Ukrayna ile Rusya yanlısı ayrılıkçılar arasındaki çatışmaları sona erdirecek olan ateşkes anlaşması yarın yürürlüğe girecek.

Beyaz Rusya’nın başkenti Minsk’te daha önce de ateşkes anlaşması yapılmış ama uygulanamamıştı.

Avrupa ilkinde hayal kırıklığı yaşadığı için şimdi son derece “temkinli” hareket ediyor.

Bardağın dolu tarafına bakıyorlar ama aynı zamanda boş tarafını da gözlem altında tutuyorlar.

***

Almanya Başbakanı Angela Merkel’in “Umut ışığı gördük” sözü iki gün içinde tüm dünya liderlerinin paylaştığı bir söz oldu.

Yarın önemli bir gün; taraflar ateşkes kararını pratiğe geçirirse Ukrayna krizinin siyasi çözümüne yönelik umutlar güçlenir ve barışa giden yolun önü açılmış olur.

Bakalım öyle mi olacak?

***

Fransa Cumhurbaşkanı Hollande’ın söylediği gibi, Minsk II Anlaşması Fransa ile Almanya’nın birlikte barış adına neler yapabileceğini göstermesi açısından çok önemli.

Ne var ki, barışa giden yolu kesmek isteyenler de harekete geçebilir Batı cephesinde.

***

Örnekse, ABD’nin Avrupa’daki Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Ben Hodges’in Ukrayna askerlerine eğitim vereceklerini açıklaması…

Dünya, Ukrayna’da ateşkesi, ağır silahların geri çekilmesini, savaş esirleri değişimini, krizin siyasi çözümünü, ekonominin toparlanmasını ve barışı konuşurken Amerikalı Komutan Rusya sınırında operasyonları sürdüren Ukrayna askeri birliklerine destek vermekten söz ediyor.

Hiç olmazsa şu anda bunu söyleme… Ama hayır!

Almanya’nın, Polonya’nın, Fransa’nın, Ukrayna’ya silah yardımında bulunmayacaklarını açıklamalarının hemen ardından geliyor ABD’li generalin destek sözleri.

***

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry iyi polis ama… Rusya’nın Minsk anlaşmasına tam olarak uyması halinde Washington’ın yaptırımları kaldırmaya hazır olduğunu belirtiyor. Mesaj şöyle: “Biz Rusya’nın ve ayrılıkçıların taahhütlerini sözleriyle değil yaptıklarıyla değerlendireceğiz.”

***

Minsk’te varılan anlaşmada Kırım sorununa hiç değinilmemesi ise Putin’in başarı hanesine yazılıyor. Demek ki, Rus lider Almanya ve Fransa’ya “Kırım’sız” bir anlaşmayı kabul ettirmiş.

***

İlginç olan ABD’nin bunu bildiği halde ses çıkarmaması…

Dışişleri “Kırım Ukrayna’nın bir parçasıdır. Bu politikamız değişmedi. Ancak öncelikle atılması gereken adımlar var. Şimdilik bunlara bakacağız” diyerek sessizliğe kılıf geçiriyor olsa da, Rusya karşısında atılan geri adımı gizlemek mümkün değil.

Ama her şeyden önce, yarından itibaren, ateşkese uyulup uyulmadığını ve anlaşmanın diğer koşullarının yerine getirilip getirilmediğini görmek gerek.

***

Masada verilen sözler yaşama geçirilemezse, işte o zaman savaşa giden yolun önü açılmış olacak…