Olay Gazetesi Bursa

Sağlıklı kilo vermenin temel taşları

Kıymetli okurlarım… Sizlere daha önce sağlıklı bir şekilde (sağlıksız da verilebilir ve ne yazık ki çoğunlukla da öyle oluyor) kilo vermek için birkaç temel özellikten söz etmiştim. Bugün de sizlere kas ve diğer doku kayıpları olmadan yani sadece yağlarınızdan nasıl kilo verebileceğiniz hakkında bilgiler aktaracağım. Ancak şu nokta asla unutulmamalıdır ki bu işi gerçekleştirirken mutlaka […]

Kıymetli okurlarım…

Sizlere daha önce sağlıklı bir şekilde (sağlıksız da verilebilir ve ne yazık ki çoğunlukla da öyle oluyor) kilo vermek için birkaç temel özellikten söz etmiştim. Bugün de sizlere kas ve diğer doku kayıpları olmadan yani sadece yağlarınızdan nasıl kilo verebileceğiniz hakkında bilgiler aktaracağım. Ancak şu nokta asla unutulmamalıdır ki bu işi gerçekleştirirken mutlaka insan anatomisi, fizyolojisi ve metabolizması ile birlikte oluşabilecek bazı komplikasyonlar ile ilgili bilgi ve donanıma sahip bir uzman gözetiminde olmak gereklidir.

Obezite tanısı dış görünüm veya vücut kitle indeksi ile değil, yağların vücuttaki miktarının net olarak bilinmesi ile konulur. Zayıf göründüğü halde kişi fazla yağa sahip olabilir. Bu artık TOFI sendromu veya sarkoplazmik obezite gibi adlar ile tanımlanmaktadır ve bu kişilerde de insülin direnci ve buna bağlı olarak bazı metabolik aksaklıklar (şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kan yağlarında anormallikler, koroner arter hastalıkları gibi) ortaya çıkabilir.

İşin özü obezite tanımı vücutta yağ dokusunun fazlalığıdır, iri olmak değildir. Hekimin görevi de vücudu allak bullak eden bu fazla yağ dokusundan hastayı kurtarmaktır. Her ne olursa olsun kişi veya obezite ile uğraşan uzman bu olayı bir görünüm bozukluğu olarak değerlendirip önceklikle bu kozmetik görüntüyü düzeltme yoluna giderse sağlık sorunları ikinci plana düşecek ve başarı şansı çok azalacaktır.

Kıymetli okurlarım…

Günümüzde gıdaların beynimizde haz oluşturabilme kapasitesine göre hazırlanması, beslenme amacı ile değil haz ve doyma ilkesinin ön planda tutulması bizlere duygusal açlık kapılarını sonuna kadar açmaktadır. Anne memesini emen bebeğin aldığı haz, yerini kızdığımız her durumda yiyerek mutsuzluklarımızdan kurtulma şeklinde ön plana çıkmıştır. Dolayısı ile günümüzdeki en büyük obezite nedeni duygusal durumlarımızdan kaynaklanmaktadır. Bu nedenle beynimizde bu işi bitirmeden yapacağımız her tür tedavi girişimleri başarısız olacaktır.

Obez kişi kararlı olduktan sonra ilk yapacağı olay doyma noktasına erişmeyi keşfetmesidir. Yıllardır obez hasta bakarım. Başarının ilk anahtarı yavaş yemeyi öğrenmek ve doyduğu an sofrada ne varsa bırakıp kalkmaktan geçer. Kalori hesabına dayanarak yapılan beslenmeler asla başarılı olamaz. Çünkü bir insanın günlük kalori ihtiyacını bugün hiç bir laboratuvar, hiçbir teknik cihaz veya uzman bilemez. Gece yattığınız odanın ısısından tutun da dişlerinizin sayısına ve ezme kuvvetine, gece yattığınız yastık ve yatağın ortopedik olup olmadığından tutun da bacak bacak üstüne atma alışkanlığınıza kadar yüzlerce neden kalori ihtiyacınızı değiştirebilir. Bu nedenlerden dolayı doyma anınızı beyninizin ayarlayabilmesi ve sindirim sisteminiz ile ilgili yerlere tamam daha yeme demesi için yavaş yemeyi ve lokmaları iyi çiğnemeyi alışkanlık haline getirmelisiniz.

Vücudumuzun hareket organları kaslardır. Son yıllarda sağlıklı kaslardan salgılanan bir çok faydalı proteinlerin varlığı bilimsel veriler ile kanıtlanmıştır. Damar sertliğini engelleyici özelliklerinden tutun da mutluluk verici maddeler de kaslarımızdan salgılanabilmektedir. Günde 6-7 saat bilgisayar başında veya TV karşısında oturduktan sonra yine hareket etmeden gününü geçiren bir kişi yukarıda saydıklarımızdan mahrum olacaktır. Kaslar hareket organlarımızdır ve kemiklerimizi tutar. Hayatında hiç bir zaman fiziksel açıdan (bir engeli haricinde) aktif olmayıp da 40’lı yaşlarda diz veya kalça eklemlerinde protez ihtiyacı olan kişiler bu nasıl kader diye yakınmamalıdırlar.

Enerjimizi yağ olarak biriktirdiysek bunu harcayacak olan kaslarımızdır. Kaslarımız çok kısa bir süre şekeri, ardından da yağları enerji olarak kullanır. Hareket etmeden kilo verdiğinizde bu kıymetli kaslarınızı da kaybedeceğinizi, daha sonraki kilo vermelerde daha az başarılı olacağınızı lütfen unutmayın.