“BULAŞICI HASTALIK SİNSİ SEYİRLİDİR”
Çocuk Sağlığı ve Hastalıklar Uzmanı Dr. Ali Şal özellikle ilkokula yeni başlayan çocuklara, açıkta satılan gıdalara karşı, beslenme saatinden ve tuvaletten sonra ellerin sabunla yıkamasının önemini vurgulayarak bu hastalıkları ve korunma yöntemlerini anlattı ve şunları söyledi:
“Okulların açılmasıyla birlikte bazı bulaşıcı hastalıklar sinsi seyirlidir ve öğrenciler birbirlerine çok fazla hastalık bulaştırır. Her gün 6-8 saat bir arada yaşayan çocuklarda hastalıkların görülme oranı çok sıktır ve bunların başında da döküntülü hastalıklar, hepatit, menenjit, grip, bronşit ve parazit enfeksiyonları gelir.”
OKULLARIN AÇILMASIYLA HASTALIKLAR BAŞLAR
Okulların açılmasıyla çocukların farklı hastalıklarla karşılaşma tehlikesinin de başlamış olduğuna dikkat çeken Dr. Şal, “Başarılı bir eğitim ve öğretim için çocukların sağlıklı olması şarttır. Okullarda okulların açılmasıyla çocukların farklı hastalıklarla karşılaşma tehlikesi de başlamış olur. Bazı bulaşıcı hastalıklar çok sinsi seyirlidir, çocuğun kendisi hasta olmamasına rağmen taşıdığı hastalığını diğer öğrencilere geçirebilir. Okulların açıldığı dönemde havaların serinlemeye başlamasıyla, çocukların okula ve mevsime adaptasyonu da güçleşir. Çocukların okulda koşup oynamaları sırasında, terleme ve üşümeleri, sınıfların yeterince havalandırılmaması, sınıf içinde, tozların, mikropların çoğalmasına yolaçabilir. Özellikle, astım, böbrek ve kalp hastalıkları, anemi, gibi kronik hastalığı olan çocuklar bu anlamda sıkıntı yaşayabilir” dedi.
Okullarda en sık rastlanan bulaşıcı hastalıkların döküntülü hastalıklar, hepatitler, menenjit, grip, bronşit ve parazit enfeksiyonları olduğunu belirten Dr. Şal, “Bu hastalıkların bazıları aşıların uygun ve tam olarak uygulanması, bazıları da hijyen şartlarına dikkat edilmesi ile önlenebilir” dedi.
KIZAMIK, SUÇİÇEĞİ, KIZAMIKÇIK, KIZIL
Okul çağı çocuklarında görülen döküntülü hastalıklardan kabakulak, kızamık, suçiçeği, kızamıkçığın aşı ile önlenebileceğini belirten Dr. Şal, “Kızıl ise boğaz ağrısı, ateş, döküntü ile seyreden bir hastalıktır. Aşısı yoktur ve antibiyotik tedavisi ile düzelir. Boğaz kültürleri ile taşıyıcı çocuklar saptanıp tedavi edilebilir” dedi.
Şal kabakulak, Hepatit A, menenjit ve bağırsak solucanları gibi hastalıklara karşı da uyardı ve şunları söyledi: “Kabakulak aşılama ile önlenebilir. Bir veya her iki kulak arkasında şişlik ve ateş ile kendini gösterir. Bu hastalıkları geçiren çocukların okula gönderilmemesi gerekir. Çünkü bu hastalıklar damlacık yolu ile bulaşır. Şişlikten 2 gün önce ve şişlikten 4-5 gün sonra bulaşıcıdır. Çocuklarda önemli olan bir diğer hastalık ise halk arasında sarılık olarak bilinen Hepatit A’dır. Özellikle dışkı ile kirlenmiş yiyeceklerle, dışkı-ağız yoluyla bulaşan A tipi hepatit okul çocuklarında sık görülmektedir. Sarılıktan korunmanın yolu aşılama, gıda ve el temizliği ile mümkündür. Çocuklara mutlaka hergün okula gitmeden, el temizliğinin önemi anlatılmalıdır. Özellikle ilkokula yeni başlayan çocukların beslenme teneffüsünün ve tuvaletin ardından mutlaka ellerinin yıkanması sıkı sıkı öğütlenmelidir.”
MENENJİT SOLUNUM YOLUYLA BULAŞABİLİR
Menenjitin de solunum yoluyla bulaşan bir hastalık olduğunu belirten Dr. Şal “Bazen grip, üst solunum yolu enfeksiyonu olarak başlayıp daha sonra menenjit gelişebilir. Menenjit beyin zarının iltihabına denir. Farklı mikroplarla meydana gelen tipleri vardır. Zamanında ve uygun tedavi edilmezse kalıcı sakatlıklara yol açabilmektedir.Komplikasyonları çok ağırdır” dedi.
BAĞIRSAK SOLUCANLARI
Çocuklarda, tuvalet ve el temizliğine yeterince dikkat edilmediği durumlarda bağırsak solucanlarının (parazitler) da görülebildiğini belirten Dr. Şal, “Açıkta uygun olmayan gıdaların satışı da bağırsak solucanlarının ( parazit) bulaşmasına neden olur. Bağırsak solucanı olan çocuklarda burun kaşıntısı, ağızdan yastığa su akması, makatta kaşıntı, zaman zaman karın ağrısı, kilo alamama,iştahsızlık gibi belirtiler görülür. Tespit edilirse tedavisi mümkündür. Korunmada tuvaletten sonra sabunla el yıkanması, açıkta satılan gıdaların yenilmemesi, sebze ve meyvelerin çok iyi yıkanması önemlidir” dedi.