PKK’lı teröristlerin 2 Temmuz’da Şırnak-Van karayolu ile 3 Temmuz günü Şırnak’ın Uludere ilçesindeki yol yapımında çalışan işçilere yönelik düzenlediği, 5 işçinin yaralandığı saldırılarda 17 yaşındaki Hasan İke, 19 yaşındaki Müzbah Cengiz ve 23 yaşındaki Selman Külte hayatını kaybetti.
Ekmek parası kazanmak, ailelerine destek olmak ya da eğitim masraflarını karşılamak için alın teriyle çalışan işçilerden Hasan İke’nin makine mühendisi olmak istediği, Müzbah Cengiz’in de evlilik planı yaptığı öğrenildi.
Çalışmaya gittiler, oğlunun cenazesiyle döndü
Teröristlerin ilk saldırıyı gerçekleştirdiği 2 Temmuz’da lise 2. sınıf öğrencisi oğlu Hasan İke ile yol yapımında çalışmak için evden çıkan 7 çocuk basası Hüseyin İke, oğlunun cenazesiyle evine döndü.
Saldırının şokunu ve evladını yitirmenin üzüntüsünü yaşayan acılı baba İke, saldırı günü yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Ailesinin geçimini sağlamak için yol yapımında çalıştığını, lise öğrencisi oğlu Hasan’ın da okulların tatil olmasını fırsat bilerek kendisiyle çalışmak istediğini söyledi.
“Oğlum, ‘Baba çalışmak istiyorum, harçlık biriktireceğim’ dedi. Ben gelmemesini istedim. Ayın 1’inde geldi, sonraki gün bu olay yaşandı.” diyen İke, kendisinin iş makinesi kullandığını, oğlunun ise makinenin yağlamasını ve bakımını yaptığını aktardı.
Oğluna o sabah, ‘Hava sıcak gelme.’ dediğini anlatan İke, sabah 05.00’te uyanıp, “İşe gidelim.” diyen oğluna 06.00’da gideceklerini söylediğini, saatlerini ayarlayarak, uyanıp birlikte işe gittiklerini belirtti.
“O çalışması hala gözlerimin önünde”
İke, oğlunun çalışmaya çok hevesli olduğunu aktararak, “Öğleden sonra saldırı oldu. Silah sesi duydum. Ağır bir ses geldi. Arkamda büyük bir patlama sesi geldi. Benimle oğlum arasında 20 metre vardı. İş makinesini durdurup, o tarafa doğru koştum. Oğlumun orada olduğunu biliyordum. Onu çağırdığımda uykuda bile olsa hemen kalkıyordu. İki defa seslendim, baktım sesi gelmiyor.” ifadelerini kullandı.
Arkadaşlarının kendisini tuttuğunu dile getiren İke, teröristlerin bu sırada da ateş etmeye devam ettiklerini kaydetti.
İke, “Bir şoför arkadaşa, ‘Hasan nerede?’ dedim. Bana, ‘Benim ve senin evin yıkıldı, Hasan gitti’ dedi. Beni tutup arabanın altına attılar. Yarım saat ateş etmeyi sürdürdüler. İlk kurşun oğlumun başına isabet etti. O çalışması hala gözlerimin önünde.” diye konuştu.
Oğlunun evine ve ailesine bağlı bir genç olduğunu anlatan İke, şunları kaydetti:
“Ondan hiçbir gün rahatsız olmadım. Bir melekti, Allah emanetini bizden aldı. Ne diyeceğimi bilemiyorum. Sürekli, hayalinin makine mühendisi olmak olduğunu belirtiyordu. Ona, ‘Doktor, mühendis, hukukçu ol’ diyordum. O, ‘Hayır baba benim hayalim bu’ diyordu. İş makinelerine hevesi vardı. Ben çalışmasını değil, okul okumalarını istiyordum.”
Kardeşinin öldüğünü telefonda öğrendi
Saldırıda kardeşi Müzbah Cengiz’i kaybeden İhsan Cengiz de 9 kardeş olduklarını, 3 kardeşiyle Ankara’da inşaat işlerinde çalıştıklarını belirtti.
Cengiz, saldırının yaşandığı gün Ankara’da işte olduğunu dile getirerek, “Bu sırada telefon geldi. Telefonda, ‘Senin kardeşini teröristler öldürmüş, haberin var mı?’ dediler. Telefon elimden düştü. Sonra buraya geldim.” dedi.
Kardeşinin iş buldukça çalıştığını anlatan Cengiz, böyle bir şey beklemediklerini aktardı.
Cengiz, “Kardeşim çalışıp, para biriktirip, askerden döndükten sonra evlenip, bir yuva kurmayı hayal ediyordu. Yeni ehliyet almıştı. Araba almak istiyordu. Millet aç mı kalsın, çalışmayıp ne yapsın?” diyerek, teröre tepkisini dile getirdi.
“Ekmeği için çalışana silah sıkıldığını duymadım”
Saldırıdan yaralı kurtulan işçilerden Ahmet Kurt, borçlarını ödeyip, ekmek parası kazanmak için yol yapımında çalıştıklarını ve saldırıya uğradıklarını söyledi.
Servisle çalışmanın yürütüldüğü bölgeye giderken, emniyet tedbirlerinin alındığını vurgulayan Kurt, bir anda ateş edilmeye başlandığını belirtti.
Kurt, kendilerini hemen yere attıklarını, ateşe askerlerin ve korucuların da karşılık verdiğini aktardı.
Yaralanan 3 işçinin yanında olduğunu anlatan Kurt, “Allah bizi korudu. Ben yaralı kurtuldum. Arkadaşlarıma seslendim. Sesleri gelmedi. Elimi Müzbah Cengiz’in kalbine koydum, önce bayıldığını sandım. Ancak doktor geldiğinde kaybettiğimizi
öğrendik.” ifadelerini kullandı.
Evli ve 4 çocuk babası olduğunu, evinin borçlarını ödemek için bu işe girdiğini kaydeden Kurt, şunları kaydetti:
“Ekmeği için çalışana silah sıkıldığını duymadım. Böyle bir şey yapacaklarını hiç düşünmedim. Şimdi ne desem boş. Olan oldu. Bir insan düşündüğü zaman onların nasıl olduklarını anlar. Sivil bir insana silah sıkmak, barbarlıktır. Ekmek paramız için çalıştık, alın terimizle çalıştık. Kimsenin malına göz dikmedik.”