Türkiye’nin gayrisafi yurtiçi hasılası (GSYH) ilk çeyrekte piyasa beklentisi olan yüzde 1,6’nın üstünde yüzde 2,3 büyürken, bunda iç talepte geçen yılın son çeyreğinde başlayan canlanma etkili oldu.
Bu verilerin ardından Türkiye ekonomisi 2009 yılı 3. çeyrekten itibaren 22 çeyrektir kesintisiz büyümesini sürdürmüş oldu.
Büyümenin alt detayları incelendiğinde, bu yılın ilk çeyreğinde özel tüketim harcamaları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,5 ile beklentilerin üzerinde artış kaydederken, ilk çeyrek büyümesine yüzde 3,5 katkı yaptı. Aynı dönemde devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 2,5 artarken, mal ve hizmet ihracatı yüzde 0,3 daraldı.
Özel tüketim harcamalarına bakıldığında, ilk çeyrekte en yüksek büyüme sırasıyla yüzde 16,9’la “ulaşım ve haberleşme” ve yüzde 15,1 ile “sağlık” harcamalarında oldu.
Sektörel bazda, bu yılın ilk çeyreğinde tarım sektöründeki yıllık büyüme yüzde 2,7, imalat sanayi yüzde 0,8, ticaret yüzde 1, ulaştırma yüzde 1,1 ve finans-sigorta faaliyetleri yüzde 6,7 olurken, inşaat sektörü yüzde 3,5 daraldı.
Ekonomistler, ikinci çeyrekte de öncü göstergelerin iktisadi faaliyette canlanmanın devam ettiğini gösterdiğini ifade ederken, yılın ikinci yarısında siyasi belirsizliğin ortadan kalkması durumunda bu yıl yüzde 3-4 bandında bir büyüme görülebileceğini dile getiriyor.
İş Yatırım ekonomisti Muammer Kömürcüoğlu, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, büyümedeki sürprizin 2014’ün son çeyreğinde iç talepte başlayan canlanmanın devam etmesinden kaynaklandığını söyledi.
Burada seçim öncesi harcamaların erkene çekilmesinin söz konusu olabileceğini dile getiren Kömürcüoğlu, öncü göstergelere göre, yılın ikinci çeyreğinde iktisadi faaliyette ılımlı canlanmanın devam etmesinin olası göründüğünü aktardı.
Kömürcüoğlu, seçim sonrasında yılın ikinci yarısında yatırımda ve iç tüketimde belirsizlik nedeniyle zayıflamanın olacağını düşündüklerini dile getirerek, “Bu nedenle 2015’te büyümenin yüzde 2,6’da kalacağını düşünüyoruz” dedi.
“İkinci çeyrekte büyümenin yüzde 3 – 4 bandına yükselmesini bekliyoruz”
Halk Yatırım’ın Yatırım Danışmanlığı ve Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı ise ilk çeyrek büyüme oranındaki düşüşün, hizmetlerin beklenenden yüksek katkısıyla kısmen sınırlandığını ifade etti.
Büyüme modeli olarak, geçen yılın son çeyreğinde gözlemledikleri geleneksel modele dönüşün, yani iç talebin ağırlıklı olduğu büyümenin, bu yılın ilk çeyreğinde daha da belirginleştiğini vurgulayan Tokalı, zayıf küresel büyüme ortamında net dış talebin “eksi” katkısı belirginleşirken, özel sektörün hem tüketim hem de yatırım harcamalarındaki kıpırdanmasının büyümeye destek olduğunu belirtti.
Kamu tarafından ise çok önemli bir desteğin olmadığını dile getiren Tokalı, yılın ikinci çeyreğinde iç talepte iyileşme sinyallerinin daha belirginleşmesini ve büyüme oranının yüzde 3-4 bandına yükselmesini beklediklerini dile getirdi.
“Türkiye, G20 ülkeleri içinde en hızlı büyüyen ülkelerden biri olmaya devam etti”
Odeabank Başekonomisti İnanç Sözer de Türkiye ekonomisinin yılın ilk çeyreğinde beklentilerin ötesinde yüzde 2,3 büyüdüğünü aktararak, özel tüketim harcamalarının yüzde 4,5 ile tahminlerin üzerinde artarak iç talebin büyümeye yüzde 3,5 katkı yaptığı ilk çeyrekte, dış talebin büyümeyi yüzde 1,2 aşağı çektiğini söyledi.
Sözer, “Zorlu finansal koşullara ve jeopolitik risklere rağmen Türkiye ekonomisi mevsimsellikten arındırılmış verilere göre de bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,3 ile G20 ülkeleri içinde en hızlı büyüyen ülkelerden biri olmaya devam etti” dedi.
Burgan Yatırım Başekonomisti Haluk Bürümcekçi ise büyüme trendinin gücüne ilişkingöstergelerin pozitif bölgede kaldığını ve önceki çeyreğe göre de güçlenmeye işaret ettiğini dile getirdi.
Yıl sonu büyüme tahmini olan yüzde 2,9 için risklerin dengeli olduğunu belirten Bürümcekçi, “Beklentilerden iyi gelen ilk çeyrek verisine karşılık ve ikinci çeyrekte gözlenmesini beklediğimiz toparlanmaya rağmen, mevcut belirsizliklerin ikinci yarıda büyüme açısından oluşturabileceği riskleri de dikkate alarak, büyüme tahminimizi değiştirmeden korumaktayız” diye konuştu.