TT Arena’da gol fırsatlarını cömertçe harcayan yeşil beyazlılar, kazanabileceği maçı farklı kaybetti ve üst üste 4. mağlubiyetini aldı. Podolski, Yasin ve Burak maçın skorunu belirledi.
Şu ahı gitmiş vahı kalmış Galatasaray’dan 3 gol yeniyorsa, ciddi pozisyonlara girilip bu kadar beceriksizlik gösteriliyorsa hiç kimse kızmasın bu Bursaspor’un kötü takım olmasından kaynaklanıyor.
Çünkü bu işin başka izahı yok artık.
İddia ediyorum; şöyle sağlam tam olarak ne yaptığını bilen bir takım olsaydı TT Arena’da Galatasaray’a unutamayacağı bir ders verirdi.
Ersel Hoca aslında takıma dokunmuş, bir farkındalık hissettirmiş.
İlk olarak kendisini sahada gördüğüm vakit tüylerim diken diken olan Miroslav Stoch’u kadroya almamış.
YAZIK OLMUŞ TRAORE’YE
Bakaye Traore’yi oynatma ve forvet arkasında görev verme cesaretini göstermiş. Korkak futbol anlayışını da benimsememiş.
Yani Ertuğrul Sağlam’dan bir farkı olduğunu gösterdi bize.
Geçen sezonun ikinci yarısında toplam 87 dakika oynayan ve bu sezon bir kez bile 18 kişilik kadroya giremeyen Traore’ye şans verip, sahaya sürmek başlı başına bir iştir. Bakaye’nin şu performansını görünce Ertuğrul Sağlam’ın teknik adam olarak nasıl gerilere gittiğine de bir kez daha şahit olduk.
Sağlam’ın takıntıları yüzünden hem Bursaspor’a hem de Traore’ye yazık olmuş.
ARTIK SON HAMLELER
Ancak değil Ersel Hoca dün takımın başında Avrupa’nın en iyi teknik adamı da olsaydı fark etmezdi. Çünkü bu beceri eksikliğine ne yapılır bilmiyorum.
Şu da artık ortaya çıktı; Devre arasında bir temizlik şart. 3’e 5’e bakmayacaksın göndereceksin iş yapmayanları. Çünkü durdukları her an zarar. Kimsenin kaprisini tafrasını çekecek değil bu kulüp.
Duydum ki, Josue ve Stoch’un kadro dışı kalması gündemdeymiş. İsabet olur.
Artık verilecek her karar çok kritik.
Ersel Uzgur’a güvenilir mi, güvenilmez mi, kadro yapısı ne olur?
Yönetimin son hamleleri bunlar. İsabet sağlanmazsa (veya o da beklenir mi bilmiyorum) bu camia sizi zaten kongreye götürür.