Amerikan spor kültüründe “Trash Talking” diye bir kavram vardır. Anlamı; Laf dalaşına girmek, boş konuşmak, laga luga yapmak en basitinden bizde bunu yapanlara “tıraşı kes” dediğimiz şey. NBA’de sahadaki birçok oyuncu bu davranış içerisinde bulunmuşlardır. Bunlar aslında kötü niyetli sözler değildir, sadece bazen oyuncular rakipleriyle, hakemlerle, seyirciyle uğraşırlar, bunlar gırgır yapmak, tartışmak, rakibini demoralize etmek içindir. Gary Payton, Larry Bird, Michael Jordan, Charles Barkley, Reggie Miller bu işin ustalarıydı.
Mesela Gary Payton’ı sahada susarken gören var mıdır acaba? Kariyeri boyunca sahada sürekli konuşurdu. Aslında işin doğrusu “Trash Talking” çok “cool” bir şeydir, çünkü sokak kültüründen edinilen davranışların sonucudur. Eskiden sosyal medya yoktu, şimdi birçok oyuncu sosyal medya üzerinden sallayabiliyor. Yani şu ‘klavye delikanlılığı‘ dediğimiz şeyi yapabiliyor. Ama o zamanlar diyaloglar daha çok sahada yaşanıyordu. Bu da çok enteresan görüntüler ve anlara şahit olunmasına sebep oluyordu.
Celtics-Suns maçında son çeyrekte çok kötü oynayan Larry Bird, takımın da ritmini bozmuştur, fark iki sayıya kadar inmiştir, Bird, takım arkadaşı McHale’a topu kendisine vermesini ve kendisinin maçı bitirecek basketi atacağını söyler. Phoenix Suns yedek bankının önünde Suns oyuncularına, “Şimdi bir üçlük atıp sizi ağlayarak evinize göndereceğim” der. O sırada pas kendisine gelir ve üçlük basketi atar, Suns oyuncularına “ben size dememiş miydim?” 1986 NBA All-Star hafta sonu etkinliklerinde Larry Bird üçlük yarışmasında yarışacaktır. Ligin o dönem açık ara en iyi şutörü olan Bird, yarışmanın da favorisidir. Yarışma öncesinde oyuncular şut atarak ısınmaktadırlar ve Larry Bird ortalarda öylece dolanmaktadır. Muhabir gelip Bird’e ne yaptığını sorar ve Bird’ün cevabı çok nettir; “Hayır, acaba ikinci kim olacak onu merak ediyorum.” Sonunda Bird yarışmayı kazanır.
1997 NBA Finalleri ilk maçında, Utah Jazz, Chicago Bulls karşısında 9 saniye kala 1 sayı öndedir ve Jazz hücum ederken, Postacı lakaplı Karl Malone’a faul yapılır ve Malone, iki serbest atış kullanmak üzere serbest atış çizgisine gelir. Bu maç Jazz için tam kazanılmış görülürken Bulls forveti, Pippen, Malone’nin, kulağına eğilir ve şöyle fısıldar; “Yalnız Postacılar pazar günü çalışmaz.” Malone, iki serbest atışı kaçırır, devamında Jordan maçı kazandıran basketi atar ve Bulls seride 1-0 öne geçer. Bazen seyirci de bu işlere dâhil olur, 2003 yılında San Antonio Spurs’ta 42 yaşında Kevin Willis adında veteran bir oyuncu vardır. Kariyerinin son sezonunda, Spurs, Chicago deplasmanındadır. Willis, yedek bankında oturmaktadır. Arkadan bir Chicago taraftarı Willis’e bağırır; “Hey Willis, bekâr mısın? Babaannem senden çok hoşlanmış da.”
Tekrar görüşmek üzere.