Ukrayna’nın silahlandırılması konusu…
ABD istiyor, Avrupa istemiyor.
ABD niye istiyor? Rusya’yı, Avrupa sınırı tarafından NATO gücüyle kuşatma altına alarak pes ettirmek ve sisteme dahil etmek istiyor.
Avrupa niye istemiyor? O da, savaş istemediği için istemiyor. Çünkü Almanya ve Fransa biliyor ki, ABD’nin Ukrayna üzerinden Rusya’ya yönelen tehdidi önünde sonunda savaşa yol açar.
Ve Rusya’yla savaş Avrupa’yı perişan eder.
Merkel ve Hollande’ın Ukrayna krizini barışçı yoldan çözme uğraşlarının asıl nedeni bu.
***
Ama bu yol da ABD’nin işine gelmiyor. Neden gelmiyor? Barışçı çözüm Ukrayna’nın NATO’nun silahlı bir gücü haline gelmesini engeller; dolayısıyla Rusya’ya yarar.
Şimdi, Kiev ile Rusya yanlısı ayrılıkçılar söz verdikleri gibi ateşkes anlaşmasını uygulamaya koyarlarsa savaş planları çöpe gider.
Tersi olursa, krizin siyasi yoldan çözüm planları çöpe gider. Bu da, savaş yolundaki engellerin kalkması anlamına gelir.
***
O nedenle son ana kadar umut ışığı bir yandı, bir söndü.
Anlaşma uyarınca ateşkes dün gece yarısı itibarıyla uygulamaya girecekti.
Ne var ki, BBC ile Sputnik’teki haberlere göre Ukrayna ordusu Rus yanlısı ayrılıkçıların yaşadığı doğudaki bölgeleri son saatlere kadar yoğun top ateşine tuttu. Özellikle Donetsk’ten ağır bombardıman sesleri duyuldu.
Yoksa Amerikalı finans spekülatörü George Soros Ukrayna’da da devrede miydi?
***
Soros’u akla getiren haber, ateşkese bir gün kala gündeme düştü: Gürcistan’ın yolsuzluktan hakkında gıyabi tutuklama kararı bulunan firari eski Devlet Başkanı Mihail Saakaşvili, Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko’nun danışmanlığına getirilmişti. Görevi, Ukrayna’ya silah yardımı yapacak ülkelerle koordinasyonu sağlamak olacaktı.
Saakaşvili, bilindiği gibi, Rusya’yla savaş çıkaran ve Gürcistan’ı sıkıntıya sokan eski liderdi. Soros’un organize ettiği sivil bir darbeyle (Gül devrimi) iktidara gelmişti.
***
Poroşenko’nun danışmanlığı da Soros’un organizasyonu muydu acaba?
Olamaz mıydı? Çünkü renkli devrimler başarısızlıkla sonuçlandığı için savaşları kışkırtmak isteyenlerin Rusya takıntıları devam ediyordu.
Orta Asya’dan olmadı, Kafkasya’dan olmadı.
Ama Ukrayna denemeleri umut vericiydi. Sonuna kadar gitmeye çalışmaları da bu yüzdendi.
H
Ne taraf ağır basacak? Belirsizlik söz konusu…
Ancak BM, G-7, Çin ve AB devrede.
ABD, Saakaşvili ve Poroşenko buna karşın yola devam edeceklerse… Sorumluluk onlarda.
Yarın öbür gün bedel ödenecekse en büyük pay kuşkusuz onların olacaktır.
Ortağına silah ver, savaşı arkadan yönet
IŞİD’le savaşa giren Ürdün ordusunun silahı kalmamış.
ABD Kongresi’nde senatörler Ürdün’e acil silah yardımı çağrısında bulunmuşlar.
Bu arada Kral Abdullah’ın halk nazarında saygınlığı ve desteği yükselmiş.
Kral Abdullah ABD’den geliştirilmiş bombalar, uçak yedek parçaları ve çok sayıda gece gözlüğü talep etmiş.
ABD tabii memnun; Ürdün’e yıllık 660 milyon dolar olan yardım miktarını hemen 1 milyar dolara çıkarma kararı almışlar.
Ürdün’den gelen bu talep Başkan Barack Obama’nın Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi’ndeki yeni konseptle örtüşüyor: Terörle mücadeleye “arkadan yönetme stratejisi” ile devam edilecek.
Anlamı şu: ABD ordusunu küçültecek, savaşlara ortaklarını sürerek onları arkadan yönetecek.
ABD’nin yardımlarıyla ayakta duran Ürdün ordusu IŞİD’le savaşta bu stratejinin bir parçası.