Bursa’nın her alanda büyük hedefleri var. Bu büyük hedeflere ulaşabilmek için canla başla çalışanlar var.
Örneğin…
Gerçek bir Bursa sevdalısı olan Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe çok sevdiği Bursa’nın layık olduğu yere gelebilmesi ve dünya markası olabilmesi için sürekli yeni projeler üretiyor.
Bunları da “Bursa için ne yapsak az” sloganıyla yürütüyor.
Bir yandan…
Kentin gündemine yeni hedefler geliyor.
Örneğin…
Bursa’nın tarih kenti kimliği yeniden kazandırıldı. Yakın geçmişteki anılar içinde yer alan kaplıca turizmi günümüzün termal turizmi için büyük hedeflerle büyük projeler hazırlanıyor.
Yine…
Turizmin yeni dalı olan sağlık turizmi için kendini adayan Bursa sevdalısı sivil toplum örgütleri var. Büyük bir heyecanla, büyük bir şevkle Bursa’nın dünyaya pazarlanmasına yardımcı olmaya çalışıyorlar.
Bursa’nın turizm kenti olarak hak ettiği yere gelebilmesi için yeni düşüncelerle farklı çalışmalar geliştiriliyor. Bunların hiçbirine söyleyecek sözümüz yok.
Gelin görün ki…
Hedefini turizm kenti olarak belirleyen Bursa’da İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü makamı boş.
Çünkü…
Ahmet Gedik’in 27 Temmuz 2014 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan üçlü kararname ile görevinden alınmasından bu yana geçen 7 aydır İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne atama yapılmadı.
Biliyoruz ki, kurumda 18 yıldır görev yapan Gedik aynı zamanda Bursa’nın en kıdemli bürokratı olarak tanınıyordu.
Yani…
Bursa’nın en büyük hedefini gerçekleştirmek için gerekli olan bürokratik makam 7 ay gibi çok uzun bir süredir boş duruyor.
Gerçekten çok uzun bir süre bu. Hem de, Bursa gibi yoğun ve büyük hedefleri olan bir kent için çok uzun süre.
Başka yerlerde atamalar yapılması için bürokratlar birbirleriyle yarışırken, siyasiler her yerde devreye girerken, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün 7 aydır boş durmasının bir izahı olmalı.
Yoksa, unutuldu mu?
Bursa’nın en işgüzar bürokratı… Sorun çıkarmayı seviyor!
Gazeteye gelirken cep telefonumuz çaldı. Basın Yayın İl Müdürlüğü’nden aradığını söyleyen hanımefendi, gayet de nazik bir dille cumartesi günü yapılacak AK Parti İl kongresiyle ilgili durumu anlattı:
“Başbakanlık’tan her gazete için 2 kişilik kontenjan belirlendi. Olay’dan 4 başvuru var. Aranızda anlaşıp 2 kişiye indirebilir misiniz?”
Önce anlayamadık.
Sonra da, daha iki gün önce “kongrede halkla kucaklaşacaklarını” açıklayan AK Parti İl Başkanı Cemalettin Torun’un sözleri aklımıza gelince “AK Parti halka açık, ama basına kapalı kongre mi yapmak istiyor?” düşüncesine kapıldık.
Hele…
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açılışlar için Merinos’a gelmesinde korumaların yol açtığı sıkıntılar aklımıza gelince, işin içinde işgüzarlık olduğu kanaatine vardık.
“Acaba AK Parti ile gazeteciler karşı karşıya mı getirilmek isteniyor?” diye düşündüğümüz için AK Parti İl Başkanı Cemalettin Torun’u arayıp anlattık.
O da şaşırdı…
Ankara ile görüştükten sonra da şu bilgiyi aktardı:
“Bursa’dan Ankara’ya 160 kişilik akreditasyon listesi gitmiş. Başbakanlık da bunu çok bulup 80 kişiye indirmiş. Durumu izah ettim, düzeltilmesini istedim.”
