Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump’ın damadı Jared Kushner’i kabulünde hangi konuların görüşüldüğü konusunda bir bilgi yoktu dün akşam saatlerine kadar.

Kushner açısından bakarsak en önemli konunun “Ortadoğu Barış Planı” olduğunu tahmin edebiliriz.

Tabii planın asıl sahibinin Donald Trump olduğunu da unutmayalım.

Trump plan üzerinde oldukça iddialı laflar etti şimdiye kadar: Örneğin, bu plan sayesinde bölgede ekonomik zenginlik yaratılacak ve böylece Filistin-İsrail barışı da sağlanmış olacak, diyordu. Diyordu da, somut bir şey görünmüyordu.

Daha önce Trump’ın kendisine sorulmuştu Filistin’in geleceği ama yanıt vermemişti. Bugün de damadı Ortadoğu’da dolaşmaya başladı: Planda Filistinliler ve Filistin nerede duruyor, hiçbir şey belli değil? Damadı da konuşmuyor bu konuda.

*

Eski Başkan Barack Obama döneminde ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi olan Martin S. Indyk söz konusu duruma ilginç bir yorumla yaklaşıyor. Özetleyelim:

“Bu plan, siyasi ve ekonomik olarak satılması çok zor bir plan olacak. Plana göre Arap ülkeleri Filistinlilere 65 milyar dolar verecek, Filistin halkı da siyasi taleplerinden vazgeçecek. Nedir o taleplerin en önemlisi? İsrail’in 1967 sınırlarına çekilmesidir.”

Buna Filistinliler razı olur mu? Haydi onlar razı oldu diyelim Arap ülkeleri ne diyecek, biliniyor mu?

*

Bakınız İsrail’e en yakın görünen Suudi Arabistan bile Filistin devletine destek veriyor.

Kısa bir süre önce Filistin Yönetimi lideri Mahmud Abbas Riyad’a gitmiş ve Kral Selman tarafından kabul edilmişti.

İlginçtir, Kral, İsrail’i bir yana bırakarak, “Suudi Arabistan’ın Filistin ve Filistin halkının, Doğu Kudüs’ün başkent olduğu bağımsız bir devlet talebine daimi desteğini” dile getirmişti.

Kushner, yakın arkadaş olduğu Veliaht Prens’e güveniyor olabilir.

İyi de Prens Selman ne yapabilir ki?

Babasını da öldürüp kendi krallığını mı ilan edecek bu durumda?

*

Martin S. Indyk gibi New York Times gazetesi de Kushner’e yol göstermeye çalışıyor:

“Eğer Kushner, Filistinlilerin kendi devletlerine sahip olamayacağı imasında bulunuyorsa, deneyimli diplomatlara göre Filistinlilerin ekonomik yatırımlar karşılığında ulusal çıkarlarından vazgeçmelerini beklemek çok gerçekçi olmaz.”

*

Çocuklar önemli konularda büyüklerin sözünü dinlemeli elbette.

Ancak sözü dinlenecek büyük, Donald Trump gibi ne dediği, ne yaptığı anlaşılmayan biri  olmamalı…

 

Trump’ın sonu Nixon’a mı benzeyecek?

 

ABD’de 1972’de Water Gate skandalı patlamış, dönemin Başkanı Richard Nixon olayların üzerini örtmeye çalışırken Danışmanı John Dean Kongre’de ifade vererek tüm pislikleri ortaya çıkarmıştı. Aradan bir yıl geçtikten sonra da Nixon görevini bırakmak zorunda kalmış ve tarihin istifa eden ilk ABD Başkanı olmuştu. Şimdi de benzer bir durum yaşanıyor Washington’da.

Trump’ın uzun yıllar kişisel  avukatlığını yapan Michael Cohen, Temsilciler Meclisi’ndeki bir komisyonda, basına açık oturumda, cinsel ilişkileri dahil Başkan’ın tüm kirli çamaşırlarını ortaya dökmeye başladı. Trump’ın, Amerika tarihinin istifa eden ikinci başkanı olmaya doğru yaklaştığı konuşuluyor ABD başkentinde.