Olay Gazetesi Bursa

VAKA(HASTA)-14

Örnek bir hasta, 41 yaşında örnek bir hasta, 1 yıl önce ağız kuruluğu, sık idrara çıkma ve kilo kaybı başlamış. Gittiği doktor tarafında diyabet tanısı almış. Tedavi olarak, -Başta diyetine dikkat etmesi (hamurlu yiyeceklerden, tatlılardan uzak durması, ana ve ara yemek öğünlerine dikkat etmesi vb) -Uzun süre hareketsiz  kalmaması. Egzersiz (spor) yapması -Düzenli uyku -Streste […]

Örnek bir hasta,

41 yaşında örnek bir hasta,

1 yıl önce ağız kuruluğu, sık idrara çıkma ve kilo kaybı başlamış.

Gittiği doktor tarafında diyabet tanısı almış.

Tedavi olarak,

-Başta diyetine dikkat etmesi (hamurlu yiyeceklerden, tatlılardan uzak durması, ana ve ara yemek öğünlerine dikkat etmesi vb)

-Uzun süre hareketsiz  kalmaması. Egzersiz (spor) yapması

-Düzenli uyku

-Streste mümkün olduğu kadar uzak durması önerilerinde bulunmasına rağmen, daha sonraki doktor kontrollerinde kan şekerinin düzene girmemesi nedeniyle ilaca (tablet) başlanmış. Ancak kan şekeri yine de düzene girmemiş. Doktor insülin başlamaya karar vermiş. Hasta insüline tedavisini duyunca panik yapıp bize başvurdu.

-Hasta tekrar tarafımızda değerlendirildi. Yapılan inceleme ve tetkiklerde hasta da şekerin yüksek seyir ettiği ancak belirgin bir tahribat oluşturmadığını saptadık.

Şeker yüksekliği sıklıkla hangi tahribatları yapar:

-Böbrek yetmezliği

-Kalp damar hastalığı

-Göz hastalığı

-Nöropati (sinir tahribatı) vb

Hastanın kendine dikkat ettiği ve şeker ilaçlarını (tablet) kullanmasına rağmen kan şekerinin düzene girmediği görüldü.  Aslında daha önceki doktorun önerdiği insülin doğru karar olmasına rağmen hasta insülin tedavisinde korktuğu için kabul etmemiş. Doktor değişikliğine gitmiş.

Sonuç:

Diyabetik hastalarda kendilerine dikkat etmesine ve ilaçlarını (tablet) kullanmasına rağmen kan şekeri düzenli gitmiyorsa insülin tedavi ihtiyacı doğabilir. Bu insülin tedavisinde korkulmaması ve kaçınılmaması gerekir.