Geçtiğimiz sezon yaşanan ağır travmanın ardından Paul Le Guen ile birlikte beyaz bir sayfa açılacaktı. Sezonun hikayesinin yazıldığı sayfaların rengi ilk 17 haftada gri ve beyazdı. Ama
artık ligde son düzlüğe girildiği haftalarda beyaz sayfaların aynı geçtiğimiz yıl gibi giderek karardığını gördük.
Sıkıntı neden tekrar baş gösterdi? Aslında yönetim, taraftar, basın, geçtiğimiz sezon oynayan ve halâ kadroda yer alan futbolcular belli dersler çıkarmıştı… Bu kez hata neredeydi? Cevabı basit… Hatanın büyüğü Paul Le Guen’deydi. Ligin 2. yarısında oynanan maçları şöyle gözünüzün önüne getirin.
Bursaspor’un Beşiktaş maçı dışında (kazandığı karşılaşmalar dahil) 90 dakika oyunda kaldığı kaç maç var? Rakamlar yalan söylemez. 11 haftada toplanan 8 puan ve atılan 6 gol. İnsan geçmişi ile yaşayamıyor. Le Guen’in tecrübesine, bilgi birikimine hepimiz güvendik. Hep istikrardan yana olduk.Ama şu yukarıda özetini verdiğim tabloyu değiştirme adına Fransız teknik adamın hiçbir gayreti, müdahalesi yoktu.
“Ben savaşmaya devam edeceğim” dedi. Nasıl bir savaş bu? Sen girdiğin kolay savaşları bile kaybettin. Ateşin sıcaklığının daha da hissedilmeye başlandığı haftalarda belki sana cephe gerisinde bir şey olmayacaktı. Ama koca bir camia, yanıp kül olup gidecekti.
Tehlike geçmiş değil… Şimdi takımın başına Bursaspor ruhuna sahip biri geçti. Mustafa Er’in işi hiç kolay değil. Geçen sezon, son maçta gemiyi limana yanaştırdı. Görevi yine çok çetin ve zorlu. Bu kez yelkenler Ege’de açılacak. Fırtınalı belki de keyifli bir yolculuk onu bekliyor…
Yönetim, camia, taraftar, basın arkasında. Ondan bir şüphemiz yok. Mesele oyuncularla Er arasındaki bağ. O bağ kuvvetli olursa herhangi bir problem yaşanmaz. Ama, otoritesini kubul etirmede (takımın tamamı için demiyorum) bir sıkıntı yaşarsa o zaman Mustafa Er’in de Bursaspor’un da işi çok zor olur…
Göztepe maçı bu yüzden çok önemli. Alınacak 3 puan hem kendisini hem de öğrencilerini çok rahatlatacaktır. Bağ kuvvetlenir, psikolojik baskı ortadan kalkar. Evet bir risk alındı. Ama unutmayın büyük riskler büyük kazanç getirir. Yeter ki takım içerisinde o bütünlük sağlanabilsin, aidiyet duygusu oluşturulabilsin. Yerli-yabancı dengesine dikkat. Birini kazanacağım diye diğeri kaybedilmesin…
Mustafa hocam artık top sende, yolun açık olsun. Senin ve Bursaspor için yine beyaz bir sayfa açılıyor. Tek dileğimiz öğrencilerinle birlikte bu sayfaya güzel başarı hikayelerinin yazılması.