Bursa’daki Tofaş fabrikasında basın mensuplarıyla bir araya gelen Eroldu, şirketin 2016 yılını değerlendirdi, 2017’ye yönelik hedeflerini paylaştı.
Eroldu, Chrysler’in önce Mercedes’le bir işbirliğinin olduğunu ancak yürümediğini ve şirketin daha sonra Fiat tarafından alındığını hatırlatarak, İtalyan Amerikan uyumunun, Alman Amerikan uyumuna göre çok daha iyi olduğunu, bunun sonuçlarının da görüldüğünü söyledi.
Fiat Chrysler Automobiles’in (FCA), 2016 yılını da toplam 4,7 milyon otomobil satışıyla kapattığını 2,5 milyar avro kar ettiğini belirten Eroldu, Avrupa’da da rakamların iyi olduğunu belirtti.
Eroldu, grubun satışlarının Avrupa’da yüzde 11 arttığını, bunda en çok Egea/Tipo satışlarının olumlu etkisinin bulunduğunu vurgulayarak, “2016 yılında yaklaşık 100 bin Tipo satıldı. Avrupa’da Fiat Chrysler’in Avrupa’daki rakamlarını da olumlu yönde etkiledi.” diye konuştu.
Tofaş’ın Amerika’da örnek gösterildiğine işaret eden Eroldu, “Tofaş’ta ben 90’lı yıllarda başladım çalışmaya, o zamanlar bizde bir sürü İtalyan mühendis vardı, CEO’lar da İtalyan’dı ama şimdi fabrikada 2 İtalyan var herhalde şu anda. Şimdi tersine biz mühendis gönderiyoruz, bütün Chrysler fabrikalarına.” ifadelerini kullandı.
“Egea, işin akışını çok değiştirdi”
Eroldu, Tofaş’ın Ar-Ge yolculuğunun 1995’te deyim yerindeyse bir “baraka”da 10 kişiyle başladığını, şimdi 700 kişiye ulaşıldığını belirterek, şöyle konuştu:
“Egea, tabi işin akışını çok değiştirdi. Para her zaman kazanabilirsiniz ama asıl olan itibar kazanmak. Bize çok itibar kazandırdı. Hem Tofaş’a hem Türk otomotiv sektörüne ciddi itibar kazandırdı. Bu kadar yoğun Ar-Ge ve Ar-Ge yönetiminin de bizde olduğu bir proje oldu. Egea’nın bereketiyle para da kazanıyoruz ama para dışında itibar kazancı çok daha değerli bir şey oldu.”
Egea’nın yüzde 70’ini kendilerinin yaptığını dile getiren Eroldu, “Niye yüzde 100 değil? Türkiye’de hala maalesef bazı test imkanları yok. Bugün Türkiye’de rüzgar tüneli yok. Yenişehir’de de fren test sistemleriyle başlanacak ama rüzgar tüneli gibi bir proje yok orada. Aracı kış şartlarında da denemeniz lazım. Biz Egea için Brezilya’da, Meksika’da test yaptık. Dünyanın birçok yerine araç gönderiyorsunuz.” değerlendirmesinde bulundu.
“Türk otomotiv sanayinde yapılmamış rakamları yaptık”
Eroldu, Tofaş’ın 2016’da üretim ve ihracat rekortmeni olduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:
“Biz hem birinci olduk hem de bugüne kadar Türk otomotiv sanayinde yapılmamış rakamları yaptık. Bundan sonra bu rekor rakamları kim kırar? Bir biz kırarız, başka kıran olur mu? Onu bilmiyorum. Bugüne kadar 330 bindi en fazla üretim, biz 384 bin yaptık. Dolayısıyla Türkiye’deki en fazla üretim rakamını 54 bin adet yukarı çıkardık. Önümüzdeki sene hedefimiz de daha da fazla yukarı çıkarmak.”
Hayatta hiçbir şeyin rastlantı veya tesadüf olmadığını ifade eden Eroldu, 20 yıldır ısrarlı bir şekilde Ar-Ge yatırımlarına devam ettiklerini, FCA’nın “Dünya Çapında Üretim” programı kapsamında “altın fabrika” olduklarını, grubun 164 fabrikası içinde 5 fabrikanın bu seviyede bulunduğunu kaydetti.
“Biz hem 2016 yılında FCA’nın en yüksek üretim yapan fabrikası olduk, aynı zamanda da bu 5 altın fabrikadan bir tanesiyiz.” diyen Eroldu, bir taraftan Ar-Ge yatırımlarına bir taraftan da ürün geliştirmeye yatırım yaptıklarını, endüstri 4.0’ın burada hayata geçirildiğini, şirketin başarı hikayesinin burada yattığını anlattı.
