Dünyanın bir numaralı gündemi ABD-İran gerilimi: Tahran’a yönelik ek yaptırımlar, karşılıklı sert açıklamalar gerilimi tırmandırmaya devam ediyor.
ABD’nin (İsrail ve Suudi Arabistan’la birlikte) dünyaya sunduğu en temel gerekçe İran’ın Ortadoğu’yu silahlandırması… Örneğin, Yemen’deki Husilere silah vermesi…
Trump’ın takımındaki tüm adamlar Yemen’de Suudilerle savaşan Husilerin elindeki füzeleri Tahran’ın verdiğini iddia ediyorlar. Tahran da bunu hep reddediyor.
Bu arada… Dünya, ABD-İran gerilimini izlerken İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt’tan, şaşırtıcı bir açıklama geliyor. Hunt’ın açıklaması şöyle:
“İngiltere Tahran’a karşı savaşta Trump’ın yanında yer almayacaktır. Böyle bir senaryoyu öngörmüyoruz. ABD bizim en yakın müttefikimiz. Onlarla her zaman iletişim halindeyiz. İstediklerini dikkatle gözden geçiriyoruz. Ancak onların savaşa adım atmayı istediği ya da bizim bunu kabul ettiğimiz hiçbir durumu tahayyül edemiyorum.”
Hunt, bu açıklamayı Avam Kamarası’nda yapıyor. Noktayı koyduktan sonra İskoç Ulusal Partisi Milletvekili Alan Brown, İngiltere’nin olası bir ABD-İran savaşına gözü kapalı bir halde sürüklenmeyeceğine ilişkin güvence vermesini istiyor Hunt’tan.
Bakan her iki tarafın da (İran ve ABD) geri adım atabilmesi için manevra alanının bırakılmasının çok önemli olduğunu” söylemekle yetiniyor.
Jeremy Hunt, ABD ile İran arasında savaş çıkacağını bilseydi ve buna inansaydı acaba böyle açıklamalar yapar mıydı?
Tabii İngiltere Dışişleri Bakanı Avrupa’nın da ABD-İran savaşını istemediğini biliyor. Londra’nın kararında bu durumun da etkisi olmalı…
Suudilere silah sevkiyatına liman işçilerinden direniş
2014 yılından bu yana Yemen’de savaş var.
Suudilerin, ABD’nin silah desteğiyle Şii Husilere karşı açtığı savaş…
Bugüne değin 80 bin sivilin yaşamını yitirdiği BM kayıtlarında yazılı.
Ayrıca açlıktan ölümün eşiğine gelen ve çoğunluğunu çoçukların, kadınların ve yaşlıların oluşturduğu milyonlarca insanın varlığından söz ediliyor.
Yemen, Arap dünyasının en yoksul ülkesi.
Ne var ki, Trump yönetimi Suudilerin yarattıkları insani krizi görmezden gelerek Riyad’a silahlarıyla paralı askerleriyle destek vermeyi sürdürüyor.
Son derece orantısız bir savaş…
Washington’da da bu durumu görerek Riyad’a askeri desteğin kesilmesini isteyen Kongre üyeleri bulunuyor. Ancak bu konudaki önergeleri Başkan Trump veto ederek savuşturuyor.
Ama nereye kadar?
İşte bir süre önce Belçika’da, Avrupa’nın ikinci en büyük limanı Antwerp’te protestolar üzerine işçiler Suudi Arabistan’a gidecek gemiye silah yüklemekten vazgeçtiler.
Bu hafta başında da İtalya’nın Cenova limanındaki işçiler Suudi gemisine jeneratör yüklemeyi reddettiler.
Avrupa’da, Yemen savaşına karşı liman işçilerinin başlattığı bu dayanışma yaygın hale gelirse daha büyük savaşların önüne geçilmesine yönelik çabalar etkinlik kazanır ve savaş kışkırtıcıları yalnız kalır.