Şenol Güneş’le başlayalım.
Yolların ayrılması zaten beklenen bir durumdu. Ne hoca bu yönetimle çalışmak istiyordu, ne de yönetim hocayla…
Dışarıya her ne kadar ‘sorun yok’ izlenimleri verilmeye çalışılsa aradaki uçurum öyle böyle değildi. Ve en son hocanın kupa maçı öncesi bir yöneticiye ‘paranız yoksa niye geldiniz’ demesi ipleri tamamen kopardı.
Yaşanan bu olay kupa maçının üstünden 24 saat geçmeden ayaküstü bir görüşmeyi getirdi ve bu tablo ortaya çıktı.
Olayın son dönemdeki iç yüzü tamamen bu.
Şenol Güneş, Bursaspor’un marka değerini hiçbir zaman düşürmedi, farklı bir camia olduğumuzu hissettirdi. Teşekkürler hocam.
Gelelim Ertuğrul Sağlam tercihine.
Başkan Recep Bölükbaşı’nın aslında Ertuğrul Hoca’yla arası çok iyi değildir. Çabuk sinirlenen ancak kinci bir yapıya sahip olmayan Bölükbaşı konu Bursaspor olunca ortak noktada buluştu.
Yabancı bir riskti ve Zico tercih edilmedi. Daum, Hagi ve Berger ortadayken. Mustafa Denizli’den heyecan anlamında sıkıntı yaşayabilir düşüncesiyle geri adım atıldı.
Vasat bir teknik adam gelse kongre salonunun ışıkları yanmaya başlardı.
Sağlam doğru bir hamle oldu. Ertuğrul Sağlam’ın da Bursaspor’a ihtiyacı vardı. Çünkü Eskişehir’de antrenörlük döneminin en vasat sürecini yaşadı.
Önceki gün Bursaspor TV’deki açıklamaları beni tatmin etti.
Öncelikle geçmişte gerçekleştirdiği transfer fiyaskolarının nihayet farkına varmış ki, ‘Tecrübe edindim, elimde ciddi bir portföy var‘ gibi ifadeler kullandı.
Hocanın Bursaspor’un şu anki kadrosunda bir temeli var.
Harun, Şener ve Belluschi onun zamanında geldi. Aziz’i isteyen de kendisiydi, Serdar’a düzenli forma veren de. Volkan Şen’in sıçramasını sağlayan isim de oydu.
Bunlar artıları ancak eksilerini de biliyoruz.
Bir kere transfer olayındaki isabet oranını kesinlikle artırması hatta şu dönemde tavana vurdurması lazım.
Veya kulübün ona bu konuda yardımcı olabilecek birisini göreve getirmesi lazım.
Futbol bilgisinden şüphe etmediğimiz, farklı bakış açılarıyla yol gösteren (Ertuğrul Sağlam’a Batalla’yı oynatması gerektiğini söyleyen kişidir) İvan Ergiç böyle bir göreve yakışmaz mı sayın Başkan?
Enes Ünal’daki tehlike
Batuhan Altıntaş fazla forma giymeden, pek ortalarda gözükmeden Bundesliga’ya Hamburg’a gitti. Avrupa’daki scout ekiplerinin sadece Milli takımlardaki performansına bakarak nasıl transfer yaptıklarını gördük.
Enes Ünal içinde durum aynı.
Çoğu kimse inanmıyor ama Bursaspor’un kapısını aşındırıyorlar. Belçika’dan Gent en son teklif yapan kulüp.
Devre arasında Borussia Mönchengladbach 2 milyon 250 bin Euro’ya kadar çıkmıştı. Hatta sözleşmesine ‘Türkiye’den başka takıma gidemez’ maddesi bile eklenmiş ancak Başkan Bölükbaşı miktarı az bulduğu için transfer gerçekleşmemişti.
Bursaspor’un Enes için istediği para 5 milyon Euro… Başkan yakın çevresine ‘Bu paradan aşağıya göndermem’ diyor. Asıl tehlike Enes’in 1 yıllık sözleşmesi kaldı. Haziran 2016’da boşa çıkıyor ve Batuhan’daki gibi yetiştirme bedelini ödeyen kulüp transfer edebiliyor.
Halledilmesi gereken işlerin başında bence bu geliyor.
Serdar Aziz gidemez!
Serdar Aziz, Konyaspor maçında gördüğü kırmızı kartla epey tepki çekmişti.
Kupa final maçında görev alamayan tecrübeli stoper ihanetle bile suçlandı.
Ertuğrul Sağlam, yeşil beyazlı yöneticilerle yaptığı ilk görüşmede Serdar’ın takımda kalmasını istemiş.
Ozan Tufan’ın durumuna ses çıkarmamış ancak Serdar’ın gönderilmesine karşı çıkmış.
Sağlam’ın bu konudaki tavrından sonra Serdar Aziz, Bursaspor’da devam edecek.
Sivok stoper için düşünülen isimlerden birtanesi. Şu an Çek Milli Takımı’nda ve son bir görüşmeden sonra durumu netleşecek.
Stopere yerli bir isim de bakan yeşil beyazlıların adayı Giray Kaçar.
Rizespor’la sözleşmesi sona eren Giray’a alternatif olabileceği açısından Ertuğrul hoca da sıcak bakıyor.