Yenilmeme alışkanlığını sürdürebilme açısından Çaykur Rizespor galibiyeti ilaç gibi geldi diyebiliriz.
Futbol var mıydı? Yoktu.
Şansa attığımız bir golle 3 puanı alıp yukarılara doğru tırmanışımızı sürdürdük. Harun Tekin’in kaleyi Mert Günok’tan devralmasından sonra 3 haftadır gol yememesi de kar hanemize yazılabilir.
Gerçekten yaptığı kurtarışlarla karşılaşmaya damga vurdu.Ona keza Erdem Özgenç’in sağ bekte olumlu işlere imza attığını söyleyebilirim.Kaptan Serdar Aziz’in defansa dönmesiyle birlikte o bölge biraz olsun toparlandı.Gerçi stoper mevkiinde bu sezon istikrarı bir türlü yakalayamadık. 2 hafta üst üste oynayan 2’li yok desek yeri var.
Bir hafta Sivok-Dany, ertesi hafta Sivok-Şamil, sonrasında Serdar-Şamil böyle gidiyor bu sezon. Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu, Çaykur Rizespor karşısında yine orta saha bölgesiyle oynadı.
Eskişehirspor karşısında oynayan Bakaye Traore’nin yerine bu kez sahada Ricardo Faty vardı. Orta saha ile bu kadar oynamak ne kadar doğru tartışılır.
Faty vasatı aşamıyor. Pas kalitesini düşürüyor. Jem Karacan, 90 dakikayı tamamlayamıyor, oyunda da ön plana çıkmıyor. Şunu da belirtmekte fayda var, Tomas Necid’e de bir haller oluyor. Formsuz, sadece boş koşuyor. Olan Batalla’ya oluyor. Pas atacağı, pas alışverişi yapacağı bir tane arkadaşı yok.Hamza Hoca’nın artık Balazs Dzsudzsak’ın yerine Sercan Yıldırım’ı düşünmesi lazım.Kanatlar yine eskiye döndü hiç çalışmıyor. Hamza Hoca ve ekibinin bu konuya iyi odaklanması lazım bence. Şunu da söylemekte fayda var. Karşılaşmanın 41. dakikasında Şamil Çinaz’ın ceza sahası içinde topa elle müdahale etmesini hakem Tolga Özkalfa’nın pas geçmesi maçın kırılma anıydı.Hakem şansı bu kez bizim yanımızdaydı.