Bu karşılaşma uzun süre utulmayacak. 70’de başlayan protestolar eşliğinde yeşil beyazlıları galibiyete 85’de Tomas Necid ve uzatmalada Ricardo Faty taşıdı.
Eleştiri, küfürsüz protesto her zaman iyidir…
İnsanı dinç tutar, hata oranını azaltır. Bu bir teknik adam için de, yönetim için de böyledir.
Dün tribünlerden yükselen tepkiler Bursaspor için bir dönüm noktasıdır.
Bu şehir, bu camia, bu taraftar futbol istiyor, heyecan istiyor, başarı istiyor…
Bugün bu takım ligde lider durumda da olsa, son sırada da olsa bunlar vazgeçilmezler. Ertuğrul Sağlam’ın duygusallığını anlıyorum. Ancak artık ‘Bursaspor biz gelmeden önce böyleydi’ gibi cümleleri bırakması lazım.
Bugün 3 kupalı Hamza Hamzaoğlu da protesto ediliyor, daha düne kadar lider olan Vitor Pereira da, elinde çok iyi bir kadro bulunan Şota da…
FATY’İN YANINDA KİM OYNAR?
Neyse dönelim artık futbola…
Bursaspor geçtiğimiz maçlara oranla hücumu daha fazla düşündü, pozisyon aradı.
Ancak orta alandaki dağınıklık bir türlü takımı istenilen düzeye getirmiyor.
Faty’ın yanındaki oyuncunun sürekli değişmesi büyük sıkıntı. Bir hafta Hosogai, bir hafta Jorquera, bir hafta Bekir.
Bu böyle olmaz.
Josue’nin de bu bölgede yokları oynaması takımın elini kolunu bağlıyor. Faty’ye ayak uyduranlar çoğalmadığı sürece burada problem yaşanacak.
Josue’nin oyundan alınması en doğru kararlardan biriydi.
STOCH’MU, CUENCA MI?
Zaten goller de bu bölümden sonra geldi.
Sistem olarak bir şeyler denenmesi şart. Çünkü Eskişehirspor risk alıp, ileriye daha fazla çıkmayı düşündükten sonra etkinlik arttı.
Cuenca bu takımda rahat oynar. Stoch gayretliydi fakat İspanyol oyuncunun bir adım önde olduğunu düşünüyorum.
Kondisyon problemi mi var, yoksa başka bir sıkıntı mı bilinmez ama Cuenca yedek bekleyecek bir isim değil.
Protestolarla, gözyaşlarıyla alınan bir 3 puan oldu.
Bu karşılaşma hafızalardan kolay kolay çıkmaz.