Bursaspor yaşadığı girdaptan çıkmak üzere. Gaziantepspor ve Osmanlıspor karşısında alınan skorlar biraz olsun ortamı yumuşattı.
Ancak bu sizi sakın yavaş davranmaya itmesin Sayın Başkan.
Hal böyleyken, hamlelerinizi bekliyorum.
Hatalarınızdan ders aldınız mı, almadınız mı, o zaman göreceğiz.
Kulubün içinden başlayalım.
Merak ediyorum, yöneticilerin istifasıyla her şey düzeldi mi?.
Yoksa birilerine daha rahat hareket etme imkânı mı doğdu?
Profesyoneller var kulüpte.
Hepsinden çok memnunsunuz herhalde.
Şu ana kadar bir yaptırım uygulamadığınıza göre arı gibi çalışıyorlar, kulübü kalkındırmak için gece gündüz işbaşındalar anladığım kadarıyla.
Yine geç kalıyorsunuz Sayın Başkan benden söylemesi.
NE OLDU O İŞ?
Önümüzdeki sezonun planlamasıyla ilgili kulağımıza bir şeyler geliyor.
Kadro içindeki oyuncuların durumu ve ligde sözleşmesi sezon sonunda bitecek futbolcularla alakalı.
Benim için futbolcudan önce sportif direktör hamlesi çok önemli.
Bu konuyu şimdilik rafa kaldırmakla hata yapıyorsunuz Sayın Başkan.
Sezon bitmeden bu iş halledilmeli.
Getirirsiniz bu görevi hak edecek, o koltuğa yakışacak, iç çekişmelerden uzak duracak adam akıllı birini, o da şimdiden bu çalışmaların hepsini yapar.
Teknik kadro, futbolcu için karar verir, yeni sezon planlamasını net ortaya koyar.
Haziranda, temmuzda, ağustosta böyle bir hamle yaparsanız eğer benim için hiçbir önemi yok.
Şunu da özellikle belirteyim. Sizi doğru insanların yönlendirmesine izin verin. Sportif direktör önerecek kişilerin, bugüne kadar bu kulübe kötülük edip etmediklerine, ne iş yaptıklarına, icraatına da bir bakın derim.
MUTLU HOCA’NIN DURUMU!
Mutlu Topçu olayına gelelim.
Şunu açık ve net bir şekilde ifade edeyim: Sportif direktör kim olursa olsun, sonuçlar çok kötü gitmezse eğer Başkan Ali Ay’ın Mutlu Topçu’ya karşı fikri her zaman olumlu olur.
Nedenlerini ilerleyen haftalarda yazarız.
Mutlu Hoca’nın maç sonraları yapmış olduğu açıklamalar dikkatinizi çekmiştir. Soyunma odasında söylediklerini camiaya ifade etmekte sakınca görmüyor. Cesur bir yaklaşım.
İki örnek verelim.
Kayserispor maçı sonrası: “Biz Bursasporuz, dolayısıyla bu formanın hakkını değerini iyi bilmemiz lazım. Bundan sonra bu formayı hak eden giyecek.”
Osmanlıspor maçı sonrası: “Sonradan oyuna aldığımız oyuncularımızın daha fazla, daha fazla ve çok daha fazla katkı yapmasını bekliyordum. Yürekli olmalıydılar.”
Tehlikeleri de oldukça fazladır bu tip söylemlerin fakat bu konuda sonuna kadar yanındayım Mutlu Hoca.
Hiç değilse kaçak güreşmiyorsun, kapalı kapılar ardından iş çevirmiyorsun.
Aynen devam. Umarım bu cesaretin bazılarına da örnek olur.