Teknik direktör seçiminde artık Bursaspor’un bir anayasası olmalı.
Bu kulübün çantası elinde gezen, para neredeyse oraya uçan, günü kurtarmaktan başka bir işe yaramayan teknik adamlarla işi olmamalı.
Ali Ay yönetiminin Samet Aybaba’yla ve daha birçok gereksiz yerli teknik adamla görüşmesini bu kulübe hakaret addediyorum.
Teknik direktör arayan Alanyaspor bile bu isimlere yaklaşmazken, Bursaspor nasıl böyle düşüncelere kapılır aklım almıyor.
Bugün Karabükspor hiçbir tecrübesi olmayan İgor Tudor gibi bir ismi bulup çıkarırken, biz nelerle uğraştık, zaman kaybettik.
İşe yaramayacak teknik adamlara ayıracak zamanı genç, başarıya aç, yükselmek isteyen, futbol mantalitesi bize uyan isimleri bulmak için ayırsaydık emin olun elde sağlam bir liste olurdu.
Prosinecki için karamsar değilim.
Bekleyip, görelim.
YILLARCA GÖZ BOYANDI
Bursalı antrenör konusu var, uzun zamandır konuşulan.
İsimler benim için önemli değil.
Yıllardır takımın başına gelen teknik adamların yanına Bursalı bir antrenör verdik. Belki yeni gelenin de vereceğiz.
İyi de bugüne kadar verdik de ne oldu? Süs gibi kenarda durdular.
Ahbap çavuş ilişkisiyle bu işler olursa bu kadar olur.
‘Benim adamım’ diyerek teknik direktörün yanına antrenör sokulmaz. İçeriden haber getirsin, oraya da hâkim olayım anlayışıyla bu işler yürümez.
Yıllarca sadece milletin gözü boyandı o kadar.
Benim hatırladıklarım Adnan Örnek, Faruk Korkmaz, Ersel Uzgur.
Verebildiniz mi bu isimlere takımı?
Veremeyecekseniz, inanmayacaksanız, o zaman göreve neden getirdiniz? Veya o yetenekleri yoksa, o tecrübeyi alamayacaksa ne işleri var orada?
KARNIMIZ TOK ARTIK
Bursaspor’da yıllardan beri yapılan en büyük hatalardan biri de budur.
Sayın Başkan Ali Ay’a açık açık söylüyorum: Şirin gözükmek için yapacaksanız eğer yeni gelen ismin yanına Bursalı antrenör falan vermeyin.
Bunlara karnımız tok artık.
Güvendiğiniz sağlam, kademe atlayabilecek, verdiğiniz emeği boşa çıkarmayacak birisi varsa da çıkın açıklayın.
‘Ben bu arkadaşın sonuna kadar arkasındayım. İşte Bursaspor’un 3-4 yıl sonraki teknik direktörü budur‘ deyin.
Ama sakın hatır gönül işlerini araya sokmayın.
Bu fotoğrafa iyi bakın!
Geçtiğimiz günlerde bir imza töreni vardı. Basketbolda Milli Takımın başına Ufuk Sarıca getirildi. Yanındaki isimlere bakar mısınız.
Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu, Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Beşok, Genel Koordinatör Ömer Onan, Milli Takımlar Direktörü Haluk Yıldırım ve A Milli Takım Menajeri Kerem Tunçeri.
Hepsi basketbolun içinden gelme, hepsi kariyer sahibi. Basketbolcunun ruhundan anlarlar, hocanın ruhundan anlarlar, sorunları görürler, çözüm üretirler, taraftarın ne istediğini bilirler, çünkü bu işin içinden geldiler.
Şu da var adamların her yerinden kalite akıyor. O koltuğa yakışıyorlar.
Şimdi dönelim işin futbol kısmına.
Bizim futboldan gelmiş isimlerin birçoğunda bu kalitenin onda biri dahi yok.
Herkes birilerinin kuyusunu kazma, altını oyma derdinde.
İşte bu yüzden gerek futbolun gerekse kulüplerin en tepesinde patronlar oturuyor.