Abdullah gitmiş, Salman gelmiş.
Değişim mi? Ne gezer… Kafa kesen, kırbaçlayan rejime devam!
Amerika’nın Sesi, “Muhalefete asla hoşgörü gösterilmeyen Suudi Arabistan’da ifade özgürlüğü neredeyse hayal… Suçlularınsa, baş ve vücudunun diğer organlarının kesilmesi gibi çok ağır şeriat hükümlerine göre cezalandırılmasına devam ediliyor” diye yazıyor.
Dünyaya dayatılan “demokratikleşme” nedense Suudi Arabistan’ın kenarından bile geçmedi. Ve buna kimse de bir şey demedi.
Tunus, Mısır, Libya ve Yemen’de diktatörleri devirenler, sıra Suudi hanedanlığına gelince teğet geçtiler.
Oysa Suudi ailesi, aynen İsrail yönetiminin yaptığı gibi, Ortadoğu’da ortalığı karıştıran işlerde başı çekiyor.
Amerika’nın Sesi’nden alıntı yaparak tek bir örnek verelim:
“Suudi Arabistan, Suriye iç savaşı boyunca isyancılara en çok silah sağlayan ülke oldu.”
Ve o silahlar şimdi IŞİD’in elinde.
Kim bilir, El Kaide gibi belki IŞİD de, Washinton’ın kontrolü altında, Riyad’ın imalatıdır…
Raif Bedevi’ye ne olacak?
Kim bu Raif Bedevi diye soranlar için kısa açıklama: Suudi blog yazarı, evli, üç çocuklu, 30 yaşında. Blog üzerinden yazdığı bir yazıda İslam dinini aşağıladığı iddiasıyla 10 yıl hapse ve bin (1000) kırbaç cezasına çarptırılmıştı.
Halkın ve televizyon kameralarının önünde ilk 50 kırbaçlık cezası 9 Ocak’ta uygulanan Raif Bedevi şu anda sırtındaki yaralar iyileşmediği için cezaevinde tedavi görüyor. Bedevi, yaraları iyileşir iyileşmez ikinci 50 kırbaçlık cezasını çekecek.
Eşi Ensaf Haydar ile çocukları babalarının kırbaçlanmasını televizyondan izlerken acı içinde kalmışlar. Ensaf Haydar, eşinin dini aşağılamadığını bildirirken “Bunu söyleyenler ispat etmelidirler” diyor.
Riyad’da mahkemenin verdiği karara dünyada büyük tepki var.
Özellikle Batı’da, “IŞİD örgütünün sosyal medya üzerinden yayınladığı katliam videoları ile Suudi Arabistan’da devlet eliyle kamuya açık alanda uygulanan kırbaç cezası arasında hiçbir fark olmadığı” belirtiliyor.
İsrail’i eleştirmek antisemitizm değil
Ve nihayet bir BM Genel Sekreteri bunu söyledi.
Ban Ki Moon, BM’de ilk kez düzenlenen ‘Antisemitizm Konferansı’nda İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarını eleştirmenin antisemitizm olarak algılanmasının yanlış olduğunu belirtti.
Konferansa, video yöntemiyle katılan Ban, kavramların doğru kullanılmasının önemini vurgularken şöyle konuştu:
“İsrail’in eylemlerinden duyulan rahatsızlık Yahudilere saldırmak için kullanılmamalıdır. Aynı şekilde İsrail’in eylemlerinden dolayı yöneltilen eleştirilerin de hemen antisemitizm olarak değerlendirilmesi yanlış olur.”
Bu arada, New York’ta BM binası önünde toplanan bir grup Ortodoks Yahudi, Filistin’i işgali nedeniyle İsrail’i protesto etti.
Grup adına bir konuşma yapan Haham Moshe Beck, “Antisemitizm yangınını söndürmeye uğraşan uluslararası toplumun öncelikle ‘elinde benzinle gezen İsrail’i’ durdurması gerekir” dedi.
(Kaynak: Dünya Bülteni)