Engin Özpınar
Engin Özpınar
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

5+1 İran’a inandı ve İsrail’i yalnız bıraktı

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, Lozan’da İran’la nükleer anlaşmaya varıldığını öğrenince çok öfkelendi. Müzakerelerden Batı’nın kabul edebileceği bir sonucun çıkabileceğine inanmıyordu.

Ama çıktı işte. Yenilmişti. Evet, 5+1’in İran’la anlaşması İsrail’in yenilgisi olmuştu.

ABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa ve Almanya’ya kafa tutamayacağına göre Netanyahu’nun bu yenilgiyi sindirmekten başka çaresi yoktu. Ama çok zorlanacaktı.

Düşünüyordu, bir şeyler yapmalıydı. Ne olabilirdi?

Washington’dan, “Anlaşmada İsrail’in var olma hakkının açıkça tanındığını vurgulayan içerik bulunmasını” isteyecekti.

İstedi de. Ama ABD buna karşı çıktı.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf, “Bu, sadece nükleer konularda bir anlaşma. Diğer konuları ele alan bir anlaşma değil. Bunu kasıtlı olarak diğer konulardan ayrı tuttuk” dedi.

İsrail Başbakanı’nın isteğine Washington’ın sözcü düzeyinde bir diplomatla yanıt vermesi de dikkati çeken bir başka nokta oldu.

Netanyahu resmen aşağılanıyordu. Ama bunu hak etmişti.

Mart ayının başlarında Obama’nın itirazına karşın Cumhuriyetçilerin davetiyle Washington’a gelmiş ve Kongre’de ABD’nin İran politikasını yerden yere vurmuştu.

Cumhuriyetçiler, normal diplomatik protokolleri çiğneyerek Beyaz Saray’ı dışlamışlar, Başkan Obama da, İsrail’deki seçimlere çok yakın bir süre kalması nedeniyle ziyaretin yanlış olacağını belirterek tepki göstermişti.

Şimdi olması gereken, Başbakan Netanyahu’nun görevinden istifa etmesi…

Böylesine bir yenilgi ve aşağılanmanın ardından geride yapılabilecek başka bir şey kalıyor mu?

 

Dengelerde değişim

 

Kaçınılmazdı tabii; ABD ile İran’ın yakınlaşması var olan dengelerin devamına izin veremezdi.

 

İlk işaret Suriye’den geldi. Şam yönetimi “Tahran’ın 5+1’le uzlaşmasının bölgesel ve uluslararası gerilimleri yumuşatacağını” açıkladı.

Olasıdır ki, Lübnan Hizbullahı da anlaşmadan memnundu.

Netanyahu’nun yanlış politikalarıyla zayıflayan bir İsrail, eskiden olduğu gibi sorumsuzca saldırganlık sergilemekte artık rahat olamayacaktı.

Bölgedeki tüm ülkeler “bölgesel ve uluslararası” sorunlara ilişkin bakışlarını gözden geçirmek ve koşulların değişimine paralel olarak politikalarını yeniden belirlemek durumundaydı.

 

Yemen politikasında yumuşama

 

Suudi Arabistan’ın Yemen’e saldırısını destekleyen ve İran’ı eleştiren Türkiye başlangıçtaki bu sert tavrını yumuşattı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Pakistan Başbakanı Navaz Şerif ortak basın toplantısında her iki ülkenin de Yemen’de uzlaşmadan yana olduğunu bildirdiler ve krize barışçıl çözüm çağrısında bulundular.

Başbakan Davutoğlu, Yemen’de yürütülen ulusal uzlaşı çalışmalarına ağırlık verilmesi, ulusal uzlaşı üzerinden bütün tarafların katıldığı barışçıl bir süreçte ülkenin geleceğinin belirlenmesi gerektiğini” vurguladı.

Şerif’in Ankara ziyaretinde bir araya gelen iki lider, “anayasal düzenin Yemen’de yeniden inşası yönünde atılacak her adıma destek vereceklerini” açıkladılar.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X