Büyük tehlikenin farkında mısınız?…  Sessiz çoğunluk hızla Bursaspor’dan uzaklaşıyor. Bozuk plak gibi bitmeyen kısır tartışmalar, olaylar bu sene de tecelli etti.

Taraftar iyi bir takım, iyi teknik direktör ve iyi futbol istiyor. Çok şey mi istiyorlar? Hayır… Ama bu hemen 3-5 ayda 1 yılda olacak şey değil. Plan, program ve uygulama lazım. Ama sapla saman birbirine karıştı. Kimse dizginleri elinden bırakmak istemiyor.

İlk önce bu kulübü kim yönetecek onun kararını verelim… Ondan sonrası kolay. Sayın Başkan Ali Ay madem bu yola çıktınız. Artık sazı elinize alın. Başkasının çalıp söylediği bestelerle, sahneye çıkılmaz…

Bursaspor büyük bir camia ama o büyüklüğünü ve marka değerini  hızla kaybediyor… Son yaşananlar adeta cinnet hali.

-Birlik beraberlik-yok

-Büyük düşünme -yok

-Sabır-yok

-Saygı sevgi -yok

Ne var? Kavga…

Bu sezona şöyle bir bakın… Birbirini kemiren, bitiren, acımasızca birbirini eleştiren bir camia. Kim mutlu? Kimse… Yönetim, oyuncular, taraftar, basın kısacası herkes mutsuz. İnsanların keyif aldığı takım, insanların mutsuzluk kaynağı haline geldi. Kimin hakkı var buna?

Kusura bakmayın elimizde ‘sevgi ölçer’ aleti yok o yüzden de kimse kimseye “en büyük Bursasporlu benim/biziz” demesin. Maddi ya da manevi olarak tabii ki bazılarının hakkı yeşil beyazlı renkler için çok fazladır. Ama bu camia da onların her zaman hakkını verdi/verir.

Bu takım; tüm Bursa’nın, tüm Bursasporluların takımı… O acı çekerse, tüm şehir acı çeker.  Protesto hakkı demokratik bir haktır… O hakta ülkemizde en iyi yeşil sahalarda gösterilir. Futbolcuyu yuhaladın bağırdın çağırdın… Adamın niye umrunda olsun? Kapı gibi sözleşmesi var. Yıl sonunda senden alacağı parayı çatır çatır alır mı? Alır. Bu kadar basit.. Üzülür, bazıları da üzülmüş gibi yapar, sonra? Sonra da ceketini alır ve gideeerrr. Hep böyle olmadı mı? Ne olursa olsun etinden sütünden faydalanılsa… Bazılarının tekniğinden, bazılarının takozluğundan, bazılarının hırsından, bazılarının ağabeyliğinden….  Aklıma geldi; şöyle çiçeklerle, tezahüratlarla, plaketle Bursaspor ne zaman bir oyuncu gönderdi?

Yönetim istifa etsin… Tamam etsin. Yerine niye aklı başında biri gelsin? Zaman harcayacak, para harcayacak, iş kariyerini riske atacak. Sonra küfür yiyecek, baskı görecek ve gidecek… Çok uzaklara gitmeyin. 1999 sonlarında Recep Günay’ın Fethiye Kültür Merkezi’nde başkan seçildiği kongreyi hatırlayın… O yüzden artık strateji değiştirmenin zamanı geldi. Bursaspor kurultayı mı toplanır, başka birşey mi bilmem. Ama camianın artık kendine iyi bir yol haritası çizmesi lazım. Bu işin böyle gitmeyeceğini artık herkes görüyor. Bursaspor’un egosu mu? Yoksa kendi egolarımız mı?