“Otomobil ve hafif ticari araç işimizi dengelemiş olduk”
Eroldu, Amerika pazarı konusunda başta endişe ettiklerini ama Doblo Amerika ile Egea projelerinin çok büyük başarı sağladığına dikkati çekerek, “Egea çok doğru bir iş oldu ve çok doğru bir zamanda yaptık. Biz otomobil ve hafif ticari araç işimizi dengelemiş olduk. Bugün artık Tofaş’ın üretimi yüzde 50 yüzde 50’ye geldi, hatta belki üretim biraz daha ağır basacak. İç piyasada da benzer bir durum var. Türkiye’de bizden başka hem hafif ticari araç hem otomobil üreten bir fabrika yok.” diye konuştu.
Tofaş’ın, bugün 80 ülkeye ihracat yaptığına işaret eden Eroldu, sadece AB’ye bağlı kalmadan, Meksika ve ABD gibi uzak pazarlara da mal satarak pazar riskini dağıttıklarını anlattı.
Eroldu, Tofaş’ın önemli miktarda yatırımlar yaptığını belirterek, “Son 10 yılda Türk otomotiv sanayi Türkiye’de 6 milyar liralık yatırım yaptı, bunun 3 milyar lirasını Tofaş yaptı.” dedi.
“Finansal olarak çok sağlam bir durumdayız”
Şirketin 900 milyon avroya yakın kredi borcunun bulunduğuna da değinen Eroldu, “Ama bu tamamen uzun vadeli yatırım kredilerinden oluşan bir borç. Bizim tabi borçlanma oranlarımız yüzde 2 ve altında. Çok rekabetçi bir borçlanma yeteneğimiz var. Sene sonu bilançomuza göre, 2,2 milyar nakdimiz var, yani aşağı yukarı 600 milyon avro nakit, 900 milyon avro borç var. Borcun tamamı 5-6 sene vadeli. Yani finansal olarak çok sağlam bir durumdayız.” görüşünü dile getirdi.
Eroldu, Tofaş’ın 2016’da 1 milyar dolar ihracat fazlası verdiğini belirterek, “Otomotiv Sanayii Derneği’nin (OSD) sene sonu rakamlarını görmedim ama eylül ayında, bütün otomobil sanayinin ihracat fazlası 1,4 milyar dolardı. Burada bir simülasyon yapalım, bu 1,4, sene sonuna 2 milyar dolar oldu diyelim, bunun 1 milyar dolarını biz yapıyoruz.” dedi.
“Yüzde 10’luk fiyat artışı var”
Tofaş’ın ürettiğinin yüzde 75’ini ihraç ettiğini, yüzde 25’ini ise iç pazarda sattığını anlatan Eroldu, Türkiye pazarına ilişkin öngörülerini şöyle dile getirdi:
“Ocak ayında yüzde 8’lik bir büyüme var ama bu çok gerçekçi değil. Çünkü ocak ayında satılan araçların tamamı 2016 model. Yani aralık ayı zayıf geçtiği için bütün markalar stokla girdiler piyasaya. Dolayısıyla eski stokların etkisiyle satışlar devam ediyor. Ocak sonu itibarıyla aşağı yukarı 2017 fiyatları üzerinde yüzde 10’luk bir fiyat artışı var. Aralıkla mukayese ettiğimiz zaman yüzde 10 artış var. Tabi kurlar nereye gidecek hep beraber göreceğiz. Parite riski almıyoruz, kur riski taşımamaya çalışıyoruz. İç pazarda yıl toplamında beklentimiz yüzde 10 aşağı gitmesi.”
“Kısa zamanda ÖTV üzerinde bir şey olacağını beklemiyorum”
Eroldu, bazı sektörlere yönelik vergi indirimlerini hatırlatan bir gazetecinin, “ÖTV konusunda hükümetten bir beklentiniz var mı?” yönündeki sorusunu, “Hükümeti de anlıyoruz tabi otomotiv, ciddi bir vergi kaynağı ülke için. Çünkü tamamen kayıt altında olan bir sektör. Burada bizden çok Türk maliyesinin bilançosu bence daha önemli, zaten onlar o açıdan değerlendiriyorlar. Maliye Bakanımız da çok yakından takip ediyor piyasaları. Ama ben kısa zamanda ÖTV üzerinde bir şey olacağını beklemiyorum açıkçası.” diye yanıtladı.
