Anlaşılan o ki… Bu dönem gündem daha çok gıda ve tarım konuları çevresinde dönecek. Tıpkı, seçim öncesi çalışma yaşamı reformları nedeniyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın hep gündemde olması gibi.
Kuşku yok ki…
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’in bulunduğu göreve enerji katan ve hareket getiren çalışma anlayışı yeni bakanlığını bir anda öne çıkardı.
Üstelik…
Bakanlık düzeyinde et, ekmek, süt politikaları ve zamlarıyla ilgili toplumu etkileyen konular gündeme gelirken, gıda güvenliği de bu süreçte vatandaşa uyarı olarak gündeme yansıyor.
Nitekim…
Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Lale Yıldız’la sohbetimizde, gıda konularının gündemde yer bulmasından duyduğu memnuniyeti gördük.
Dahası…
Bakan Çelik’in bu sütunlardan da aktardığımız televizyonlardaki reytingçi hocalara bakışına benzer bir düşünce taşıyor. Özellikle gıda konusunda bilgi kirliliği yaşandığını düşünüyor, meslek olarak bunu önlemek için de toplumu uyarma sorumluluğu taşıdığına inanıyor.
Uyarısını da…
“Gıda konusunda televizyondan her duyduğunuza ve gazeteden her okuduğunuza inanmayın” sözleriyle yapıp şunu söyledi:
“Tıp alanında unvan sahibi kişilerin ekrana çıkıp reyting uğruna yalan yanlış bilgilerle toplumu yönlendirmesi Gıda Mühendisleri olarak en muzdarip olduğumuz konu.”
Çok tehlikeli bulduğu bir örnek verdi:
“Bu kişilerden biri, ‘Sokak sütünü tercih edin, çünkü son derece faydalıdır’ gibi akıl dışı bir söz etti.”
Kamuoyuna şu mesajı verdi:
“Doğal olduğu sanılarak sokak sütünün tercih edilmesi önerilerine lütfen itibar etmeyin. Sanayide, gıda mühendislerinin yaptığı ürünlere güvenin.”
Bu noktada…
Kutu ambalajda uzun ömürlü olarak piyasa sürülen UHS sütlerin ısıl işlemden geçtiği için sağlıklı olduğunu ve besin ögeleri içerdiğini vurgulayıp, sürekli denetim altında olan tesislerde üretilen markalı ürünleri önerdi.
Kritik bir örnek de verdi:
“Çiğ sütte olması gereken bakterinin 120 katı sokak sütünde var. Onun için, ard niyetli ve medyatik bilim adamlarının söyledikleri gibi kaynatarak yok etmek mümkün değil.”
Bir uyarı daha yaptı:
“Süt ve süt ürünleri protein ve kalsiyum açısından çok zengindir. Sadece çocukların tüketmesi gerektiği algısı yanlış. Her yaşta tüketilmeli. Kemik erimesi yaşayan kadınlar daha da önemsemeli.”
“Her katkı maddesi zararlı değil”
Yeni seçildiği için çiçeği burnunda konumunda olan Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Lale Yıldız, yine medya etkilemesi nedeniyle oluşan farklı bir algıya da dikkat çekti:
“Sanayimizde uygulanan katkı maddeleri, Türk Gıda Kodeksi’ne göre izin verilen miktarlarda kullanılıyor. İzin verilen ve kullanılabilir miktarlardaki bu ürünlerde sorun yok.”
Şunu da ekledi:
“Gıda Mühendisleri olarak, sanayide üretilmiş, mühendislerin yaptığı ürünlere itibar edilmesini öneririz.”
Vatandaşın gönlünü fethetti!
Gerçi…
Fırıncılar itiraz etti, ama ekmek fiyatına yönelik indirim isteği vatandaştan büyük destek gördü. Özellikle, her gün evine çok sayıda ekmek alanlar için bu çok daha anlam kazandı.
Yanı sıra…
Geçmiş yıllarda narh olarak adlandırdığımız tavan fiyat kararıyla et fiyatlarını kontrol altına aldı. Bunu da sektörle anlaşarak yaptı.
Böylece…
Görevde daha 3 ayını doldurmadan vatandaşın gönlünü fetheden Bakan oldu.
Bursa siyasal ve sendikal tarihinde bir sayfa kapandı
Başında milli kelimesi bulunan iki bakanlıkta birden görev yapan, Milli Eğitim ve Milli Savunma eski Bakanı Turhan Tayan, 1978 yılındaki Adalet Partisi İl kongresinde sandık yenilgisi yaşattığı, fakat hiç ayrı olmadığı Recep Kırım için şunu söyledi:
“Demokrat Parti milletvekili olarak 1960 ihtilalinde Yassıada’da yargılandı, sırtına dipçik yedi. Demokrasi uğruna Yassıada, Kayseri ve Toptaşı cezaevlerinde hapis yattı.”
Şuna da dikkat çekti:
“Merinos’tan doğan Teksif’in kurucularındandı. Türk-İş’i kurmak için bir araya gelen 5 kişiden biriydi.”
Sonra da…
Cuma namazı öncesi cami avlusunda toplanan ve belli bir yaş ortalamasının üstünde olan çoğu eski AP-DYP’lilere bakıp şunu söyledi:
“Bursa’da siyaset ve sendikacılık yapanlar bu kentin siyasal ve sendikal tarihini bilmek zorundalar. O tarihin önemli bir sayfası Recep Kırım ile kapandı.”
Galiba…
Bu cümleye siyaset yazanları da eklemek gerekiyor.
Yaşamında iki ihtilal gören Recep Kırım son döneminde kendini göstermezdi, ama her şeyi izlerdi. Gerçekten de, onunla birlikte bir dönem kapandı.
Bir hatırlatma da Tahir Adıman yaptı:
“Merinos’taki Tekstil Müzesi’nde Recep Kırım fotoğraf sergisi açmıştık ve bugün serginin son günüydü.”
Tesadüfün böylesi… Yaşamıyla sergisi aynı anda kapandı.
DP kongre süreci başlattı, delege sayısını 100’e indirdi
Dün…
DP İl Başkanı Mehmet Hamaloğlu ile konuşurken, kararı şöyle açıkladı:
“2014’te yerel seçim, 2015’te ise iki genel seçim nedeniyle kongrelerimizi yapamamıştık. Genel Merkezimizin kararı gereği, mart ayında kongre sürecini başlatıyoruz.”
Bu arada…
DP Genel Merkezi dikkat çekici bir karara imza attı ve tüm ilçe kongreleri için delege sayısını 400’den 100’e indirdi. Hamaloğlu buna da şu açıklamayı getirdi:
“Bursa’da 18 bin üyemiz var, fakat aldığımız oy ortada. Genel Merkezimiz de her 12 oya karşı bir delege hesabıyla böyle bir karar aldı.”