Olay Gazetesi Bursa

Yeter artık Sayın Başkan…

Başkan Ali Ay için bugüne kadar birçok yazı yazdım. Ve bunların birçoğu olumlu yönde oldu. Çünkü gördüklerimizi, bildiklerimizi, duyduklarımızı aktardık. Bugün biraz daha farklı konuları ele alalım. Aslında bu yazacaklarıma tavsiye de diyebilirsiniz. Bursaspor’un hata yapabilecek fakat yanlış yapmayacak bir başkanı var. Bugün, yarın o koltuktan indiği vakit de benim hafızamda her zaman iyi bir […]

Başkan Ali Ay için bugüne kadar birçok yazı yazdım. Ve bunların birçoğu olumlu yönde oldu.

Çünkü gördüklerimizi, bildiklerimizi, duyduklarımızı aktardık.

Bugün biraz daha farklı konuları ele alalım.

Aslında bu yazacaklarıma tavsiye de diyebilirsiniz.

Bursaspor’un hata yapabilecek fakat yanlış yapmayacak bir başkanı var.

Bugün, yarın o koltuktan indiği vakit de benim hafızamda her zaman iyi bir yer edinecektir. Bu şehrin sokaklarında, caddelerinde, alışveriş merkezlerinde başı dik bir şekilde dolaşacaktır.

Göreve geleli 3 gün sonra 1 yıl olacak.

365 günde, itibarı kaybolmuş, birçok kapı yüzüne kapanmış, Özlüce’deki cantıkçıya dahi borcu olan bir kulübü düzgün bir yola sokmayı başardı Sayın Başkan.

Ve çoğu zaman da tek başına mücadele etti. Yanında sadece birkaç arkadaşı vardı o kadar. (Ali Ademoğlu, Fatih Pulat, Yüksel Çolak, Yusuf Arslan, Cem Öztürk, Ali Turan)

Bundan sonra göreve gelecek isimlerin aslında işi rahat. Çünkü borç belli, nereye olduğu belli,  yani kaçak iş yok.

Ve bu 1 yıl içerisinde bunları sürekli anlattı Sayın Başkan.

Kamuoyuyla paylaştı herkes her şeyi bildi.

 

CAN SIKIYOR

Ama artık yeter Sayın Başkan.

Her demecinde mali konulardan bahsetmeyi bırak.

Destek alamadığını, locaların satılamadığını, iş dünyasından beklediklerini göremediğini, yalnız kaldığını inan bu şehirde bilmeyen yok.

Durum öyle bir hal aldı ki, insanlar mali konularla ilgili bir şeyler duymak istemiyor.

‘Para yok, durum kötü’ gibi sürekli aynı ifadeler sana eksi puan olarak yazılmaya başladı.

Önemli mali konuları açıklama demiyorum. Ama hep tekrarları duymak can sıkıyor.

Camiaları, taraftarları 2 olay heyecanlandırır, tat verir.

Biri başarı, diğeri transfer.

Çıktın bir Stancu’nun bir Kouassi’nin ismini onayladın, görüşüldüğünü, transferleri için uğraş verildiğini söyledin, heyecan oluştu. Onlar olmaz, başkası olur fark etmez.

Ama insanlar hiç değilse boş isimler üzerinde uğraşılmadığını gördü.

Artık tarzı, konuları, ifadeleri değiştirme zamanıdır.

 

FAZLA TAKILIP KALIYORSUNUZ!

Antalya kampında birçok kez şahit olduğum için yazıyorum.

Bugün bizim yaptığımız haberler sayesinde ayakta duran ve para kazanan internet sitelerindeki yorumlara fazla takılıp kalıyorsunuz.

İsmi cismi belli olmayan, takma adla yazılan eleştirilere kafa yorarsanız bu kulübü yönetemezsiniz.

Dipsiz kuyuya taş atan için ‘O öyle demiş, bu böyle demiş’ derseniz, bir adım ilerleyemezsiniz, işin içinden çıkamazsınız.

Benden size uyarı.

 

 

JOVİC’İ KİM İSTEDİ?

Yeni transfer Boban Jovic’i merak edenler olabilir.

Şunu öncelikle belirtelim; Sloven sağ bek, Bursaspor scouting ekibinin belirlediği bir isim değil.

Tamamen Hamza Hoca’nın canlı izlediği, beğendiği ve transferinde ısrar ettiği bir futbolcu.

Yani tüm sorumluluk onda.

Onur Atasayar için durum farklı. O, scouting ekibinin ürünü.

Hatta Emre Taşdemir’e de sorulmuş alınmadan önce. Emre de ‘Ankaragücü’nde önlü arkalı oynadık. Hem futbolculuğunu, hem de karakterini tartışmam’ demiş.

Bekleyip, görelim bakalım.