Kars İl Jandarma Komutanlığı’nda yapılan törene Vali Günay Özdemir, Belediye BaşkanıMHP’li Murtaza Karaçanta, Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Murat Kınay, şehit yakınları, askerler ve çok sayıda kişi katıldı. Şehit Ali Gökçe’nin eşi 30 yaşındaki Songül Gökçe, oğlu 11 yaşındaki Buğra ve kızı 3 yaşındaki Azra ile birlikte bayrağa sarılı tabutu görünce gözyaşlarına boğuldu. Songül Gökçe, “Allah’ın bu ne büyük acı. Yandım ben Allah’ım” diye feryat edip baygınlık geçirdi. Sağlık görevlileri müdahale ettiği acılı eş Songül Gökçe eşinin bayrağa sarılı tabutuna bakarak, “Bitti mi bütün acıların, dindi mi ağrıların? Biz daha yeni kavuşmuştuk aşkım. Söz vermiştin, ‘döneceğim, bekle beni’ demiştin” diye uzun süre gözyaşı döktü.
Vali Günay Özdemir de şehit Ali Gökçe’nin oğlu Buğra’nın elini sıkı sıkıya tutarak tören boyu bırakmadı. Buğra ise babasının Türk bayrağına sarılı tabutu karşısında dik durup ağlamamaya çalıştı.
Vali Özdemir’in elini sıkıca tutan Buğra Gökçe, babasını kaybetmenin acısını yanağından süzülen gözyaşlarıyla ortaya koyabildi.
KOTUMANLAR BİRBİRİNE SARILDI
İl Jandarma Komutanlığı’nda düzenlenen törende komutanlar birbirlerine sarılarak baş sağlığı ve sabır diledikten sonra şehit ailesinin yanına giderek acılarını paylaşıp teselli etmeye çalıştı.
Cenaze töreninde protokol üyeleri ve İçişleri Bakanlığı’nın çelenginin yanı sıra CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun çelengi de yer aldı.
“VATAN AŞKI HER TÜRK’ÜN BÜYÜK TUTKUSUDUR”
İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Murat Kınay törende yaptığı konuşmada, “Vatan için canını feda ederek şehitlik mertebesine ulaşmak her Türk askeri için erişebileceği en yüksek rütbe, kazanabileceği en büyük şereftir” dedi.
Müftü Mehmet Genç’in törendekilere dua ettirmesinin ardından tekbir getirildi, ardından da askerlerin omuzladığı şehidin cenazesi nakil aracına konularak havalimanına gönderildi.
Acılı eş Songül Gökçe, eşinin tabutunun cenaze nakil aracına konulmak üzere askerlerin omuzlarında götürülünce ardından güçlükle yürümeye çalıştı. Solmaz Gökçe, “Götürmeyin onu. O bırakmaz beni. Yalvarırım götürmeyin. O ölemez, benim eşim ölemez” diyerek bir kez daha baygınlık geçirdi ve ambulansa konuldu.