Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, G20 Kapsamında düzenlenen W20 Zirvesi açılış töreninde yaptığı konuşmada, bugün Suriye’de olanların aslında bir devrim arayışı olmadığını, o aşamanın geride kaldığını belirtti.
Erdoğan, şöyle konuştu:
“Artık bu ülkede yaşananlar, Suriye halkının kurtuluş mücadelesidir. Geçmişte Kurtuluş Savaşı vermiş bir ülke olarak Suriye halkını biz çok iyi anlıyoruz. Biz Türkiye olarak demokrasinin ve özgürlüklerin yanında olması gereken her ülke gibi Suriye halkının kurtuluş mücadelesini destekliyoruz.”
‘Teröre karşı olmak ahlakı bir duruştur’
Türkiye’nin, adı, amacı, söylemi, yönetimi ne olursa olsun tüm terör örgütlerinin aynı şekilde karşısında olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, birtakım ülkelerin yaptığı gibi, terör örgütlerinin bazılarını destekleyip, bazılarına karşı mücadele ediyor gibi görünmenin, terörün yanında yer almak anlamına geleceğini söyledi. Erdoğan, teröre karşı olmanın ahlaki bir duruş olduğunu vurguladı.
‘Teröre destek olanlar dünyayı felakete sürüklüyor’
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz DAİŞ’le onunla birlikte PKK’yı da PYD’yi de YPG’yi de diğer tüm terör örgütlerini de insanlık için aynı derecede tehlikeli örgütler olarak görüyor hepsine karşı da mücadele ediyoruz. Terör örgütleriyle mücadelesinde Türkiye’ye yeterli desteği vermeyenler bilakis bu örgütlere alttan alta destek olanlar bölge ile birlikte tüm dünyayı bir felakete doğru sürüklediklerini bilmelidirler.”
‘Sipariş üzerine Nobel ödülü veriliyor’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çok ilginç gelişmeler oluyor. Birileri mülteci kabulünde laf ediyor, işte ‘biz’ diyor, ’30 bin-40 bin mülteci kabul edeceğiz’, ondan sonra da tabii Nobel’e aday gösteriliyor, nasıl oluyorsa. Bizde 2,5 milyon şu anda mülteci var. Bu konu da kimsenin umurunda değil. Çünkü Nobel de siyasi. Nobel ödüllerinin nasıl verildiğini zaten çoğunuz biliyorsunuz. Sipariş üzerine Nobel ödülü veriliyor” diye konuştu.
Kadınların iş gücüne katılımı
Dünyanın büyümeye çok ihtiyaç duyulan bir dönemden geçildiğini belirten Erdoğan, kadınların iş gücüne katılımının, ihtiyaç olan büyümeyi elde etmede en önemli imkan olduğunu vurguladı. Erdoğan, “Bu fırsattan yararlanmak için neler yapılabileceğini beraberce tartışmalıyız. Kaliteyle birlikte kadın ve gençlerin önünü açabilmek, teknolojik gelişmelere imkan sağlamak da ancak kapsayıcı bir büyümeyle mümkündür” dedi.
“Eğer netice istiyorsak uygulamayı göreceğiz. G20 üyeleri olarak geçtiğimiz yıl kabul ettiğimiz büyüme stratejilerini uygulamaya geçirdiğimiz takdirde 2018’e kadar yüzde 2,1 oranında ilave küresel büyüme sağlanacaktır” diyen Erdoğan, böylece 2 trilyon dolar ilave kaynağın küresel ekonomiye kazandırılmış olacağını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “G20 ülkeleri olarak geçtiğimiz yıl aldığımız en önemli kararlardan birisi de kadınlarla ilgiliydi. Dünya genelinde 2025 yılına kadar kadın ve erkeklerin iş gücüne katılımları arasındaki farkı yüzde 25 oranında azaltma hedefini Türkiye olarak benimsedik. Bu hedefe ulaşmamız, 10 yıl içinde tüm dünyada 100 milyon kadını iş gücüne kazandırmamız anlamına gelir” ifadelerini kullandı.
2004 yılında yüzde 4,9 olan kadın girişimci oranının 2015 Haziran ayı itibarıyla yüzde 8 seviyesine ulaştığını dile getiren Erdoğan, Türkiye’deki kadın girişimcilerin sayısının bu vesileyle 110 bini aştığını, kadınların Türkiye’de sadece ekonomik alanda değil, siyasal, kültürel ve sosyal alanlarda da etkinliklerini her geçen gün güçlendirdiklerini belirtti. Erdoğan, “Yeterli seviyede mi? Değil” diye konuştu.
Kadınlarda okur-yazarlık
Türkiye’deki Haydi Kızlar Okula Kampanyası sayesinde kızların okula kayıt ve devamlılıkları oranının yüzde 90’dan yüzde 96 düzeyine çıkartılarak bu konuda önemli bir ilerleme sağlandığını anlatan Erdoğan, ülkemizde 2000 yılında kadınlar arasında okuma-yazma bilmeyenlerin oranı yüzde 19 iken, yine yürütülen kampanyalar ve desteklenen projelerle bu oranının yüzde 6’ya kadar indirilmesinin başarıldığını anımsattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah yakın bir zamanda ülkemizde böyle bir sorundan söz edilmeyeceğini ümit ediyorum” dedi.
‘Doğumda anne ölümlerini en aza indiren 10 ülkeden biri olduk’
Türkiye, 1990-2008 yılları arasında doğum sırasında anne ölümlerini en aza indiren 10 ülkeden biri olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bebek ölümlerinde de kayda değer düşüş sağlandığını, aynı şekilde doğum öncesi ve doğum sonrası anneye sunulan hizmetlerin artırılmasıyla bu konuda da kadınlara önemli bir destek verildiğini anlattı.