Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Avrasya Araştırmaları Merkezi uzmanlarından Kerim Has, Rus gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacak Türk Akımı Projesi’nde para birimi olarak Türk Lirası kullanılmasının ticareti daha sağlıklı kılacağını söyledi.
Has, Rusya’nın ticarette yerel para birimlerine yönelmesini AA muhabirine değerlendirdi.
“Türk Akımı Projesi’nde transfer edilecek doğalgazın Türk Lirası üzerinden ödenmesi, Türkiye ile Rusya arasındaki ticareti daha sağlıklı bir zemine oturtabilir” diyen Has, ancak bunun için birtakım engellerin aşılması gerektiğini belirtti.
İki ülke ticaretinde dengenin Rusya’nın lehine olduğunu ve Rusya’nın, Türkiye’ye ticaretinin yaklaşık yüzde 75’ini enerji ürünlerinin oluşturduğunu ifade eden Has, “Türk Akımı’ndan gelecek gaz da Rusya’nın Türkiye’ye sattığı gazın yaklaşık yarısını oluşturacağı için Rusya’da ciddi miktarda Türk Lirası birikmiş olacak. Bu biriken Türk Lirası’nı Rusya nasıl ve nerelerde kullanabilir sorusunun cevabı Moskova açısından tatmin edici bulunursa, ancak bu aşamadan sonra Rusya’nın Türk Akımı’ndan satılacak gazın ödemesinde Türk Lirası’nı kabul edebileceğini düşünüyorum” diye konuştu.
Kerim Has, Rusya’nın, bu konuda özellikle Türkiye’deki enerji altyapı yatırımlarına ve bu alandaki özelleştirmelere ciddi ilgi duyduğuna dikkati çekerek, Moskova’nın, Ankara’dan gelecek işaretleri beklediğini söyledi.
Hem Türkiye hem de Rusya ekonomileri üzerinde farklı nedenlerle ciddi dolar kuru baskısı olduğunu, bu baskının Türk Akımı’nın devreye gireceği yıla kadar sakinleşebileceğini belirten Has, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Muhtemelen kurun sakinleştiği dönem Türk Akımı üzerinden alınacak gazın ödemesinde Türk Lirası ile ödeme daha sağlıklı bir zemin üzerinde tartışılabilir. Rusya açısından ise şu hususun altını çizmek gerekiyor: Halihazırda zaten Rusya ile yerel para birimleri üzerinden gerçekleşen ticaretten elde edilen rubleyi Türkiye, Rusya’da özellikle çok masraf gerektiren inşaat ve lojistik projelerinde kullanabiliyor. İkili ticaretin Türk Akımı gibi projelerle yerel para birimleri üzerinden gerçekleşebilecek ödemelerle daha dengeli bir seviyeye gelmesiyle ise Türk şirketlerinin Rusya’daki yatırımları artabilir. Bu durum da Rusya için aslında değerlendirilebilecek bir avantaj olarak gözüküyor. Türkiye’yle ticaretinde Rusya’nın karşılıklı yatırım odaklı bir modele geçmesi ve bu modelde enerjinin yanı sıra başka alanlarda da yatırımlarda teşvikçi davranılarak sektör çeşitliliği sağlanması iki ülkenin de uzun vadeli piyasa kazanımları açısından olumlu bir adım olur.”