Olay Gazetesi Bursa

Batı’da hedef: Doğu Guta’yla ayakta kalmak

Suriye’de yaşananlardan Türkiye, Rusya ve İran’ı sorumlu tutan açıklamalara bir yenisi daha eklendi.Bu kez konuşan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikasından Sorumlu Yüksek Temsilci Federica Mogherini’ydi.Mogherini, Brüksel’de gazetecilerin Suriye politikasına yönelik sorularını yanıtlarken şöyle diyordu:“Suriye’nin hemen her yerinde farklı aktörlerin askeri operasyonlarının artmasından çok endişeliyiz. Ancak, öncelikli olarak rejim ve destekçilerinden endişe ediyoruz.  Özellikle de […]

Suriye’de yaşananlardan Türkiye, Rusya ve İran’ı sorumlu tutan açıklamalara bir yenisi daha eklendi.
Bu kez konuşan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikasından Sorumlu Yüksek Temsilci Federica Mogherini’ydi.
Mogherini, Brüksel’de gazetecilerin Suriye politikasına yönelik sorularını yanıtlarken şöyle diyordu:
“Suriye’nin hemen her yerinde farklı aktörlerin askeri operasyonlarının artmasından çok endişeliyiz. Ancak, öncelikli olarak rejim ve destekçilerinden endişe ediyoruz.  Özellikle de Astana sürecinin garantörleri olan Rusya, İran ve Türkiye’nin  çatışmaların tırmandığı değil çatışmasızlığın sağlandığı bir süreci garanti etmek konusunda özel sorumlulukları var.”
Kimi, nerede, sorumluluk sahibi olarak görüyorlar, onu söylemiyor AB Yüksek Temsilcisi ama nedense sadece üç ülkenin adını veriyor: Rusya, İran ve Türkiye.
Oysa kimler yok ki Suriye’de: En başa ABD’yi ve koalisyonu yerleştirmek gerek; yani İngiltere’yi, Fransa’yı, Almanya’yı filan…
Tabii kambersiz düğün olmaz; İsrail’i de onların yanına oturtmalısınız ki, fotoğrafta eksik aktör kalmasın.
Fakat onlar sahaya inerek ellerini kirletmek istemiyorlar.
Ne var ki, hedefte Suriye’yi bölmek gibi bir projeyi uygulamak varsa terör örgütleriyle müttefiklik ilişkileri kurmalarında hiçbir sakınca yok onlar açısından.
Örneğin, Doğu Guta’da IŞİD ve El Nusra bağlantılı, Suudi destekli irili ufaklı örgütler var. Bu örgütler roket, havan topu ve uzun namlulu silahlarla Şam’ı vurabiliyorlar.
Bu durumda Suriye ordusunun, Doğu Guta’daki terör mevzilerine karşılık vermemesi diye bir şey söz konusu olamaz.
Nitekim Suriye ordusu göz açtırmıyor.
Oysa Doğu Guta’dan Şam’ı vurmak hiç zor değil. Yakın çünkü. Ne ki, müthiş bir uluslararası desteğe karşın olmuyor, başaramıyorlar.
Mogherini üzülecektir ama bu durumun sorumluluğu ne Rusya’da, ne Türkiye’de ne de İran’dadır.
Elbette Suriye, topraklarını bölüp parçalamak isteyenlerle savaşacaktır.
Peki, bölüp parçalamak isteyenler kimlerdir?
İşte Mogherini’nin bu noktada dürüst olması gerekir.
Sağına soluna şöyle bir baksa gerçek sorumluların kimler olduğunu hemen fark edecektir…

BM’den ve Papa’dan geç kalan çağrılar

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres Doğu Guta için “yeryüzündeki cehennem” ifadesini kullanmış.
Öte yandan Papa da, Şam yönetimi o kadar acımasız savaşıyormuş ki, uygulanan şiddeti “insanlık dışı” olarak nitelemiş.
Tabii onlar bu ifadeleri, bu benzetmeleri kullanacaklardır.
Çünkü onlar da taraftır.
Ne var ki, Suriye’de yedi yıldır süren bir savaş var. Yani Suriye’nin tamamı yedi yıldır “yeryüzündeki cehennem”.
Suriye’yi paramparça etmek isteyenler de yedi yıldır insanlık dışı şiddet uygulayıp duruyorlar.
Guterres’e ve Papa’ya sormak gerekir: Bugüne kadar neredeydiniz ve ne yaptınız?
Doğu Guta’da terör örgütlerini destekleyen Batılı ülkeleri uyarmak da sizlerin görevi değil miydi?