İslam İşbirliği Teşkilatı 13. Zirvesi’ne damgasını vuran ülke Suudi Arabistan oldu.
Zirvenin dün yayınlanan sonuç bildirisinde Suudi Arabistan’ın, İran’a yönelik eleştirileri ön plana çıktı.
Oldukça sert ifadelerle bildiriye yansıtılan eleştiriler şöyleydi:
-İran’ın bölge ülkeleri ile Bahreyn, Yemen, Suriye ve Somali gibi ülkelerin iç işlerine müdahalesinden ve teröre desteğini sürdürmesinden üzüntü duyuluyordu.
-İran’ın destek verdiği Hizbullah’ın Suriye, Bahreyn, Kuveyt ve Yemen’deki eylemleri “terörist” eylemlerdi.
-İran’ın Suudi Arabistan’daki idamlarla ilgili ifadeleri tahrik edici ve iç işlerine açık bir müdahale olarak değerlendirildi.
-Tahran ve Meşhed’deki Suudi Arabistan misyonlarına yönelik saldırıların, uluslararası sözleşmelerin ve diplomatik misyonların dokunulmazlığının açık bir ihlali olduğu belirtildi.
Bildirinin hazırlık aşamasında İran’ın Dışişleri Bakanı Cevad Zarif’in söz konusu eleştirilere ve sert ifadelere itiraz ettiği ama sonuç alamadığı kaydedildi.
Bu durum, Riyad’ın İİT içinde İran’a karşı kazandığı bir zafer olarak yorumlandı.
Ne var ki, İran’ın da, İstanbul yenilgisini kolay kolay kabul etmesi beklenmemeliydi. Tahran, Riyad’ın peşini bırakmazdı.
Öte yandan El Cezire’deki habere göre, hazırlık aşamasında terör örgütleri olarak PKK, PYD, YPG ve El Kaide’nin isimleri geçerken, sonuç bildirgesinde bunlardan hiçbiri yer almadı. Onların yerine IŞİD, Eş Şebab ve Boko Haram isimleri sıralandı.
Bu konuda, bildiriye görünmez bir el mi değmişti?
İİT, örneğin, PKK’yı terör örgütü olarak görmüyor muydu?
Türkiye’deki Suriyeli sığınmacılar geçici olmayabilir
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Washington’da sığınmacılarla ilgili bir panelde yaptığı konuşmada, Türkiye’de bulunan 3 milyon civarındaki Suriyeli sığınmacının durumlarının geçici olmayabileceğini ve entegre edilmelerinin gerekebileceğini söyledi.
Şimşek’in, verdiği bilgilere göre durum şöyle:
Türkiye’nin sınırları içinde 2 milyon 800 bin, sınırın hemen öte yanında 250 bin Suriyeli, 150 bin Iraklı ve 100 bin kadar da diğer ülkelerden gelen sığınmacı var.
Toplarsak, Türkiye şu anda 3 milyon 300 bin sığınmacıya ev sahipliği yapıyor.
Suriyeli sığınmacıların sadece yüzde 10’u kamplarda yaşıyor.
Kamplar için yapılan yıllık harcamaysa 4 milyar dolar.
Başbakan Yardımcısı Şimşek, “Bu sığınmacıları geçici olarak düşünmemeliyiz. Onları Türkiye için bir kazanç olarak görmeliyiz. Almanya şimdi öyle yapıyor. Onları, dil ve diğer becerileri kazandırarak entegre etmeliyiz” diye konuştu. (Kaynak: Amerika’nın Sesi)