“3 bin kişi istihdam yarattık”
Şirketin üretim ve ihracattaki başarısına paralel olarak istihdamın da geçen yıl önemli oranda arttığını vurgulayan Eroldu, “3 bin kişi istihdam yarattık, çok ciddi bir rakam oldu. Bunun 500’ü bayan. Tek şirkette Türkiye’de bu kadar büyük istihdam yakın zamanda olmamıştır. Tabii bu kadar yeni arkadaşla yüksek hızda üretim yapmak, kalite seviyesini korumak çok iddialı bir hedef oldu. Egea’nın başarısından sonra mevcut gövde hattı yetmediği için ikinci bir hat daha kurduk, bu sene de oraya yönelik 400-500 kişilik istihdamımız olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Eroldu, firmanın beyaz ve mavi yakalı toplamda yaklaşık 10 bin kişiye istihdam yarattığını, yan sanayiyle bu rakamın 60 bini bulduğunu kaydetti.
Fabrikanın kurulu kapasitesini 400 binden 450 bine çıkardıklarını anlatan Eroldu, 430 binlik üretim rakamlarını yakalamaya çalışacaklarını belirtti.
“Global olmayan bir otomobil üreticisinin mevcut olması söz konusu değil”
Eroldu, “Ortağınız Amerikalı, ABD Başkanı Donald Trump’ın da ülke dışında üretilen araçlarla ilgili fikirleri var. Bundan etkilenecek misiniz?” sorusuna ise “Sonuçta artık global olmayan bir otomobil üreticisinin mevcut olması diye bir şey söz konusu değil. Bugün Fiat Chrysler de diğer markalar gibi Çin’de Hindistan’da, Brezilya’da, Meksika’da, Avrupa’da dünyanın birçok yerinde 164 tane üretim tesisi var. Bunların hepsi Amerika’da olacak diye bir politika zaten olamaz. Bunu Trump da yapamaz. Yani bu markalar global olmaya devam edecekler. Biz de çok ciddi bir global oyuncuyuz.” yanıtını verdi.
Avrupa’da otomotivde İtalyan, Fransız ve Alman üreticilerin bulunduğunu, bunların aynı maliyet tabanında çalıştıklarını belirten Eroldu, “İtalyan ve Fransız üreticilerin AB dışına çıkmak zorunlulukları var. Eğer bütün Avrupalılar ‘Avrupa’da üretim yaparız.’ derse, günün sonunda yalnızca Almanlar kalır.” ifadelerini kullandı.
“Linea’lara hala belli bir müşteri talebi var”
Linea’nın üretimine bu yıl da devam edeceklerini kaydeden Eroldu, “Hala belli bir müşteri talebi var o yüzden bu yıl için devam edeceğiz. Müşteri vazgeçtiği zaman biz de bırakacağız tabi. Müşteri belirleyecek sonunda.” ifadelerini kullandı.
Eroldu, bir soru üzerine fabrikada üretilen bütün modelleri dikkate aldıklarında 2-3 sene içinde herhangi bir kapasite açıklarının olmayacak gibi durduğunu dile getirerek, “Eğer sorunuz, ‘Tofaş’ta yeni bir proje olabilir mi?’ yönündeyse şu anda bizim fabrikada yerimiz yok.” dedi.
“Mustafa Koç ‘risk alalım’ dedi”
Mustafa Koç’un Tofaş ile gönül bağı olduğunu, yaptıkları işlerde kendilerine çok destek olduğunu hatırlatan Eroldu, “Egea projesi kararını alırken, işin başında hatchbak ve station wagon yoktu. Biz yalnızca sedan yapmak üzere yola çıktık. O zaman da kolay bir karar değildi. Orada mesela çok destek oldu, ‘Risk alalım, girelim.’ dedi. Dediği de çıktı sonuçta, arkadan hatchbak ve station wagon gelince, proje çok karlı oldu bir anda bizim için.” şeklinde konuştu.
Eroldu, otomobil markalarının batı Avrupa’da bugüne kadar bu boydaki bir sedanın satışını yapmadığına da değinerek, “Mesela İtalya pazarında hiçbir zaman bu segmentteki bir sedan satışa sunulmamıştır. Egea sedan enteresan bir şekilde bu pazarda talep buldu. Bu beklenmedik bir şey oldu. O çok şaşırtıcı bir şey oldu, biz hiç beklemiyorduk böyle bir şeyi. Özellikle sedan tarafındaki bir talep çok sürpriz oldu bize.” dedi.
Türk otomotiv sanayinin üretim ve ihracatının yüzde 25’ini Tofaş’ın karşıladığını aktaran Eroldu, “Her 4 arabadan bir tanesi Bursa’da Tofaş fabrikasında üretiliyor ve ihraç ediliyor.” diye konuştu.
Tofaş Endüstriyel Operasyonlar Direktörü Akın Aydemir, toplantı öncesinde, basın mensuplarına fabrikanın kalıp, pres ve gövde atölyeleriyle montaj ve Egea hatlarını tanıttı.
Üç vardiya üretim yapan Tofaş, günde bin 500, 55 saniyede bir otomobil üretiyor.