Basketbolun Mozart’ı; Drazen Petrovic

Dünya basketbolunun gelmiş geçmiş en iyi şutörlerinden Drazen Petrovic, 22 Ekim 1964 günü Sibenik, Yugoslavya’da doğdu. 1980’lerin sonlarına doğru Yugoslavya basketbolu Dusan Ivkoviç önderliğinde altın bir jenerasyon yakalamıştı. Radja, Kukoc, Zdovc, Divac gibi önemli oyuncular yetiştirmişlerdi. Bu özel oyuncuların arasında Drazen Petrovic de vardı.

Basketbola doğduğu şehrin takımı Sibenka‘da başladı. Sibenka ile iki Koraç Kupası finaline çıktı fakat ikisini de Limoges takımına kaybetti, buradan ağabeyinin de forma giydiği Cibona Zagreb’e transfer oldu. Cibona‘daki ilk senesinde hem Yugoslavya ligi şampiyonluğunu, Yugoslavya Kupası’nı ve Avrupa Şampiyonlar Kupası’nı kazandı. Avrupa Kupası finalinde ileride formasını giyeceği Real Madrid‘e karşı 36 sayı attı. Cibona’da ligde 37,7 sayı, Avrupa’da ise 33,8 sayı ortalaması yakaladı. 5 Ekim 1985 günü Olimpija karşısında 40/60 saha içi isabeti 10/20 üç sayı ve 22/22 serbest atış istatistikleriyle 112 sayı attı. 1986 yılında NBA draftında 3. tur 60. sıradan Portland tarafından seçildi. 1988-1989 sezonunda Real Madrid‘e transfer olan Petrovic burada İspanya Ligi, İspanya Kupası ve Avrupa Kupa Galipleri Kupası’nı kazandı. Kupa Galipleri Kupası finalinde Caserta karşısında 62 sayıyla oynadı. 1989 sezonunda NBA‘de oynamaya karar verdi. Portland‘a katılan Petrovic burada Clyde Drexler ve Terry Porter gibi yıldız oyuncuların ardında kalarak istediği süreleri alamıyordu bu durumdan hiç memnun değildi. Denver, New Jersey ve Portland arasında gerçekleşen üçlü takas sonucunda New Jersey Nets‘e takas oldu. 1991 sezonunda Nets‘de maç başı sayı ortalaması da 12,6 idi. 91-92 sezonunun sonunu ise maç başına 20,4 sayı ortalamasıyla tamamladı. 92-93 sezonunda 22,3 sayıyla ligin en skorerleri arasına girdi. Takım arkadaşları onu azimli ve korkusuz olarak tanımlıyordu. Bugün NBA efsanesi olarak bilinen oyunculara karşı oynamak onu asla korkutmadı, sahaya çıktığında sadece işini yaptı. Her antrenman sonunda 500-1000 arası şut sokmadan antrenmanını bitirmiyordu. Jordan onun için: “Drazen’e karşı oynamak beni her zaman heyecanlandırıyordu. Her zaman agresif ve hırslıydı. Ona karşı ne kadar sıkı oynarsam o da bana karşı aynı şekilde oynardı” demişti.

Drazen Petroviç kulüp kariyerinin yanında Yugoslavya ve Hırvatistan milli takımlarıyla da bir çok başarıya imza attı. Yugoslavya formasıyla bir Avrupa şampiyonluğu bir de dünya şampiyonluğu,1992 Barcelona Olimpiyatları’nda da Hırvatistan ile gümüş madalya kazandı.

1993 yazında NBA‘de geçirdiği en iyi sezonun ardından Hırvatistan milli takımıyla Avrupa şampiyonası elemeleri için Polonya‘ya gitmişti. Elemeleri geçmek için kendisine ihtiyaçları olmamasına rağmen milli takımın kaptanı olduğu için oynamak istemişti. Elemelerden sonra Almanya‘dan Zagreb‘e giden uçağa binmekten vazgeçip Almanya’da kız arkadaşıyla buluşup yola öyle devam etmeye karar verdi ve uçağa binmedi. Yola devam ederken arabada Drazen, kız arkadaşı ve o dönem Galatasaray‘da ve Türk milli takımında forma giyen Hilal Edebal vardı. Arabayı kız arkadaşı Macar basketbolcu ve fotomodel Klara Szalantzy (Daha sonra ünlü Alman futbolcu Oliver Bierrhoff ile evlendi.) kullanıyordu. Kız arkadaşının tecrübesizliğinden dolayı bir TIR’a çarptılar. Drazen emniyet kemerini bağlamamıştı ve uyuyordu. Trajik bir şekilde can verdi. Kazada kız arkadaşı ufak tefek sıyrıklarla kurtulurken, Hilal Edebal ise ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kaldı. Ölümünden sonra onun anısına Zagreb şehrinde bir müze kurulmuştur. Müze Drazen Petrovic binası üzerinde bulunuyor, bina ise Drazen Petrovic Caddesi‘nin başında bulunan Drazen Petrovic Meydanı‘nda. Meydanın orta yerinde bir Petrovic heykeli var. Heykelin ardında ise Cibona Zagreb‘in salonu Drazen Petrovic Basketball Hall bulunmakta.

Haftaya görüşmek üzere…