Şu anda Washington’da tartışılan konu bu.

Hemen anlaşılacağı gibi sorunun kaynağında 2016’daki başkanlık seçimlerinde Rusya’nın rolü ve Trump’ın adalete müdahale iddiaları var.

Özel savcı Robert Mueller’in söz konusu iddialara ilişkin soruşturması devam ediyor.

Ama öte yandan Trump’ın avukatları da boş durmuyorlar.

Özellikle New York eski Belediye Başkanı Avukat Rudy Giuliani özel savcı Mueller’le hukuk savaşına girmiş durumda.

Ancak eli o kadar güçlü değil.

O nedenle de Giuliani, Başkan’ın kendi kendini affedebileceği gibi çok tartışmalı bir çözümü gündeme taşımakta sakınca görmüyor.

Bunu da, Trump’ın değil de kendisinin aklına gelmiş bir çözüm gibi sunarken şunu söylüyor:

“Rusya soruşturmasıyla ilgili olarak Trump’ın kendisi için af çıkarma yetkisi söz konusu olabilir. Ancak böyle bir adımın, görevden alınma sürecini devreye sokma riski var. Onun için Trump bu olanağı kullanma niyetinde değil.”

Georgetown Üniversitesi’nden Hukuk Profesörü Jonathan Turley’se Trump’un kendisini affetmesinin mümkün olabileceğini ancak bunun Kongre’nin başkanı görevden alma sürecini başlatmasına engel olamayacağının altını çiziyor.

Bunun nedenini de şöyle açıklıyor:

“Kongre, Başkan’ın kendisi için çıkaracağı af kararını makamı, yetkiyi ve gücü kötüye kullanmak olarak algılayabilir.”

Bilim, fen ve teknolojide Çin birinciliğe oynuyor

Washington Post’ta yayınlanan bir araştırmaya göre bilim, fen ve teknolojide ülkeler arasındaki yarışta Çin’in, ABD’yi yakalamak üzere olduğu anlaşılıyor.

ABD, bilimsel araştırmalara ayırdığı yarım trilyon dolarla dünyada birinciliği koruyor ama Çin hemen arkasında ikinci durumda. Avrupa Birliği ve Japonya’ysa Çin’den sonra geliyorlar. Ve Çin birinciliği ele geçirmeye giderek yakınlaştığının işaretlerini veriyor. ABD bu yüzden endişeli ama Trump iktidardayken yapılacak bir şey yok.

Amerikan Ulusal Bilim Kurulu’nun raporuna göre 2016 yılında Çinli araştırmacıların yayınladığı bilimsel makale sayısı ilk kez ABD’de yayınlananların sayısını geçmiş.

WP, bilimsel araştırmada ülkede alarm zillerinin çaldığını belirterek, bu durumun yeni dönemde daha da aşağı çekildiğini savunuyor.

Trump, bilim adamını alaya alıyor, bilimsel araştırmanın önemini ve değerini küçümsüyor; bütçe kesintisini bir tehdit unsuru olarak kullanıyor. Sıkı göçmenlik politikası da araştırmacıların hevesini kırıyor. Tabii ABD’deki bu ortamdan Çin yararlanıyor. Cazip tekliflerle Amerika’daki araştırmacıları transfer ediyor.

Örneğin genetik araştırmalar alanında devrim niteliğindeki gelişmelerde son yıllarda daha çok Çin’in imzası görülüyor.

Birleşik Amerika’ya karşı Birleşik Avrupa

Almanya’da Sosyal Demokrat Parti’nin lideri Andrea Nahles, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada ticaret savaşı nedeniyle Avrupa’nın tümüne ABD’ye karşı kenetlenme çağrısında bulundu. Nahles, “Önce Amerika siyaseti karşısında tek bir doğru yanıt olduğunda hemfikiriz: Birleşik Avrupa!” diye seslenirken “Almanya’nın AB’ye ihtiyacı var. Birliğin devamlılığı ülkemiz için varoluşsal niteliktedir” diye konuştu. Sosyal Demokrat lider ayrıca AB’nin sadece maliye politikası üzerinden algılanmaması gerektiğini belirterek “Avrupa Sosyal Paktı” oluşturulmasını önerdi.