Olay Gazetesi Bursa

Korkma sönmez…

İstiklal Marşımız böyle başlar. Ülkemizin Emperyalist güçler tarafından yok edilemeyeceğini, çok güçlü ve vatansız kalamayacak bir ulus olduğumuzu belirtir bu mısralarda merhum Mehmet Akif Ersoy. Mekânı cennet olsun. Kısa bir zaman öncesine kadar vücudumuzun bazı bölgelerinde bulunan hücrelerimizin öldükten sonra yeniden yapılamadığı ve ölüm hızına bağlı olarak o bölgelerin fonksiyonlarında sıkıntıların doğacağı belirtiliyordu. Beyin hücreleri […]

İstiklal Marşımız böyle başlar. Ülkemizin Emperyalist güçler tarafından yok edilemeyeceğini, çok güçlü ve vatansız kalamayacak bir ulus olduğumuzu belirtir bu mısralarda merhum Mehmet Akif Ersoy. Mekânı cennet olsun.

Kısa bir zaman öncesine kadar vücudumuzun bazı bölgelerinde bulunan hücrelerimizin öldükten sonra yeniden yapılamadığı ve ölüm hızına bağlı olarak o bölgelerin fonksiyonlarında sıkıntıların doğacağı belirtiliyordu. Beyin hücreleri bu konuda başı çekmekteydi. Oysa yakın zamanda BDNF (Beyin Kökenli Nörotrofik Faktör) adında bir maddenin vücudumuzda yapıldığı bulundu. BDNF yeni beyin hücrelerinin yapımına yol açmaktaydı. Vücudumuzdaki 11.kromozomda (genleri taşıyan ve hücrenin yapısını belirleyen hücre çekirdeğindeki bazı yapılara kromozom denilir) bulunan bir gen BDNF yapımını uyarmaktadır.

BDNF adlı maddeyi yapın talimatını veren kromozomlardaki genetik bölgeyi şu 4 faktör uyarmaktadır. Egzersiz, kuralına uygun yenilen ve genetik yapımızın tanıdığı besinler, DHA denilen omega-3 yağı ve zerdeçal. Böylelikle ileri yaşlarda bile Alzheimer ve benzeri durumlara kolay kolay yakalanmamaktadır bu insanlar. Sporunu yapan, mümkün olduğunca doğal beslenen insanlar için istiklal marşımızın ilk mısraları geldi aklıma. Korkma, gereğini yap,  yeni hücreler, uzun ömür senin olur.

 

DHA DENİLEN MADDE

 

Omega-3 yağları başlıca DHA ve EPA adlı 2 yağ asitinden oluşur. Dokosaheksaenoik asit denilen DHA özellikle balık yağında bol bulunmaktadır. Somon, hamsi, sardalya, uskumru, istavrit, doğal alabalık,  kabuklu deniz ürünleri bu yağı bol içerir. Kurufasulye, ketentohumu, ceviz ve badem başta olmak üzere bazı çiğ kuruyemişler, yeşil yapraklı sebzeler, yumurta ve tereyağı omega-3 kaynaklarıdırlar. Omega-3 denilen ve vücudumuzda hemen hemen hiç yapılmayan yağ asitlerinin bir parçası olan DHA günümüzde insanımız tarafından pek alınamamaktadır. Pizzalarla, cipslerle, aşırı rafine edilmiş karbonhidratlar ile bunları alamazsınız. İlkokul kitaplarında bile bu bilgileri bulabilirsiniz. Çevrenize göz atın. Sabah işyerlerine giderken bazı vatandaşlarımızın neleri kahvaltılık diye aldıklarına bakın. Kahvaltı olarak küçük bedenlere neleri verdiğimize bakın.  Ve şimdi aşağıdaki satırları lütfen çok yavaş ve düşünerek okuyun.

Beyinlerimizin kuru ağırlığının 2/3 ü yağdan oluşmuştur. Bu yağın da 1/4 ü DHA’dan oluşmaktadır. Son yıllarda bilimin söylediği bu. O zaman ben DHA alamazsam beyin hücrelerim bu eksiği nasıl tamamlar? Benim beyin hücrelerim tam anlamı ile görev yapamazsa ömür kalitem ne derecede sağlıklı sürer gider?

 

SANA SELAM OLSUN ÇOBAN ÇOCUK

 

TEOG birincisi Tunceli’den ve boş zamanlarında çobanlık yapan bir genç kardeşimiz oldu. İleride doktor olmak istemesi beni çok duygulandırdı. Beslenmesi hakkında tahminden öte bir şey bilmiyorum ancak son yıllarda kırsal kesimden bazı kardeşlerimizin bu tip sınavlarda çok başarı gösterdiklerine şahit oluyoruz. Hayat hikâyelerini bilmediğim için yazmıyorum ancak doğallığa yakın beslenerek, bilgisayar karşısında değil, doğada vakit geçirdikleri ve oyun oynayabildikleri için kırsal kesim gençleri daha şanslılar. Hepsinin gözlerinden öperim…