Anladık ki…
Daha önce de akreditasyon kartı dağıtımı nedeniyle Bursa basınına sıkıntılar yaşatan Basın Yayın İl Müdürü Kadir Akarkaya işgüzarlıklarına bir yenisini eklemiş ve gazeteci olup olmadıklarına bakmaksızın her başvuruyu alıp aynen Ankara’ya göndermiş.
Açıkça söylemek gerekirse…
Sosyal medyada AK Parti içi çatışmalara taraf olmaktan çekinmeyen, görevi sorun çözmekken ısrarla ve her defasında gazetecilere sorun çıkarmayı seven işgüzar bürokratlar yüzünden Bursa’ya cumhurbaşkanı ya da başbakan gelecek diye korkar olduk.
Ar-Ge Deniz’in 3 ay kehanetleri
Bursa’daki siyaset kamuoyunun Ar-Ge Deniz olarak tanıdığı Deniz Üzülmez herkesi tanır, her yere girip çıktığı için her şeyi de herkesten önce duyar.
Yerel seçimlere gidilen süreçte, adaylığının açıklanmasından 3 ay önce Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’yi arayıp “Genel Merkez kararını verdi, adaylığınız hayırlı olsun” demişti.
Aynı şeyi, AK Parti İl Başkanı Cemalettin torun için de yaptı ve 3 ay öncesinden “Genel Merkez seninle devam kararı verdi” diyerek kutladı.
CHP’de gözler MYK’da, ama umutlar çarşambaya kaldı!
Metin Çelik’in milletvekili adayı olmak üzere CHP İl Başkanlığı’ndan istifa etmesinin üzerinden 15 gün geçti. Fakat CHP Genel Merkez kimi il başkanı atayacağına bir türlü karar veremedi.
Çünkü…
Ankara’nın önünde tam 11 ayrı kanaldan 11 farklı il başkanı adayı var. Atama işine o kadar çok el uzandı ki, anmadığımız kadarıyla Genel Merkez ne yapacağını şaşırdı.
Aslında…
Önceki gün toplanan MYK’da atama sorununun çözülmesi bekleniyordu. Nitekim Çelik de yerine gelmesini istediği ve hem İl Yönetim Kurulu içindeki oylamadan çıkan, hem de ilçe başkanlarının desteğini alan Zafer Yıldız’ın atanmasını sağlayacak görüşmeler yapmak üzere Ankara’ya gitti.
Ne var ki…
Önceki akşam Ankara, İzmir ve Gaziantep için atama kararı alan MYK sıra Bursa’ya geldiğinde dosyayı haftaya görüşmek üzere bıraktı.
Şimdi…
Gözler Çarşamba günü yapılacak CHP MYK toplantısına çevrildi. Oradan karar çıkar mı bilinmez, ama bilinen şu:
CHP atamada geciktikçe kendine zarar veriyor. Çünkü süreç işliyor.
Taşımalı eğitimin sorunlarını fotoğraf sergisiyle gösteriyor
Kemal Demirel milletvekili olduğu dönemde taşımalı eğitim konusunda çok geniş araştırmalar yapmış, Bursa’nın yanı sıra başta çevre iller olmak üzere pek çok bölgeye gidip yaşanan sorunları bizzat tespit etmişti.
Şimdilerde…
O tespitlerinden oluşan fotoğraf sergisi ile soruna dikkat çekmeye çalışıyor.
Üstelik…
Yoğun kar nedeniyle kazaların arttığı bir süreçte Demirel’in sergisi daha da anlamlı hale geldi.
Geçen yıl…
Tren kampanyasındaki çalışmalarından Bursa, Ankara ve İzmir’de 7 ayrı sergi açan Demirel, bu kez de taşımalı eğitimin acı gerçeklerini gözler önüne seren fotoğrafları Devlet Güzel Sanatlar Galerisi, Agora Çarşısı, Mudanya Uğur Mumcu Kültür Merkezi, Kaleiçi Otel ve MAOB Yerleşkesi’nden sonra 16 Ocak’ta Nilüfer Belediyesi Konak Kültürevi’ndeki 6. sergide sergileyecek.