Fransız Haber Ajansı AFP’ye göre, Suruç’taki katliam Türkiye’nin IŞİD’le mücadeledeki rolünü artırdığı günlerde meydana geldi.

Evet, Türkiye’de geçenlerde ilk kez IŞİD’e yönelik oldukça kapsamlı bir operasyon düzenlenmiş ve bir grup militan gözaltına alınmıştı.

AFP, herhalde onu kastediyor. Yani, IŞİD, Türkiye’yi caydırmak istemiş olabilir, demek istiyor.

Ama operasyonda tam olarak neler oldu, ne sonuç alındı, henüz Türkiye’de kamuoyu aydınlatılmış değil.

Öte yandan IŞİD, Suruç saldırısını sahiplendi mi? O da bilinmiyor.

IŞİD’in dün bir açıklaması da yoktu.

Peki, onun açıklama yapmasını beklemek gerekli mi?

Gerek yok. Niçin gerek yok? Çünkü dünya üzerinde bu tür eylemleri gerçekleştiren IŞİD ve türevi gruplardan başka bir örgüt bulunmuyor. En azından içinden geçtiğimiz şu dönemde bulunmuyor.

*

Suruç’taki katliamla Türkiye’nin IŞİD’le mücadelesi arasında bir bağlantı aramak yerine asıl Kobani bağlantısı aramak daha doğru olmaz mı?

IŞİD, Kobani’de ABD’nin hava bombardımanı altında YPG karşısında yenilgiye uğradı ve bölgeden çekilmek zorunda kaldı. Ama geri dönmek için fırsatları değerlendirmeye çalışmaktan da hiç vazgeçmedi.

Tamam, Kobani’nin IŞİD için Haseke ve Deyr Zor kadar stratejik önemi olmayabilir. Ancak böyle de olsa Kobani, tam da Suruç’un karşısındaki konumu dolayısıyla PYD açısından da, IŞİD açısından da önemli bir noktada.

PYD savunmada… IŞİD saldırıda… Ve amacına ulaşmak için her şeyi yapabiliyor.

*

Geçtiğimiz pazar günü Gazze’de, Hamas’a ait motorlu araçlar birer birer patlatılıyor. Hem nerede? Hamas’ın kalesi sayılan Şeyh Radwan Mahellesi’nde. Bombalayan kim? İsrail mi? Hayır, IŞİD! Ne yapmak istiyor? Hamas’ın kontrolündeki Gazze’yi ele geçirmek istiyor.

Böyle bir teşkilat işte…

*

IŞİD’in Suudi Arabistan kolu çökertilmiş mi? Riyad çökerttim, diyor. Duyun da inanmayın… Neyi çökertiyor, Suriye’de ve Irak’ta Suudi Krallığı’na çalışan kim? IŞİD değil mi? Ama şu var: Bumerang etkisi de olacaktır, Kral’a ayar vermek istediklerinde… Eh, o kadar da olsun tabii. Riyad dünya önünde rezil olmamak için çökerttim, mökerttim diyecektir, söylediklerine kimse inanmasa da…

*

IŞİD’in bumerang etkisi sadece Suudi Arabistan’da yaşanmıyor, Batılılar da aynı durumda… IŞİD, Suriye’de Esad’ı devirebilmiş olsaydı, sorun kalmayacaktı. Ama desteklenen terör örgütü kontrolden çıktı, büyüdü, devleşti ve bambaşka bir hal aldı.

Şimdi Batı “IŞİD’i ezebilmek için daha fazlasını yapmalıyız” diyor.

Söyleyen kim? İngiltere Başbakanı David Cameron… Televizyondan halka seslenirken şöyle konuşuyor:

“İster Irak’ta olsun, ister Suriye’de, IŞİD’i ve ilan ettiği halifeliği yenmemiz gerektiğinin farkındayız.”

Jetonu geç düştü demeyeceğiz, çünkü zeki bir adam Cameron. Ama ateşin bacayı sarmış olduğunu görmüş olmalılar ki, IŞİD’le mücadelenin oyun olmadığını söylemeye çalışıyor şimdi.

Keşke bu çok daha önce kabul edilmiş ve söylenmiş olsaydı.

*

Şimdi Türkiye de hazır mücadeleye…

İşte Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun sözleri:

“IŞİD sadece Suriye’ye değil, Türkiye’ye de tehdit oluşturan bir suç örgütüdür.”

Ve Amerika’nın Sesi, Davutoğlu’nun açıklamasının en sert bölümlerini, yine onun bir cümlesini başlığa alarak haberleştirmiş:

“Suruç’ta ilk işaretler IŞİD diyor.”