Dr. Ertürk, uyku hastalıklarının, uyku sırasında görülen ve uyku kalitesinin bozulması, bireyin dinlenememesi, bilincinin tazelenmemesi, gündüz aktivitelerinin bozulması ve bireyin sağlıklı olduğu dönemdeki kapasite ve becerilerinin azalmasıyla seyreden hastalık olduğunu belirterek, “Hastalar özellikle horlama ve uykuda solunum durmasının bir yakını tarafından fark edilmesiyle laboratuvarımıza başvuruyor. En büyük şikâyetleri, gece yatıp uyudukları halde sabah yorgun kalkmak ve gün içinde devamlı uyuklamaktır. Bu kişilerin iş performansları ciddi şekilde düştüğü gibi sosyal ilişkileri bozulmakta, zaman zaman ciddi iş kazaları meydana gelebilmektedir. Bu sebeple uyku bozukluklarının nedenlerinin araştırılması çok önemlidir” dedi.
Uyku laboratuvarının uyanıklık ve uyku gibi farklı iki şuur durumunun birbirini etkileyen hastalıklarının tanı ve tedavisinin yapıldığı bir yer olduğunu belirten Dr. Ertürk, “Burada, uykuda solunum ve uyku problem i yaşayan hastalarımıza elektrotlar bağlanarak onların uyku esnasında ya da uyumak istediğinde ortaya çıkan rahatsızlıkları araştırılmakta ve gece boyunca gerçekten uyuyup uyumadığı, uykunun kalitesi, uyku boyunca kan oksijen değişiklikleri, kalp ritim değişiklikleri, kas hareketleri değerlendirilmektedir. Bu tetkikler sonucunda da hastalarımızdaki horlama veya gündüz uykululuk hali gibi şikâyetlerin sebebi ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle uyku bozukluğu olan kişiler mutlaka uzman desteği almalıdırlar” diye konuştu.