“Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önümüzdeki ay Bursa’ya geliyor. Referandumun startını da o ziyaretle verecek.”
Gerçi…
Bugün Cumhurbaşkanı siyasi değil, ama kulağının delik olacağını düşünüp AK Parti İl Başkanı Cemalettin Torun’u aradık. Şu cevabı verdi:
“Cumhurbaşkanımızı Bursa’ya davet ettiğimiz doğru. Kendisi de Bursa’ya gelmeyi arzu ediyor. Fakat programıyla ilgili bize henüz bilgi gelmedi.”
Programda neler olabileceğini sorunca şunu söyledi:
“Bursa’mızda tamamlanan önemli yatırımlarımız var, açılış programları düşünüyoruz. Ayrıca konferans da olabilir.”
Şunu özellikle ekledi:
“Ama kesinleşmiş hiçbir şey yok. Sayın Cumhurbaşkanı davetimizi kabul eder de gelirse çok geniş bir programı çok kısa sürede hazırlarız.”
Ardından…
Ankara’da, yine kulağı delik başka bir dostu aradık. O da şunu anımsattı:
“Protokol gereği, Cumhurbaşkanı’na davet yapılırken taslak program da sunulur. Cumhurbaşkanı davete katılmayı kabul ederse o taslak üzerinde çalışma başlar. Kabul edildiği de, bazı bölümlerin değiştirildiği de olur.”
Şunu da ekledi:
“Hatta, görüşmeler ve önerilerle yepyeni bir program da ortaya çıkabilir.”
Bu durumda…
Daveti kabul etmesi halinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın nasıl bir programla Bursa’ya gelebileceği üzerine tahmin yürüttü:
“Cumhurbaşkanı temel atma törenlerini sevmiyor ve katılmıyor. O nedenle açılış programı mutlaka yer alır. Ama böyle bir ziyaret, konjonktür olarak daha farklı beklentileri işaret ediyor.”
Sonra da çarpıcı bir değerlendirme yaptı:
“Türkiye yeni bir anayasa hazırlığı yapıyor. Muhalefet katılmasa da AK Parti kendi hazırladığı anayasa Meclis’e getirip süreci çok hızlı işletecek.”
Şunu vurguladı:
“Malum… Yeni anayasayı için AK Parti’nin Meclis’teki sayısı yetmiyor. Referanduma götürebilmek için de dışarıdan 14 oya ihtiyacı var.”
Yorumu şu:
“Sağlık Bakanı Sayın Müezzinoğlu’nun referandumun ekim ayında olabileceğini açıklaması, bu yaz döneminin siyaseten çok hareketli geçeceğini işaret ediyor.”
Şunu da ekledi:
“Sayın Cumhurbaşkanı’nın Bursa programı Amerika dönüşü kesinleşir. Nisan ya da mayıs başında olabileceği konuşuluyor. Bu da, referandum startını Cumhurbaşkanı’nın Bursa’dan vereceği anlamına gelir.”
Anlaşılan o ki…
Siyaset de, meydanlar da gerçekten ısınıyor. Hatta, meydanların ısınması Bursa’dan başlıyor bile denilebilir.
AK Parti İl, Hakkari yolcusu
Şimdi de…
6-7 Nisan tarihlerinde Hakkari’ye gidiyor.
Van üzerinden gerçekleşecek dayanışma ziyaretinde Torun’a il başkan yardımcılarından Davut Gürkan, İbrahim Güney, Abdullah Duman, Hasan Kılıç, Mehmet Şenocak, Ersin Baykal, Muharrem Durmuş eşlik edecekler.
AK Parti İl’in basın danışmanı İsmail Hakkı Yoğurtçu da kafilede.
Çocuğunuz otistik olabilir, ama erken teşhis çok önemli!
O bakımdan…
Otistik çocuklar konusunda anne-babaların çok önemli sorumlulukları var. Çünkü, 5 yaş öncesi teşhis edildiklerinde otistik çocuklar eğitimle beyinsel gelişim karmaşasını yenebiliyorlar ve yaşamlarına devam edebiliyorlar.
Hatta, aldıkları eğitimle dahi olanlar bile var.
Nitekim…
Tohum Otizm Vakfı Eğitim Direktörü ve Okul Müdürü Prof. Dr. Binyamin Birkan çocukta 5 yaştan önce teşhisin önemine dikkat çekiyor.
Otizm eğitmenlerini eğitmek için Bursa’ya geldiğinde bizi de ziyaret eden ve kendini Bursa damadı gören Prof. Dr. Birkan anne ve babaları uyarıyor:
“Bazı aileler çocuklarında otizmi yakıştıramıyor ve görmezden geliyorlar. Oysa erken teşhis ve yoğun eğitimle çocukları kazanmak mümkün.”
Belirtileri de özetledi:
“Otizm hastası çocuk iç dünyasına dönük olur, kimseyle iletişim kurmaz. Adı seslendiğinde tepki vermez, işaret parmağıyla bir şey göstermez, oyuncaklarını sıralar ama el sürmez. Objeler onu ilgilendirmez.”
Ardından…
“5 yaş öncesi tanı çok önemli” dedi ve eğitim dönemini şöyle açıkladı:
“Yoğun, prensiplere uygun özel eğitimle otistik çocukların yüzde 50’si 2-3 yıl içinde normal düzeye gelebilir.”
Şunu vurguladı:
“Tohum Vakfı olarak eğitimin nasıl olması gerektiğini öğreten model bir eğitim merkezi kurdu. Hem Milli Eğitim ve Sağlık bakanlıklarıyla, hem sivil toplum örgütleriyle işbirliği yapıp otistik çocukları eğitiyoruz.”
Şunu da ekledi:
“Bursa’da da Özel Eğitim Gerektiren Çocuk Hakları Derneği ile işbirliği yapıyoruz.”
İstatistikler ciddi sonuçlar veriyor
Tohum Otizm Vakfı Eğitim Direktörü ve Okul Müdürü Prof. Dr. Binyamin Birkan, otizm hastalığıyla ilgili çok çarpıcı rakamlar da verdi.
“1985 yılında 2 bin 500 çocuktan birine konan otizm tanısı, bugün 68 çocuktan birinde var” diyen Prof. Dr. Birkan şunu açıkladı:
“Zorunlu eğitim çağında yaklaşık 350 bin otizmli çocuk olduğunu tahmin ediyoruz. 1 milyondan fazla da otizmli birey olduğunu düşünüyoruz.”
Şunu da ekledi:
“350 bin çocuktan yalnızca 23 bini özel eğitime erişebiliyor. Kalan maalesef eğitim alamıyor. İşte bunu başarmalıyız.”