Bursaspor’da bu dönemde en çok tartışılan konulardan biri tabii ki transfer…
Bir kesim, ‘Tahta açılsa bile transfer yapmayalım. Kulübün durumu ortada, genç oyunculara şans verelim’ derken, bir kesim de ‘Hedefe ulaşmak için kadro yetersiz, tahtayı açtırıp transfer şart’ şeklinde görüş belirtiyor.
Ben de transfer yapılmasının elzem olduğunu düşünenlerdenim.
Tamam kaleci Ataberk Dadakdeniz, bu işi kaldırabileceğini gösteriyor. Tamam Ali Akman bu ligde çok gol atabileceğinin sinyallerini veriyor. Tamam Burak Kapacak ‘kafası rahatladığında’ takıma önemli katkılar verebilecek düzeyde.
Fakat tüm bunlar bazı gerçekleri görmezden gelmemizi de gerektirmiyor.
Bir kere Bursaspor’un kadrosu özellikle bazı mevkilerde sayısal olarak bile yetersiz.
Bakınız Mustafa Hoca iki haftadır stoperde Cüneyt Köz’ün yanında orta saha orijinli Aykut Akgün’ü oynatıyor… Neden? Çünkü elinde stoper yok. Var olanlar da daha o seviyede değil. Bu ikilinin yeterliliği de Giresunspor maçında kornerden gelen iki gol sonrası tartışmaya açık.
Ya sol bek… İki maç mecburiyetten Emirhan’ı o bölgede oynatan Mustafa Er, Giresun önünde elindeki tek sol bek Onur Atasayar’ı sahaya sürdüğüne pişman oldu. Sağ bekte de tüm yük İsmail Çokçalış’ın omuzlarında.
Kanatlarda desen Burak Kapacak haricinde bu ligi kaldırabilecek, gerçek bölgesi sağ veya sol açık olan bir tek Serdar Özkan var…
O da bugün var, belli ki yarın yok.
Hoca Burak’ın karşısına bir Özer Hurmacı’yı koyuyor, bir Recep Aydın’ı ama onlardan da ses seda yok.
Şimdilik 18 yaşındaki, daha toyluk döneminde olan Ali Akman’ın yükünü çektiği gol bölgesinde de durum çok iç açıcı değil. Daha toy dediğimiz Ali Akman’ın alternatifleri, en azından maç tecrübesi olarak ondan da toy olan 17-18 yaşında gençler.
Toy dediysek bu çocukları hakir gördüğümüzden değil.
Tamam hepsi pırıl pırıl. Alt yaş milli takımlarında bir çok kez forma giymiş bu gençlerden bir çoğu gelecekte Süper Lig düzeyine, hatta Avrupa seviyesine çıkabilecek yetenekte.
Ama gelecekte.
Omuzlarına şimdiden kaldırabileceklerinin üzerinde yük yüklersek, daha parlamadan kaybolup giderler.
İşte tam da bu yüzden transfer elzem.
Bursaspor’un bu gençlerin önü kapatacak değil, onlara örnek olacak, bir şeyler öğretebilecek, omuzlarındaki yükü azaltacak ve tabii ki takımı da sırtlayabilecek transferlere ihtiyacı var.
Hatırlayın Emre Belözoğlu’nun Galatasaray’da parlamaya başladığı dönemi. Bir yanında Hagi vardı, bir yanında Suat Kaya, Okan Buruk ve daha bir çok kaliteli ayak.
Hatırlayın Volkan Şen’in, Sercan Yıldırım’ın isimlerini duyurmaya başladıkları, Ozan İpek’in ‘kuş avcısı’ olduğu dönemde birlikte oynadıkları futbolcuları. Batalla, Ergic, Ömer Erdoğan, Zapatocny ve daha niceleri…
Böyle isimlerle oynamak, onlarla rekabet etmek genç futbolcular için şanstır… Bu tür isimler, gençlerin yeteneklerini sergileyebilmelerini sağlarlar.
Çünkü hata yapsalar bile sırtlarını dayayabilecekleri abileri vardır sahada. Güven vardır.
Ama daha şimdiden bir kaç gol atan Ali’yi yıldızlaştırırsan, güzel kurtarışlar yapan Ataberk’i kahraman ilan edersen onlara fayda değil zarar verirsin.
Beklentiler artarsa en ufak hatada homurtular yükselir… Sonra da ya ismini bile hatırlayamadığımız bir çok genç gibi kaybolup giderler, ya da şanslarını denemek için başka takımlara çekip giderler…
İşte tam da bu yüzden, gençleri rahatlatmak ve hedefe ulaşmak için transfer şart.