Ziraat Türkiye Kupası’nda saat 20.30’a maç verenin beynini bi incelemek lazım…
Tamam yayıncı kuruluş istedi diye bu saate maç veriyorsunuz da birde gerçeklerle yüzleşseniz…
Yazın olsa anlayacağım da kış be kardeşim. Hemde dışarıda don var.
Maçın oynandığı dakikalarda hava sıcaklığı eksi 4 derece.
Futbolcular, hakemler, taraftar, görevliler ve basın mensunlarını kimse düşünmüyor.
Sonra maçlara seyirci gelmiyor.
İnsanlar ölmeye mi gelsin?
Maça gelen ertesi gün yüzde yüz hasta.
Yayıncı kuruluşun spikerlerine de sıcacık odadan değil dışarıdan anlattıracaksın maçı bakalım anlasınlar kıymetini.
Seyirciyi parmakla saysan sayarsın.
Sonra futbol bitiyor. Böyle plan programla biter tabi.
Ümraniyespor karşısında her iki takımda soğukta zor anlar yaşadı.
Hamza Hamzaoğlu’nun elindeki alternatifli kadronun yarısından çoğu sakat olunca Ümraniyespor karşısında neredeyse ideal 11 sahadaydı.
Bursaspor, Ümraniyespor karşısında çok rahat galibiyet aldı, Skoru çabuk bulan yeşil beyazlılar, soğuk havanın da etkisiyle fazla sıkmadı desek yeri var.
Ancak şunuda söylemeden geçemeyeceğim, Hamza Hamzaoğlu’nun öğrencileri iki pası zor yapıyor.
Pablo Martin Batalla topu ayağana aldığında ileride pas vereceği arkadaşını arıyor ama nafile.
Hakikaten kanatlar dökülüyor. Sinan Bakış forma şansını yakaladı ama bu şansı resmen tepti.
Başkan Ali Ay ve yönetimine gelecek olursak, bu maçın bilet fiyatlarıyla bırakın stadın dolmasını masrafları bile çıkarmak hayalcilik.
Yapın 5 TL sürümden kazanın bari. 20 TL kale arkaları, 40 ve 50 TL Maraton tribününe bu soğuk havada kim gelip maç izler Allah aşkına.