Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, Ufuk Üniversitesi Kariyer Yönlendirme Birimi KAR-YÖN tarafından düzenlenen 1. Kariyer Zirvesi’ne konuşmacı olarak katıldı. 1.Kariyer Zirvesinde konuşan ASO Başkanı Nurettin Özdebir, öğrencilere seslenerek, “Bilgiyi analiz edebilen ve yeni problemleri çözebilen nesillere ihtiyacımız var” dedi. Türkiye’nin en zayıf olduğu alanlardan birisinin “İnsan Kaynakları alanı” olduğunu dile getiren Özdebir, “‘Türkiye bu alanda 0,07 endeks değeriyle sonuncu sırada. Bunun nedenini eğitim sistemimizde aramak lazım. OECD’nin, Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı raporuna göre, ortalamanın altında kalarak 44 ülke arasında 34’üncü oldu.15 yaş grubu öğrencilerin gerçek hayatta karşılaşabilecekleri problemleri çözme becerilerini sahip öğrencilerin oranı Türkiye’de yüzde 2, OECD’de ise yüzde 11’dir. Günümüzde bilgiye erişim çok kolaylaştı ancak, analiz edemedikten, bu bilgiyi problem çözmekte kullanamadıktan sonra bir faydası olmamaktadır. Bu yüzden, öğrencilerin problem çözme becerilerini geliştirecek bir eğitim felsefesiyle hareket etmemiz lazım’’ diye konuştu. Türkiye’nin birkaç yıldır düşük hızla büyümekte olduğunu söyleyen Özdebir, konuşmasına şöyle devam etti: “Türkiye’nin ekonomik potansiyeli bu değil. Türkiye’nin neden potansiyeline ulaşamadığının teşhisini doğru yapmak gerekir. Çünkü eğer önüne engeller konulmazsa, yatırım ortamı iyileştirilir, iş yapmak kolaylaştırılırsa Türkiye, yılda yüzde 7-8 büyümeyi rahatlıkla yakalayabilir. Türkiye’nin potansiyelini açığa çıkarmak için Türkiye kurumlarının yeni baştan kurgulanması gerekir. Bu yeni kurgulamanın da mutlaka özel sektörün gerçek temsilcileriyle işbirliği içinde yapılması gerekir. Türkiye’nin yüksek büyüme potansiyelini açığa çıkarabilmesi için eğitim sisteminin de mutlaka yeniden kurgulanması gerekir. Üniversiteler, mesleki eğitim ve akademik kariyer şartları, çağın ve teknolojik gelişmenin ihtiyaçlarına göre mutlaka gözden geçirilmelidir. Bu doğrultuda üniversite sanayi işbirliğini geliştirmeliyiz. Ülkemizde çoğu faal durumda olan 50’ye yakın teknoloji geliştirme merkezi var. Bu teknoparklarda yeni işbirliği modelleri bulmak ve teknoparklarımızı daha faal ve etkin hale getirmek zorundayız.”