Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov’un Türkiye Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ı ziyareti küresel güçlerle askeri bloklar üzerinde geniş yankı uyandırdı.
Amerika’nın Sesi, Türk askeri kaynaklarına dayandırdığı haberinde, Akar-Gerasimov buluşmasını, “İki ülkenin askeri açıdan birbirini anlaması bu ziyaretle güçlendi ve gelecekteki olası olumlu gelişmelerin önünü açtı” ifadesiyle yorumladı.
Çin Uluslararası Radyosu internet sitesi de, iki ülkenin genelkurmay başkanlarının görüşmesinin “Türkiye’nin Rusya ile askeri kanattaki anlayış birliğini pekiştirdiğini” savundu.
DW’nin haberindeyse, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya ziyaretinin ardından başlayan Ankara-Moskova yakınlaşmasındaki en kritik görüşmenin Türk Genelkurmayı’nda yapılan Akar-Gerasimov görüşmesi olduğu öne sürüldü. DW’nin haberine göre, kazan-kazan politikası esas alınarak yapılan görüşmede, Ankara-Moskova arasındaki askeri işbirliği tüm ayrıntılarıyla gözden geçirildi.
İlk değerlendirmeler böyleydi.
Bundan sonra beklenen, Türk-Rus askeri yakınlaşmasının ve işbirliğinin sahaya yansımaları olacak.
ABD’den Türkiye’ye ‘değişeceğim’ mesajı
James Jeffrey… ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi…
Washington’da Yakındoğu Politikaları Enstitüsü’nde yaptığı konuşmada başkanlık seçimlerinden sonra ABD’nin Ortadoğu politikalarında değişiklik olacağını öne sürdü.
“DAEŞ’e karşı savaşta en önemli müttefikimiz Türkiye. Biz bunu biliyoruz” diyen Jeffrey Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada, “Şimdiki Obama siyasetinin o kadar başarılı olamadığını” söyledi.
ABD ordusunda da büyük bir değişiklik beklendiğini bildiren emekli büyükelçi, Washington’ın DAEŞ’le mücadelenin önemini kavramakta geç kaldığını itiraf etti.
Yalanı dolanıyla Sarkozy yeniden sahnede
Nicolas Sarkozy Fransa’da gelecek yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde bir kez daha aday olacakmış… Demek ki, Fransızların geri zekâlı olduğunu düşünüyor.
Geçenlerde France2 televizyonunda katıldığı bir programda öylesine saçmalamış ki, böyle bir adamı Cumhurbaşkanı seçecek Fransızların aklından şüphe etmek gerekecek.
Birinci örnek Suriye krizi…
Gazeteci soruyor: “Daha önce Esad’ın görevden uzaklaştırılmasını istiyordunuz. Şimdiyse çözüm Rusya’dan geçiyor diyorsunuz. Hangisi doğru?”
Sarkozy yanıtlıyor: “Suriye’deki savaş bizi yakından ilgilendiriyor. Rusya’ya yaptırım politikasını hiçbir zaman savunmadım. Bizim Rusya’yla diyaloğa ihtiyacımız var.”
İkinci örnek Libya krizi…
Gazeteci soruyor: “Müdahale sonrası ülke cihatçıların eline geçti. Kaddafi öldürülmeseydi böyle olur muydu?”
Sarkozy yanıtlıyor: “Müdahale etmeseydik Kaddafi 1 milyon insanı öldürecekti. Aslında biz Libya’ya demokrasi getirdik. Ancak uluslararası koalisyon Libya’yı terk edince ülke bu hale geldi.”
Sorular gayet yerinde ama yanıtlar saçma sapan…
Neden böyle? Savaş suçlusu olarak yargılanması gereken bir lider çünkü Sarkozy. Yalan söylemekten başka çaresi yok.
Ama ilginçtir, yalanı bile doğru dürüst söyleyemiyor.
(Kaynak: AB Haber)