Başarılı olmak, doğru adımlar atmak istiyorsan bir kere teknik direktörün iyi olacak.
Bursaspor, vizyonsuz, kendini bir adım ileriye götüremeyen, portföyü olmayan, sadece kulüp içersindeki yandaşları sayesinde işe başlayan teknik adamlardan çok çekti.
Transfer bir kulüp için çok önemli.
Bu işte yüzde 100 başarı sağlayan zor bulunur. Önemli olan hatayı en aza indirmektir.
Tabii, teknik direktörler burada işin merkezinde bulunuyor.
Saha sonuçları olur, olmaz orası ayrı.
İyi bir teknik adam benim gözümde kulübüne enkaz bırakmayan kişidir.
Bursaspor, bu konuda çok sıkıntı çekti.
Son döneme bir bakın.
Ertuğrul Sağlam’ın da, Hamza Hamzaoğlu’nun da bu konudaki vukuatları ortada.
Tom de Sutter’den nasıl kurtulduğumuzu hatırlarsınız.
Adam gitmek bilmedi.
Ya Boban Jovic. Hala kurtulamıyoruz.
Bogdan Stancu’da yakında bu listeye girerse kimse şaşırmasın.
Bunlar sadece birkaçı.
İYİ TAKIMLARA GİTTİLER!
Bu transfer döneminde dikkatimi çeken bir olay var. Takviyelerin geç kalmasından bahsetmeyeceğim.
Bursaspor Avusturya Wien takımından Kayote diye bir futbolcuya talip oldu. 25 yaşındaki santrforu Manchester City aldı, La Liga ekiplerinden Girona’ya kiraladı.
Viking’ten Samuel Adegbenro’yu istedik, Rosenborg’un yolunu tuttu.
Orta saha için düşünülen Jonas Martin, Strasbourg’a giderken, sağ bek listesindeki Alexander Djiku Fransa’da Caen forması giyecek.
Hatırlarsanız stoper Paul Baysse ise şuan Malaga’da.
Astana’dan Twumasi’nin de Avrupa’da üst düzey bir takıma gideceği aşikar.
Üzerinde epey uğraştığımız, gündemi meşgul eden isimlerden sadece bir kaçı bunlar.
Porto’dan Hernani, Lorient’den Waris, Chicago Fire’den David Accam’da kulüpleriyle şuan devam eden isimler.
HOCANIN BÜYÜK KATKISI VAR
Geçen sezon Manchester City’de oynanan Bacary Sagna’yı istedik. Gelse büyük işti, olmadı, kariyerini sonlandırdığı söyleniyor.
Bir de, yönetimin bulup hocanın istemediği isimlere bakalım.
Mesela Asamoah Gyan.
Kayserispor’da sakatlıktan dolayı son 2 haftada ortalıkta gözükmedi.
Alex Song’un ise şuan Rusya’da forma bulamadığını söylediler.
Şöyle bir durum var.
Bursaspor bu transfer döneminde altını çizerek söylüyorum, hocanın büyük katkısıyla ne idiğü belirsiz, içi geçmiş, bu ülkeyi ve kulüpleri sadece para olarak gören futbolculara talip olmamıştır.
Paul Le Guen’in transfer ettirdiği isimlerle bu kulübün üzerine bir kambur bırakmayacağı gün gibi ortadadır.
Ah hocam ah…
Bir de ‘önceliğim sağ bek’ demesen de şöyle güçlü, rakip stoperleri rahatsız eden, takımı ileriye taşıyan santrfor için ısrar etsen bence hiç fena olmayacak.
DOUKARA İSTENMEDİ!
Forvet demişken…
Osmanlıspor’un kadrosuna kattığı Souleymane Doukara ilk maçında Kayserispor fileleri havalandırdı.
Nedir, nasıl bir forvettir bilmiyorum.
Tanıyanlar bizim aradığımız özelliklere sahip olduğu söylediler.
Duydum ki, Bursaspor’un da gündemine gelmiş ama hocaya sunulmadan kulüp içersindeki futbol üstadı (!) gençler tarafından istenmemiş.
STORE’DEN ŞİKAYET VAR
Bülent Özgür isimli okuyucumuz geçtiğimiz günlerde bir mail gönderdi, Bursastorelarla ilgili.
Dikkate almak fayda var diye düşünüyorum.
“Storeların durumu ile ilgili sizin aracılığınızla sesimizi duyurmak istiyorum. Alanyaspor maçı öncesi store girdik ama, içeride resmen oksijen yoktu. Mecburen bir süre sonra çıkmak zorunda kaldık. İçeriye klima/ havalandırma koymayı ne zaman düşünecekler. Geçen senede aynı şekildeydi, en ufak bir gelişme yok maalesef. Aynı şekilde ödeme zorluğu da devam ediyor. İçeride acayip bir kasa kuyruğu vardı. İnsanın almak isteği varsa bile vazgeçiyor. Ürün alanlara madalya takmak lazım, o eziyete katlanıp almayı başardıkları için. Bursastorelara bir klima koymayı becerelim lütfen.”