Gerçi… Referanduma yönelik gözlemler ve yorumlar genellikle evet cephesinin lideri AK Parti ile hayır cephesinin lideri CHP üzerinden yürüyor.
O nedenle…
İki partiyi merkeze alan “Referandumda evet çıkarsa ne olur, hayır çıkarsa neler yaşanır?” tartışmaları yapılıyor.
Daha çok da…
Bu sütunlarda dile getirmeye çalıştığımız gibi, kısa sürede seçimin gündeme geleceği senaryolar üzerinde duruluyor.
Ne var ki…
Referanduma yönelik kampanyalar sırasında odaklanılan iki parti dışında, siyasetin yeniden yapılanmasını tetikleyecek bir süreç için ciddi anlamda beklenti var.
Örneğin…
MHP’de olağanüstü kurultay istekleriyle başlayan sürecin ardından gelinen noktada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli açıkça tavır alıp evet derken, değişim yanlıları otomatikman hayır cephesinde çalışmaya başladılar.
O çalışmaların partiden ihraçları getirdiğini hep birlikte izledik.
Şimdiyse…
İhraç edilen, kırılan, ya da küsen MHP’liler için 16 Nisan umudu gözleniyor.
Çünkü…
16 Nisan’da referandum sandığından hayır çıkması halinde evet cephesinde yer alan AK Parti ve MHP’nin yaralanacakları görüşünden yola çıkılıyor.
Dahası…
Siyasi çalkantılara pek de alışık olmayan MHP’nin kırılganlığı göz önüne alınarak referandumdan hayır çıkması halinde ciddi kopmalar olacağı ve Meral Akşener’in kuracağı partinin MHP’nin yerini alacağı dillendiriliyor.
Yani…
Sandıktan hayır çıkarsa, MHP’den de bir parti çıkması beklentisi şu sıralar çok fazla. Üstelik Akşener’in kuracağı partinin bugün AK Parti ve CHP’de kaybolan merkez sağı toparlayıp birleştireceğine inanılıyor.
Hatta…
Böyle bir yapının AK Parti’yi de etkileyeceği hesapları yapılıyor.
Buna karşın…
Sandıktan evet çıkması halinde tüm bu senaryolar çöpe giderken, MHP’den kopan ya da koparılanların siyaseten şanssız bir ortamda kalacaklarını da göz ardı etmemek gerekiyor.
MHP’de 7 kongreden 3’ü muhaliflerin
Kongreler başlarken MHP Genel Merkezi ve İl Başkanlığı, partinin içinde bulunduğu durum nedeniyle tek adaylı kongreler arzu ediyordu.
Bu durum önce Yenişehir’de delindi ve Celal Çekil salonda “Hayır” oyu vereceğini açıklayan Önder Köse’ye kaybetti.
Merkezdeki 3 büyük ilçenin kongreleriyse tek adaylı yapıldı.
Pazar günü yapılan 3 kongreden 2’sini de ikinci aday olarak çıkan muhalifler kazandı. Mudanya’da Selçuk Yılmaz’la yarışan Fehim Çaptık sandıktan çıkarken, Mustafakemalpaşa’da Levent Burmalı’nın aday olmadığı kongrede yönetimin adayı Ramazan Ünal’ı geride bırakan İhsan Keçeci sonuca ulaştı.
Kent Meydanı kalabalığı Deniz Baykal’ı çok mutlu etti
Bunun üzerine…
Kanalboyu’ndaki Elegans Salonu’nda program hazırlandı. Partililerden “Biz salona sığmayız” uyarısı gelince, bu kez son 24 saat içinde Kent Meydanı’nda vatandaşla buluşma formülü geliştirildi.
İşte…
Deniz Baykal cumartesi günü bu koşullarda Kent Meydanı’nda vatandaşla buluştuğu bir nokta miting yaptı.
Akşam yemekte CHP İl Başkanı Şadi Özdemir ve Osmangazi İlçe Başkanı İsmet Karaca’ya teşekkür ederken, kalabalık ve organizasyonundan mutlu olduğu miting için çalışmaları öven sözler etti.
Teşekkür ettikleri arasında Baykal döneminde CHP Bursa Milletvekili olarak görev yapan, Parti Meclisi’ne seçilip MYK’ya giren Kemal Demirel de vardı.
Ertesi sabah kahvaltıya eşi Nimet Demirel’le birlikte katılan Kemal Demirel bir süre önce yayınlanan Umut adlı şiir kitabını imzalayıp Baykal’a verdi.
Demirel’in şiir kitabı Baykal’ın çok ilgisini çekti ve “Bu yoğun siyaset uğraşı içinde şiir kitabı da yazdığın için seni tebrik ediyorum” dedi.
Sarıgül’den Karacabey çıkarması
Buna göre…
Bugün saat 13.00’te Karacabey’e gelecek olan Mustafa Sarıgül pazaryerini dolaşıp esnaf ziyaretleri yaptıktan sonra saat 16.00’da da ayrılacak.
Şiiri Kiev’in Ulusal Parkı’nda Şevçenko ile buluşacak
Gönül adamıdır, duyguludur, sanattan etkilenir.
Örneğin…
Ukrayna seyahatinde, gencik köleyken Çar’a başkaldırıp özgürlük ateşini yakan şair, heykeltraş ve fikir adamı Taras Grigoroviç Şevçenko’dan çok etkilendi. Yazdığı şiiri de Türk Ressam Nazan Kundak’ın Sönmeyen Güneş adını verdiği ve Şevçenko Müzesi’nde bulunan tablosuyla bütünleştirdi.
Sonra…
Bu özel tabloyu Ukrayna’nın Ankara’daki eski büyükelçisine sundu. O da, tabloyu Büyükelçilik Kabul Salonu’na astı.
Ankara’ya yeni atanan Büyükelçi Arii Sybiha bu şiirli tablodan çok etkilendi ve Dr. Olgun’u Ankara’ya davet etti. Görüşmelerinde, “Her sabah karşısına geçip okumadan güne başlamadığını” söyledi.
İşte…
O görüşmede, Dr. Olgun eserin iki ülke arasında dostluk sembolü olabileceğini anımsatıp, Kiev’de Şevçenko Müzesi’nin karşısında bulunan Ulusal Park’ta Şevçenko heykeli ile birlikte sergilenmesini çok arzu ettiğini söyledi.
Ardından…
İsteğini, Cumhurbaşkanı RecepTayyip Erdoğan’a mektup yazarak iletti. Cumhurbaşkanlığı’ndan gelen yazıdan da, “Türkiye-Ukrayna Dostluk Grubu Başkanı Bursa Milletvekili Hüseyin Şahin’e konunun intikal ettirildiğini” öğrendi.
Şimdi…
Hayalinin gerçekleşeceği günü bekliyor.