Olay Gazetesi Bursa

Ar-Ge karnemiz ne diyor?

Son yılların sihirli sözcüğü Ar-Ge. Neredeyse gelişmişlik kriterlerinin ilk basamaklarına oturmaya aday bir görüntü veriyor Ar-Ge harcamaları! Yani araştırma ve geliştirme çalışmalarına verilen önem ve akıtılan para ekonomik açıdan ciddi bir boy ölçüsü haline geldi. Peki Türkiye’nin Ar-Ge karnesi nasıl? TÜİK’in dün açıkladığı 2017 yılı Araştırma-Geliştirme Faaliyetleri Araştırması sonuçları yol alınmakta olduğunu gösteriyor. Geçen yıl Türkiye genelindeki toplam Ar-Ge […]

Son yılların sihirli sözcüğü Ar-Ge.

Neredeyse gelişmişlik kriterlerinin ilk basamaklarına oturmaya aday bir görüntü veriyor Ar-Ge harcamaları!

Yani araştırma ve geliştirme çalışmalarına verilen önem ve akıtılan para ekonomik açıdan ciddi bir boy ölçüsü haline geldi.

Peki Türkiye’nin Ar-Ge karnesi nasıl?

TÜİK’in dün açıkladığı 2017 yılı Araştırma-Geliştirme Faaliyetleri Araştırması sonuçları yol alınmakta olduğunu gösteriyor.

Geçen yıl Türkiye genelindeki toplam Ar-Ge harcaması 5,2 milyar TL artışla 29 milyar 855 milyon TL’ye yükselmiş.

Yani 2016’ya göre yüzde 21,2’lik bir artış söz konusu.

Yıllık yüzde 12 enflasyonu düştüğümüzde dahi ciddi bir reel artıştan söz etmek mümkün!

Artık araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin önemi daha net anlaşılmaya başlanmış görünüyor.

Peki kimler bu işe para ayırmış diye baktığımızda en başta şirketlerin yüzde 56,9’luk payı ile karşılaşıyoruz!

Elbette bu harcamaların bir bölümü devlet destekli.

Yani devlet babanın katkılarıyla firmalar Ar-Ge dünyasında daha hızlı yol almaya başladı.

Devletin Ar-Ge harcamalarının toplam Ar-Ge harcamaları içindeki payı ise yüzde 9,6 seviyesinde.

Peki akademik dünyanın araştırma harcamaları ne düzeyde?

Üniversitelerin Ar-Ge payı yüzde 33,5 seviyesinde.

Parasal kaynak açısından dağılıma baktığımızda ise şirketlerin ve bankaların yüzde 49,4’luk finansman payı görülmekte.

Yani hayli yüksek oranda kendi yağı ile kavrulma durumu söz konusu şirketler adına!

Ama yüzde 33,6’lük devletin finansman payı da kayda değer bir oran olarak karşımızda.

Ar-Ge’ye harcanan paranın yüzde 13,3’ü yükseköğretim kurumlarınca karşılanırken dış finansman yüzde 3,5’le sınırlı kalmış görünüyor.

 

Beyin yatırımları artıyor 

 

Tabi ki mesele sadece para değil.

Beyin yatırımı Ar-Ge açısından en kritik aşamalardan biri!

Dolayısıyla çalıştırılan personelin sayısı ve kalitesi de önem taşımakta.

2017’de 153 bin 552 kişinin Ar-Ge personeli olarak istihdam edilmesi bu alanda yol alındığının sayısal göstergelerinden biri niteliğinde.

Çünkü 2016’ya göre Ar-Ge personeli sayısındaki artış yüzde 12 seviyesine ulaşmış.

Üstelik bu rakamlar tam zamanlı çalışanları ifade ediyor.

Yarı zamanlı çalışan personel de dikkate alındığında artık Türkiye’nin de bir Ar-Ge ordusunun oluşmakta olduğunu görüyoruz!

Bu arada kadın Ar-Ge personeli oranının yüzde 32’ye çıkmış olması da sevindirici bir gelişme.

 

 BUMDER Akademi’nin sağlayacağı kazanç

 

Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı Türkiye’ye örnek bir çalışmayla bilgi yatırımına yöneldi.

 Bin civarında gelir uzmanı ve gelir uzman yardımcısının bilgi birikimi paylaşılarak daha geniş bir etkinlik sahasına yayılacak bundan böyle!

Bursa Maliyeciler Derneği bünyesinde oluşturulan ve resmi açılışı geçen hafta yapılan Akademi’de hızla yol alınıyor.

Aslında açılış öncesinden başlayan çalışmalarda gündeme gelen projelerin ekonomi ve vergi dünyası açısından çeşitli kesimlere sağlayacağı ciddi katkılar söz konusu.

Çünkü adeta bir think tank oluşturulmuş vaziyette.

Ve Akademi bünyesinde başlayan çalışmalar BEBKA, Uludağ Üniversitesi ve Kalder gibi kuruluşların desteğiyle ilerleyecek.

Ayrıca akademi bünyesinde AB hibeleri ve diğer destek programları için proje çalışmaları değerlendirme sürecine girmiş bile!

Kısacası Bursa Vergi Dairesi Başkanı Nuri Karakaş’ın inovatif çalışmaları Türkiye’ye de çeşitli kazanımlar sunacak.