Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, sosyal medya hesabından 3 madde şeklinde yaptığı açıklamada “UNESCO Sözleşmesinde listeye kayıtlı bir varlığın işlevinin değiştirilmesine engel herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Ayasofya’nın cami olarak kullanılması kesinlikle anılan sözleşmenin ihlali değildir. Bu durum Ayasofya’nın üstün evrensel değerini asla etkilememektedir.” ifadelerini kullandı.
Yavuz’un açıklamaları şöyle;
1- “İstanbul’un Tarihi Alanları”nın bir bileşeni olarak 1985 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne kaydedilen Ayasofya, UNESCO’nun 1972 tarihli Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunması Sözleşmesinin yanı sıra ulusal mevzuatımız kapsamında da güçlü bir şekilde korunmaktadır.
2- UNESCO Sözleşmesinde listeye kayıtlı bir varlığın işlevinin değiştirilmesine engel herhangi bir hüküm bulunmamaktadır.
Ayasofya’nın cami olarak kullanılması kesinlikle anılan sözleşmenin ihlali değildir.
Bu durum Ayasofya’nın üstün evrensel değerini asla etkilememektedir.
3- Öte yandan, 8. yüzyılda cami olarak inşa edilmiş ve 13. yüzyılda kiliseye dönüştürülmüş olan ve halen ibadete açık aktif bir kilise olarak kullanılmakta olan İspanya Cordoba Camii, 1984 yılından beri UNESCO Dünya Miras Listesi’nde varlığını sürdürmektedir.
UNESCO NE DEMİŞTİ?
UNESCO, Ayasofya’nın yeniden cami olarak kullanılmasının yolunu açan Danıştay kararına ilişkin üzüntü duyduklarını belirtti.
UNESCO Genel Direktörü Audrey Azoulay, “Türk makamlarının önceden diyalog kurmadan aldığı karardan derin üzüntü duydum” dedi. Azoulay, Dünya Mirası olan Ayasofya’nın evrenselliğinin koruma çağrısı yaptı.
Karar öncesi de açıklamada bulunan UNESCO, “Yapılacak değişikliklerin önceden UNESCO’ya bildirilmesi gerekiyor” demişti.