Sümbüllü Bahçe Konağı’nda basın toplantısı düzenleyen Tatlıoğlu, Ortadoğu’da tarihi tekerrür ettirebilmek hayaliyle haçı saklı yeni bir tür haçlı savaşı yürütüldüğünü bildirerek, ‘Bölgedeki demografik yapı ve ülke sınırları değiştirilmeye çalışılmaktadır. Anadolu ve Ortadoğu coğrafyasında hayali ve hesabı olan sözde büyük güçlerle onların irili ufaklı işbirlikçilerinin öncelikli hedefi bu bölgedeki Türklerdir’ dedi.
Bu tehlikeli oyunların başka senaryolarla Türkiye’de de sahnelenmeye çalıştığını belirten Tatlıoğlu, şöyle dedi:
‘Suriye ve Irak coğrafyasında hayata geçirilmeye çalışan projelerin en büyük mağduru Kerkük, Musul, Bayırbucak Türkmenleri başta olmak üzere bölgedeki tüm mazlum halktır. Bugün Orta Asya, Kafkaslar ve Anadolu ne kadar Türk yurdu ise Musul, Kerkük ve Bayırbucak’ta o kadar Türk yurdudur. Türk dünyasında neresi ağrıyorsa canımız oradadır. Bu oyunu kuranlar, kendileri sahnede görünmeden haçlarını saklayarak üç semavi din için kutsal olan topraklarda, kadim medeniyetlerin izlerinin üzerinde yeni tarz haçlı savaşı gerçekleştiriyorlar. Bölgedeki DEAŞ, PYD, PKK gibi terör örgütlerini eldiven olarak kullanarak bölgedeki tüm masum insanlarını canlarından, mallarından ve yerlerinden etmeye çalışıyorlar. Tarihi ve kültürel bağlarımızın her zaman güçlü olduğu başta Kerkük ve Musul olmak üzere bölgedeki bütün Türkmen kardeşlerimiz gözden ve gönülden de ırak değildir. Onları tasası tasamız, acısı acımız ve derdi de derdimizdir. Kerkük ve Musul başta olmak üzere Suriye ve Irak’taki Türkmen kardeşlerimizin bu zor günlerinde yanlarında olduğumuzu yüreklerimizin birlikte attığını, gelişmeleri yakından takip ettiğimizi kardeşlerimizin bilmesini isteriz.’
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Tatlıoğlu, terör örgütü PKK üyelerinin peşmerge kuvvetleriyle Kerkük’e girdiğini hatırlattı. Terör örgütü PKK’nın Kerkük’teki Türkmenleri öldürdüğünü dile getiren Tatlıoğlu, şöyle konuştu:
‘Çünkü hesap büyük. Bunlar sadece taşeron. Oradaki Türkmen nüfusunu ikinci veya üçüncü sıraya itmek istiyorlar. Bunun için de öldürmek, korkutmak veya kaçırtmak istiyorlar. Bizim asıl derdimiz bu. Halep’te 500 bin Türkmen var. En büyük topluluk Türkmen topluluğu. Kerkük, Musul, Telafer sınır çizildikten sonra bir köy burada bir köy orada kalmış. Onlar bizim Misak-ı Milli sınırlarımızın içinde olan bizim topraklarımız aslında. Bazı devletler bizim olan topraklarımıza ‘Sen oradan çık’ diyorlar.’