Savunmaya daha fazla bütçe ayırması ve askeri harcamaları artırması için NATO Almanya’ya bastırıyor.
NATO ayrıca Doğu Avrupa’da konuşlandırılmak üzere oluşturulması planlanan özel birlikleri Almanya’nın yapılandırmasını istiyor.
Mızrak ucu olarak nitelenen özel birlikler Ukrayna krizi nedeniyle Baltık ülkeleriyle Polonya tarafından gündeme getirilmişti. Ve hedef Rusya’ydı.
***
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg birkaç gün önce Almanya’da Başbakan Angela Merkel ve Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier ile birer görüşme yaptı.
Görüşmenin ardından Merkel’den kısa bir açıklama geldi. Bu açıklamaya bakılırsa Stoltenberg Merkel’den beklediği yanıtı alamamıştı.
Almanya Başbakanı’nın söylediklerinde altı çizilen iki cümle şöyleydi:
“NATO-Rusya işbirliği belgesinin dondurulmasına karşı çıktım ve taahhütlerimize uyulmasını istedim. Rusya’nın da bir gün bunu yapacağını umuyorum.”
***
Dışişleri Bakanı Steinmeier de Rusya’ya yaptırımları ağırlaştırmanın hata olacağını belirtirken daha ayrıntılı bir açıklama yapıyor:
“Avrupa’da bazı insanlar, yeni yaptırım kararları alarak ekonomik ve finansal anlamda Moskova için nefes alacak yer bırakmamak istiyorlar. Bunu savunmak mümkün değil. Sınırlarında krize sürüklenmiş bir Rusya’nın olması Avrupa’nın istikrarının bozulması anlamına gelir.”
***
Rusya, 1997 yılında NATO ile “işbirliği ve güvenlik anlaşması” imzalamıştı. Ukrayna krizinin patlamasının ardından NATO bu anlaşmayı askıya almıştı. NATO dışişleri bakanları, şimdi, söz konusu anlaşmanın dondurulmasını talep ediyorlar.
Ne var ki Merkel, diğer Batılı liderlerden farklı düşünüyor ve Rusya’yı düşman ülke olarak görmüyor ve karşısına almıyor.
Almanya liderinin bu tutumu, ABD ve İngiltere’nin NATO üzerinden askeri atak olasılığını da engellemiş oluyor.
AB’de eğilim yaptırımların hafifletilmesinden yana…
AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, 28 AB üyesi ülkeye gönderdiği bir belgede Rusya’ya yönelik yaptırımların gevşetilmesi olasılığını gündeme getirdi.
Mogherini, Ukrayna krizi dışında kalan diğer küresel sorunlarda Rusya ile işbirliğinin devam ettiğini anımsattı.
Mogherini’nin düzenlediği belgede Suriye, Irak, Libya, İran ve Kuzey Kore gibi ülkelerde ve de Filistin sorununun çözümünde, ayrıca ebola ile mücadelede Rusya ile birlikte çalışıldığı vurgulandı.
Belgede Kırım’ın ilhakı nedeniyle uygulanan yaptırımlarla Ukrayna’nın doğusunda patlak veren çatışmalar nedeniyle getirilen yaptırımlar arasında ayrım yapılması da önerildi.
Belgede yer alan düşüncelerin sadece “üzerinde düşünülmesi” amacıyla sunulduğu, Moskova’ya yönelik tavrın esnetilmesinin “seçici” ve “aşamalı” olması gerektiği ifade edilirken Kremlin’in buna ne denli yanıt vereceğinin de önemli olduğu kaydedildi.
AB dışişleri bakanlarının, önümüzdeki hafta yapacakları toplantıda Yüksek Temsilci Mogherini’nin söz konusu belgesini de görüşmeleri bekleniyor.