yol haritası olarak gören Alinur Aktaş, somut projelerini açıklamayı ise önümüzdeki günlere bırakmış durumda.
Ancak verdiği ipuçlarına göre ulaşım bir numaralı gündem maddesi olmaya devam edecek.
Ve Aktaş’ın ifadesiyle en önemli projeler ulaşım bazlı olacak.
Mesela denenmemiş kavşak modelleri önemli gündem maddelerinden biri olmaya aday!
Metro hatları ve raylı sistemler de farklı yönleriyle gündemde kalacak konular arasında.
Turizme yönelik yatırım hamlesi de dikkat çekecek gibi görünüyor.
Ekonominin seçimlere dönük etkisi
Tasarrufu öne çıkararak sağlam bir bütçeyle yoluna devam Başkan Aktaş, ekonominin seçimlere dönük etkisini de değerlendirdi.
“Diğer seçimlerden farklı olarak 31 Mart seçimlerinde ekonomi çok konuşulacaktır.
Ancak adaylar da önemli.”
Yerel seçimlerdeki başlıca konulardan birinin ekonomi olacağını vurgulayan Başkan Aktaş, yine de ekonominin çok belirleyici olmayacağını söyledi.
“Alınan tedbirler önemli. Moral veren adımlar atılıyor.
Mesela asgari ücretteki yüzde 26’lık artış oranı iyi bir rakam.
Yeni müjdeler de gelecektir önümüzdeki günlerde.
İş dünyasından da pozitif mesajlar alıyoruz ekonomik gidişata dair.
Yani ekonomi oylar üzerinde çok belirleyici olmayacak”.
Doların ateşi
Piyasalarımız 2019’a pek de iyi bir havada başlayamadı.
Küresel piyasalarda yılın ilk işlem gününde oluşan negatif atmosfer Türkiye’yi de etkiledi.
BİST inişe geçerken TL’nin hızlı değer kayıpları dikkat çekti.
Geçen aralık ayında 5,14 seviyesine gerileyerek rekor sonrası dip yapan dolar/TL dalgalanmaların ardından 5,28’lük düzeyle 2018’i tamamlamıştı.
Küresel koşulların etkili olduğu 2019’un ilk işlem gününde ise doların yüzde 2 artışla 5,39 seviyesini aştığını gördük!
Ancak dolara karşı değer kaybı sadece lira ile sınırlı kalmadı.
Küresel çapta doların tırmanışa geçmesi söz konusu.
Peki neden?
Dolar Endeksi’ni yeniden 97 seviyesine doğru çıkaran temel gelişme ise Çin’in aralık ayına ait PMI verisinin kritik seviye olan 50’nin altına gerilemesi oldu.
Üretimin bu öncü göstergesi küresel ticaret savaşlarının Çin’e verdiği zararı gözler önüne sermiş durumda!
TL’nin ekstra zayıflamasında Türkiye PMI verisindeki düşüşün sürmesi ve bugün açıklanacak olan aralık ayı enflasyonuna dair beklentiler de pay sahibiydi.
Kısacası Noel tatiliyle başlayan dar banttaki sıkışıklık ne yazık ki negatif yönde aşılmış durumda.